Üç haberi alt alta koyup öyle değerlendirmek gerekir:

Birincisi: HDP’li pek çok kişi baraj sorununun kalmadığı görüşünde ve hatta bazıları yüzde 13-14’e ulaşıldığından söz ediyor.

İkincisi: Açıklanan seçim anketlerinde ise HDP’ye yüzde 9-11,5 rasında oy veriliyor.

Üçüncüsü: bu genel seçimde ülke dışında ilk kez oy kullanılıyor ve oy kullanma süresinin bitimine bir hafta kala seçime katılım oranı yüzde 50 bile değil…

İlk maddeden başlarsak; HDP’nin yüzde on seçim barajını kesinlikle aştığı görüşünde olanlar gerçekte iyilik değil kötülük yapıyorlar. Evet, moral vermek iyidir ama bu moral “daha iyi çalışırsak kesinlikle aşarız” denilerek de verilebilirdi. Nasılsa baraj sorunu yok, rehaveti, sayıca az olmayan kişide motivasyonun ters yönünde etki yaratabiliyor. Bu durumu önemli olduğu genel olarak kabul edilen ülke dışındaki oy potansiyelinde görmek mümkündür.

İkinci maddedeki sonuçlar isi aldatıcıdır. En iyi seçim tahmininde bile yüzde 2 civarında hata payı bulunur. Bu nedenle HDP için yüzde 11,5 gerçekte 9,5-13,5 arasında demektir. Bu nedenle HDP’nin barajı kesinlikle geçtiği konusunda bu kadar iyimser olunmamalıdır.

Son olarak ise, ülkede yapılan seçim anketleri ülke dışını tahmini olarak hesaba katıyor. Bildiğim kadarıyla ülke dışında tek seçim anketi yapıldı ve yayımlandı. Buna göre AKP yüzde 60, HDP yüzde 17 oy alıyordu. Rakamların doğruluğu hakkında bir şey söylemek zor olmakla birlikte anket sıralama yönünden gerçekçidir. HDP’nin ülke dışında ikinci parti olması beklenmektedir, AKP de açık arayla ilk parti olacaktır. Buradan hareketle ülke içinde yapılan anketlerde HDP’nin yüzdesine yüzde 1-1,5 eklenmesi gerektiği sonucu çıkar.

Ülke dışındaki oy potansiyelinin yaklaşık yarısı Almanya’da bulunuyor ve bu ülkede de seçim için en fazla çalışan iki parti AKP ve HDP’dir. Oy kullanmak için bugünle birlikte toplam dokuz gün kaldı ve seçime katılım HDP’lileri de memnun etmemiş olacak ki, yakındaki konsolosluklara bile insan taşımak için araç ayarlanıyor, uzaktakiler için otobüsler tutuluyor. Benzer uygulamayı AKP’liler de yapıyor.

Ülkedeki okurlar bunun nedenini anlamakta zorlanabilir ama ülke dışında sadece konsolosluklarda oy kullanılabiliyor ve konsolosluk da iki sokak ilerideki yer değil… Bazı bölgelerde oy kullanmak için gidiş-dönüş 600 km. yol yapılması gerekiyor. Konsolosluklar hafta sonlarında da oy kullanacak olanlar için açık olmakla birlikte durum kolay değil… Buna insanımızın planlama konusundaki savrukluğunu da eklerseniz, ortaya hiç de iyi olmayan bir tablo çıktığını görürsünüz.

40 km. uzaklıktaki konsolosluğa gitmek için bile son günü bekleyen, o gün de çıkan bir aksilik sonucu gidemeyen hiç de az olmayacaktır. Bu nedenle akraba ilişkilerinin harekete geçirilmesi, insanların kolundan tutup oy kullanmaya götürülmesi doğrudur.

HDP’nin barajı geçeceğini ben de tahmin ediyorum ama garanti olarak görmemek gerekir.