Daha önce 40 Yıl Sonra TDAS başlığı altında önemli yazılarımızı bir araya toplayan kitabın ikinci baskısının yapılacağından söz etmiştim. İkinci baskıda Türkiye Devriminin Acil Sorunları (1975), Rus Devriminden Çıkan Dersler ile Mevcut Durum ve Devrimci Taktiğimiz yer almayacaktı. Bunların toplu olarak yayımlanması önemliydi ama tekrarlanmaları gerekmiyordu. Bunun yerine 40 Yıl Sonra TDAS başlığıyla kitapta yer alan yaklaşık yüz sayfalık yazı genişletilerek yaklaşık 300 sayfalık bir kitap hacmine ulaşılarak yayımlanacaktı. Plan böyleydi.

40 Yıl Sonra TDAS ile ilgili olarak birkaç sözlü değerlendirme duyduk. Eski Devrimci Yolcuların bir bölümü, “ciddi bir yazı ama Nasuh Mitap’ın vergi rekortmeni bir işadamı olduğu doğru değil” demişler. Bunun dışında “ciddi bir yazı, ciddi bir çalışma” değerlendirmesi yapıldığını birkaç kaynaktan duyduk. Bu kadar. Doğrusunu isterseniz fazlasını da beklemiyordum. TDAS (1975)’i herkes duymuştur ama onunla ilgili içerik olarak boş tek eleştiri yazısını Nasuh yazmıştı. Bunu da o dönemin zorunluluğu olarak değerlendirmek gerekir. Pratikte başta Ankara olmak üzere çok yerde zorluyorduk ve bir şeyler söylenmesi gerekiyordu.

Yukarıda aktardığım plana ek olarak bir de dergi yayımlamayı düşünüyorduk. Ne ki, derginin külfeti fazla olduğu gibi, bir dergi çerçevesinde istediklerimizi yapmamız da kolay olmayacaktı.

Dergi, teorik yönü ağır basan ve özellikle yorumlara yer veren bir içeriğe sahip olacaktı. Haber dergiciliğinin dönemi çoktan sona erdi. Filanca fabrikada şöyle oldu, filanca gösteri yapıldı gibi haberlerle dolu bir dergi çıkarmak anlamsızdır. İnsanlar ne olup bittiğini sosyal medyadan kısa sürede öğreniyorlar, hem de fotoğraflarıyla birlikte… Bu durumda aynı bilgiyi bir de yazılı olarak vermenin anlamı bulunmuyor.

Dergi yerine kitap dizisinin daha uygun olacağını düşündük. Küçük kitap dizisi, her biri yaklaşık 100 sayfa ve tek konuya ayrılmış kitaplardan oluşan bir dizi…

İlk ikisinin konusu da belli oldu: Emperyalizm, alt emperyalizm…

Burada önemli olan ağırlıkla bugünün incelenmesi ve son gelişmelerin değerlendirilmesidir. Emperyalizm konulu bir kitapta uzun uzun Lenin anlatmak anlamsızdır. Merak eden Emperyalizm kitabını okuyabilir. Önemli olan, 1991 sonrasındaki gelişmelerdir. Sosyalist bloğun dağılmasıyla girilen yeni dönem anlatılırken geçmişe referans verilecektir ama asıl ağırlık 1991 sonrasında olmak zorundadır. Mesela neo liberalizmin yükselişi konusunu merak eden 40 Yıl Sonra TDAS’taki ilgili bölümü okuyabilir.

Konunun bir bölümü 40 Yıl Sonra TDAS’ta anlatılmıştı, bu bölüm genişleyecek ve 2010 sonrası gelişmelerin değerlendirilmesi de eklenecektir.

Yazmak, bilineni tekrarlamak değildir, olmamalıdır. Eskiden de böyle yapardık ve aynı anlayışı sürdüreceğiz.

Benzeri durum alt emperyalizm konusu için de geçerlidir. Türkiye alt emperyalizminin ilk dönemi “Alt Emperyalizm ve Türkiye” kitabında anlatılmıştı. Bu kitap internet kitapçılarından bulunabilir, ek olarak elimizde PDF metni de bulunuyor. Dolayısıyla alt emperyalizm kitabının konusu esas olarak ikinci dönem, AKP iktidarı dönemi olmak zorundadır.

Kitap dizisinde başka hangi konular yer alacaktır, henüz belirlenmedi. Gönlümde reel sosyalizmin tarihi yatıyor ama bu konu yüz sayfaya sığmaz… Neyse bakacağız artık, hele başlayalım da…

Bu kitap dizisinin yanı sıra TDAS Yayınları olarak kalınca kitaplar yayımlamaya da devam edeceğiz.

İlk küçük kitabın yazımının bu yılın sonunda ya da en geç Ocak ayında biteceğini tahmin ediyorum.

Üç hafta kadar pek yazı yazamayacağımı eklemek istiyorum. Nedeni ise, bazı işleri bitirmem gerekiyor. Sürekli İngilizce okumak zorunda kalmak sonucu Almanca yazmam geriledi ama üç hafta içinde aldığım dersle ilgili bir konuda yazmayı bitirmem gerekiyor. Ek olarak, Düşünbil için “Aklın Arkeolojisi” yazısını yazmam gerekecek… Haftada iki tane kadar yine yazarım ama –konu çok nasılsa- şu sıra bu konularda yoğunlaşmak istiyorum.