Birkaç gün önce bazı internet sitelerinde Reyhanlı katliamının El kaide tarafından daha doğrusu bu örgüte bağlı Irak-Suriye İslam Devleti adlı kuruluş tarafından yapıldığı, bu örgütün de saldırıyı üstlendiği haberleri çıktı.

Asparagas bir haber olduğu belliydi çünkü:

Birincisi: Saldırı üzerinden beş ay geçmiş, şimdi üstlenmek de ne oluyormuş?

İkincisi: El Kaide neden tamamı Sünni olan insanları öldürsün?

Üçüncüsü: Suriye’den Esad rejiminin zulmünden kaçanların bombalanması ÖSO’ya ve El Kaide’ye yaramaz ancak Esad’a yarar.

Bugünkü Hürriyet gazetesinin internet sayfasında yukardaki başlıkla yer alan bir habere göre, El Kaide katliamı üstlendiğini yalanlamış.

Emniyet de yine yukardaki başlıkla yer alan habere göre bir açıklama yapmış ve Reyhanlı katliamını gerçekleştirenlerin yakalandıklarını; arabaları kimler satın aldı, kimler arabalara depo yaptı, emir nerden geldi vb. gibi bütün detayların fotoğraflar ve telefon konuşmalarıyla bilindiğini yazmış.

Hürriyet gazetesinin internet sayfasındaki habere göre, Emniyet açıklamasının bir bölümü şöyle:

“Yakalanan şahısların Cumhuriyet Savcılığındaki sorgularında alınan ifadeleri ve yapılan tahkikat sonucu, faillerin mevcut Suriye rejiminin istihbarat servisinde görevli subaylarla ve yine aynı servisle irtibatlı THKP/C Acilciler terör örgütü elebaşı olarak kırmızı bültenle aranan Mihraç Ural ile bağlantılı olarak lojistik ve finansal destek sağladıkları ve saldırıyı gerçekleştirdikleri açık ve net bir şekilde tespit edilmiştir. Soruşturma halen adli makamlarca sürdürülmektedir.”

Haberin tamamı www.hurriyet.com adresinde okunabilir.

Benzeri bir açıklama daha önce de yapılmış ve Reyhanlı katliamının Acilciler tarafından yapıldığı belirtilmişti. Buna karşı yazılan ve bu sitede yer alan Acilciler Reyhanlı katliamında yoktur (Diğer Yazılar bölümünde 102 nolu yazı) yazısıyla gerçek durum açıklanmış, bu örgütün 1988 yılından beri mevcut olmadığı, ancak kırmızı bültenle aranan söz konusu şahsın Muhabarat ile ilişki içinde örgütün adını kullanmayı sürdürdüğü belirtilmişti.

Fena halde sıkışan malum şahıs, bunun üzerine, Radikal gazetesine verdiği demeçte, “Acilciler 20 yıldır yoktur” demişti.

Bu sözleri söylemeden birkaç ay önce Acilciler adına basın açıklaması yapan da kendisiydi!

Olur böyle şeyler! Tek ayağının üzerinde kırk yalan söylemeye alışanlardan her şey beklenir.

Bu konuda fazlasıyla yazıldı, konu değişik TV programlarında tartışıldı. Bunların bir bölümü de bu sitede yer alıyor. Merak eden okur önceki yazıları sitede arayıp bulabilir.

Reyhanlı katliamı malum şahsın üzerine kalmış durumda…

Banyas katliamı da öyle ve zaten 65 kadar Sünni erkek, kadın ve çocuğun öldürüldüğü katliamı yaptığını kendisi de belirtiyor. Bu konudaki itiraflarını videoya alıp dağıttığı için başkaca söylenecek bir şey bulunmuyor.

Reyhanlı katliamı malum şahsın üzerine kalınca Muhabarat aracılığıyla konuyu başka yönlere çekmek için açıklamalar yapması normal.

Suçlu suçunun telaşı içindedir.

Başka ne bekliyordunuz!