18. ölüm yıldönümünde Aziz Nesin, Gezi Parkı’ndan yayılan esprilerle birlikte düşünülürken böyle de anılabilir.

Ahu Tuğba da nereden çıktı diye soracak olursanız, 1980’li yılların ikinci yarısını unutmuşsunuz demektir.

O yıllarda ülkenin neredeyse her gün kendisinden söz ettiği bir kadın vardı: Ahu Tuğba. Filmleri, skandalları, beyanatları ile tanınmıştı…

Gırgır dergisi bile Ahu Lübbe adıyla hemen her sayısında kendisiyle ilgili bir karikatür yayınlardı.

Bir dönem sonra gazetelerde Ahu Tuğba’nın bir gecelik fiyatı söz konusu oldu.

Hatırlayanlarınız olacaktır, o yıllarda piyasadan yüksek faizle para toplayan bankerler vardı. En büyükleri Kastelli idi ama en ünlüleri Banker Yalçın’dı.

Banker Yalçın gazetelere yansıyan bir demecinde Ahu Tuğba ile geçirdiği geceyi anlatmıştı.

Kısa süre sonra askere giden Banker Yalçın, yüksek rütbeliler tarafından sık sık çağrılarak Ahu Tuğba ile geçirdiği geceyi anlatmasının istenildiğini açıklamıştı.

Piyasadan yüksek faiz vaadiyle para toplayan bankerlerin tümü iflas etti ve topladıkları paralarla birlikte ortadan kayboldular.

Zamanın yine tanınmış bir bankerine göre; banker, keleklerin parasını meleklerle yiyen kişi olarak tanımlanabilirdi.

Kelekler, malum, bankerlik deyimiyle, tokatlananlar; melekler ise Ahu Tuğba ve benzerleriydi…

Bu ön bilgiyi 1988 yılı başlarında Frankfurt’ta Yazın Dergisi tarafından düzenlenen Aziz Nesin ile yapılan söyleşi toplantısı için verdim.

Ahu Tuğba oldukça kalabalık bu toplantıda konu olacaktır.

Az çok tanınan bir dergi olduğumuz için düzenlediğimiz faaliyetler için Frankfurt Belediyesi Kültür Dairesi’nden düzenlenen her toplantı için belirli bir miktar alabiliyorduk. Konuşmacılar için ödenen standart ücret 300 DM idi. Parayı alıyorduk ve konuşmacıya veriyorduk.

Bunu önceden de Aziz Nesin’e söyledik ama önce kabul etmedi.

400 DM istedi.

Standart ücret bu, keşke fazla verseler de biz de kendisine aynı miktarı iletebilsek…

“Burada düğünlerde dansöz 400 DM almıyor mu?” dedi.

Doğru, düğünlerde çıkan dansözler bu kadar alıyordu.

“Benim neyin eksik!”

Mizahçı dediğin de böyle konuşur zaten…

Neyse, toplantı başladı.

Toplantının üç fotoğrafına aşağıdaki bağlantılardan ulaşabilirsiniz.

http://enginerkiner.files.wordpress.com/2013/03/foto-1.jpg

http://enginerkiner.files.wordpress.com/2013/03/foto-2.jpg

http://enginerkiner.files.wordpress.com/2013/03/foto-3.jpg

Okurlardan bazıları benim için “Amma da gençmişsin o zaman“ filan diyecektir.

Aradan 25 yıl geçtiğini hatırlatırım. O zaman 38 yaşındaydım.

Aziz Nesin konuşmasında sözü Ahu Tuğba’ya getirdi:

“Bizde hayat pahalı… Enflasyon sürekli artıyor. Benim bu yıl Ahu kızımızın bir gecelik fiyatını bir araya getirebilmem için dört öykü yazmam gerekiyorsa, gelecek yıl bu miktar altıya çıkıyor. Enflasyon sürekli artıyor. Ben enflasyonu Ahu kızımızın fiyatıyla ölçüyorum.“

Bütün salon gülmekten yerlere yatıyordu.

Bu konuşma değişik yerlerde yayınlandı, duyuldu.

Bir süre sonra Ahu Tuğba’nın “Aziz Bey’den para almam“ dediğini duyduk!

Sonrasını bilmiyorum açıkçası…