Şuanda 244 konuk çevrimiçi
BugünBugün299
DünDün6244
Bu haftaBu hafta14267
Bu ayBu ay14267
ToplamToplam10482691
Isparta hapishanesi, sigaralar, İbrahim Yalçın ve ben PDF Yazdır e-Posta


 

 

Ülkenin ilk E Tipi cezaevi olan Isparta hapishanesinde İbrahim’le birlikte bazen aynı koğuşta bazen ayrı yerlerde on ay kaldık. Aşağıda anlatacağım sigara meselesinden bildiğim kadarıyla daha önce söz edilmemişti.

Hayatım boyunca pek sigara içmedim diyebilirim. Isparta’da iken Sağmalcılar’daki isyan nedeniyle üç hafta hücrede kalmıştık. O sırada günde beş tane kadar Bafra içerdim. Koğuşa çıkınca da yaklaşık olarak böyle sürdü.

O yıllarda hatırlayanlar vardır filtreli sigara karaborsadaydı. Dışarıdayken uzun kuyruklara girerek ancak iki paket alabilirdiniz. Bir ara hapishane kantinine de gelmeye başlamıştı. İsteyene haftada bir paket veriliyordu. Hepimiz birer paket aldık.

İbrahim’in nasıl bir tiryaki olduğunu tanıyan herkes bilir. O yıllarda günde bir paketi neredeyse bitirirdi.

Filtreli sigara aldığımızın ertesi günü İbrahim’in paket bitmiş olur ve “sen nasıl olsa az içiyorsun” diye benimkileri içmeye başlardı. Ben de arada içiyordum –günde bir-iki taneye kadar azalmıştı- ama “sen paketi bitirinceye kadar yenisi gelir” diyerek benimkileri de içiyordu. Sigaraları saklıyordum ama hapishanede bir paket sigara nereye kadar saklanabilir? Tiryaki olarak arayıp buluyordu.

İbrahim’in yüzünden daha az sigara içtim diyebilirim.

Filtreli olunca Bafra ve Birinci’ye kim bakar!

Dışarıdayken filtreli Hisar içerdim, içerde sadece Maltepe geliyordu, eh o da idare ederdi. Filtreli sigara olmayınca içmiyordum.

“Sen zaten sigara mı içiyorsun” diyordu ama içiyordum yani, ama işte o kadar!

Hayatım boyunca az sigara içtim, İbrahim nedeniyle daha da az içmek durumunda kalmıştım.

Hayatının son günlerine kadar da sigara içmeyi sürdürdü.

Bir ara elektronik sigara kullanmaya başlamıştı.

“Bunun zararı yok” diyordu, ben de “kendini kandırma” diyordum.

Hangi kültürde olduğunu şimdi hatırlamıyorum; ölenlerin yanına gömülmeden önce en sevdiği bir eşyayı ya da buna benzer bir şeyi bırakırlarmış.

İbrahim’in yanına da bir paket sigara bırakmamız gerekirdi aslında…