Şuanda 270 konuk çevrimiçi
BugünBugün1730
DünDün6244
Bu haftaBu hafta15698
Bu ayBu ay15698
ToplamToplam10484122
Evrim teorisi pozitivist dayatma mıdır? PDF Yazdır e-Posta


Nuray Mert’in evrim teorisini pozitivist dayatma olarak gören yazısının ardından Cumhuriyet’teki yazılarına son verildi. Konuya üç yönden yaklaşmaya çalışacağım:

Birincisi: evrim teorisini Darwin’e referans vererek tartışmak bu konuda çok geride kalmaktır. İlk ortaya atıldığı günden bu yana bu teori gelişti, Darwin sadece başlangıçtır.

Canlıların evrimi genel olarak kabul ediliyor ama bu evrimi çevre şartlarının canlıyı etkilemesi, değiştirmesi olarak görmemek gerekiyor. Canlının kendisi de evrimi etkiliyor ya da evrim canlı ve çevrenin karşılıklı etkileşimi sonucu gerçekleşiyor.

Diyelim ki bir bölgede hava soğuyor, canlı burada kalmaya devam ederse ölecektir. Soğuğa karşı barınak arayabilir ya da göç edebilir. İkisi de canlının kendini korumak için harekete geçmesi demektir.

İnsanın evriminde bu durum özellikle önemlidir. İnsan bugüne kadar ulaşan sürecinde aynı zamanda kendi evriminin de mimarıdır, sadece çevre koşullarının ürünü değildir.

Evrim teorisi insan öncesi varlığın iki ayak üzerinde yürümeye başlamasından sonraki zihinsel gelişmesi ve bunun hayatına yansıması üzerine odaklanıyor. Zihinsel gelişme –bire bir oranda olmasa bile- zamanında yapılan ve bugüne kalan aletler üzerinden yorumlanarak anlaşılabilir. (Arkeolojinin bu konudaki zorluklarına girmiyorum.)

Grup halinde yaşamak, dilin gelişmesi ve iletişimle birbirine sürekli deney aktarımı insanın gelişmesinde belirleyici faktörler durumundadır.

Bu konuda Aklın Arkeolojisi başlıklı yazıma bakabilirsiniz. İnternette bulunuyor…

Nuray Mert ve evrim teorisini Darwin’e referans vererek şu veya bu yönde tartışanların teorinin evrimini öğrenmelerinde yarar bulunuyor.

İkincisi: evrim teorisine yönelik pozitivizm eleştirisinin temeli bulunmuyor. Her teori yanlışlanabilir ama bu onun yanlış olduğunu göstermez. Özel ve genel görelilik kuramı da yanlışlanabilir, günün birinde tümüyle olmasa bile bir bölümünün yanlış olduğu ortaya çıkabilir. Çıkmayabilir de… İhtimalden hareket ederek, sadece olabilir varsayımına dayanarak sanki olmuş gibi değerlendirme yapılamaz.

Nuray Mert’in ve bu konuda kendisine destek olanların yaptığı –kusura bakmasınlar- laf cambazlığıdır.

Her bilimsel teori yanlışlanabilir, ama bu onun mevcut durumda yanlış olduğunu göstemez.

Son olarak; Nuray Mert’e alınan tavrın “farklı görüşlere tahammülsüzlük” olarak değerlendirilmesi doğru değildir. Her görüş bir arada bulunamaz. Bir arada bulunan görüşlerin arasındaki farklılıkların şartlara göre değişen belirli bir düzlemi bulunmak zorundadır. Evrim teorisi sadece Müslümanlıkta değil başka dinlerde de dini düşünceye karşı mücadelede önemli bir teoridir. Dincileşmeye karşı olanlarla bu teoriyi “yanlış da olabilir” gerekçesiyle eleştirenlerin aynı yerde bulunması düşünülemez.

Evrim teorisi gelişmiştir, Darwin’in zamanındaki gibi değildir demek bir şeydir; doğruluğu şüphelidir demek başka bir şeydir.

Hıristiyanlıkta evrim ile inanç birleştirilebiliyor, çünkü karşı duramayacaklarını görüyorlar. Hıristiyanlıkta bu gelişmeyi sağlayan, bu dine karşı yıllarca verilmiş mücadeledir. “Bilimsel gelişmeler İncil’de yazıyor” diyeni duymadım, muhtemelen vardır ama azdır. Yaklaşık 500 yıldır süren mücadele sonucu Hıristiyanlığın bu yöndeki yorumları çöktüğü için başka yorumlara yöneldiler, bilimle çatışmamayı tercih ettiler.

Müslüman daha oraya gelemedi, ileride inşallah!