Şuanda 247 konuk çevrimiçi
BugünBugün1425
DünDün6244
Bu haftaBu hafta15393
Bu ayBu ay15393
ToplamToplam10483817
Kim kazanırsa ondan yanayım! PDF Yazdır e-Posta


Geçen dönem aldığım Din Etnolojisine Giriş dersine katılan başörtülü ve 30 yaşlarında bir kadın vardı. Bir ara kısaca sohbet ettik. Politik insanlar karşılarındakinin sağ ya da sol görüşü savunduklarını birkaç cümleden sonra hemen anlarlar. O da anladı. Fettullahçıların gazetesi Zaman’da yazar olarak çalışmış ve “solcuları çok takdir ettiklerini” söyledi. Neden, diye sordum. Solcular duruma göre taraf değiştirmiyorlarmış! “Bizde de değiştirenler var” dedim ama “O kadarı her yerde olur” diye cevap verdi. Kendisi ve eşi Türkiye’ye gidemiyorlarmış, Almanya doğumluydu ve bu ülkede büyümüştü ama yine de sıkıntı içindeydi. “Bu nasıl dindarlık” diye söylenip duruyordu.

Sıkıntının nedenini anlamak zor değildi… Recep Tayyip Erdoğan’ın ağır basmasıyla birlikte Fettullahçıların önemli bölümü saf değiştirmişti. İslam’da paralel geçişler fazladır ve tek örneği Fettullahçıların Reisçiliğe dönmesi değildir. Bunun örneklerini son beş yıldır fazlasıyla gördük: militan dinci örgütlerin birinden ötekine kolayca geçilir, bazen da birbirleriyle savaşırlar. Sünni ve hatta Alevi olup da İslam Devleti’ne katılanlar vardır; durum değişir, eski görüşlerine geri dönerler. Buna bir de insanların kaypak karakterini, “her şeyden önce rahatım ve çıkarım” düşüncesini eklemek gerekir.

Konuya bu çerçeveden bakılınca Fettullahçıların politik uzantılarının bir türlü ortaya çıkarılmamasını normal görmek gerekir. Yıllarca AKP ile iç içeydiler ve bunu çekilen çok sayıda fotoğraftan ve yapılmış açıklamalardan görmek mümkündür. Durum değişince kazanandan taraf oldular, Reis’e biat ettiler. Bu durumda onların üzerine gitmenin anlamı yoktur. “Sadakatle hizmet et, sesini çıkarma, karşılığında sana dokunmayız!”

Reis ve hükümet bu tiplerin ilk tökezlemede kendilerini terk edip başka safa geçeceğini biliyorlar. Bu insanların karakteri böyledir, daima ağır basandan yana taraf olurlar; durum değişince kendileri de hemen değişirler.

AKP’den filanca etkin ismin Fettullah Gülen ile çekilmiş fotoğraflarını yayıp bu kişi hakkında neden soruşturma açılmadığını sormak boş bir çabadır. Kişi konumunu değiştirmiştir ve şimdilik hizmette kusur etmemektedir. İsterse etsin, tepesinde o belgeler sallanıp duruyor. Gelecekte gerekli olursa bu belgeler kullanılabilir de ve bu nedenle korku içinde yaşıyorlar.

Kanun Hükmündeki Kararnameler ile çok sayıda kişi kamu kuruluşlarından ihraç edildi, bir bölümü tutuklandı. Biraz zaman geçince bir bölümü başka bir KHK ile geri alındı. Bu uygulamaların kişilerin tutumlarını gözlemek ve hatta pazarlık sonucu yapıldığını düşünüyorum. Biat edersen en azından şimdilik mesele yoktur!

Fettullahçıların kumpasçılıkta usta olduklarını ürettikleri montaj videolardan, herkes hakkında dosya tutup zamanı gelince gerekli eklemeleri yaparak kullanmalarından, bilgisayarlara sahte dosyalar yükleyip sonra da bunları suçlama aracı olarak kullanmalarından biliyoruz.

Kumpasçılık böyledir, gün gelir senden iyisi çıkar!

Çıkar karşılığında belirli bir yerde duranlar ilk fırsatta daha iyi çıkar sunanların yanına giderler ya da korkularından böyle yapmak zorunda kalırlar. Çıkar ve rahatları her şeyden önce geldiği için korkuları güçlüdür.

Ve burada din gerçekte olanı başka türlü göstermeye yaramanın dışında anlam taşımaz.