Şuanda 300 konuk çevrimiçi
BugünBugün1891
DünDün6244
Bu haftaBu hafta15859
Bu ayBu ay15859
ToplamToplam10484283
Tek tip yeniden getirilirken... PDF Yazdır e-Posta


Hapishanelerde bulunan ve “terör suçlusu” sayılan 60 bin kadar tutuklu ve hükümlünün tek tip elbise giymesine karar verildi. Bu “terör suçluları” Fettullahçılar ve değişik sol örgütlere mensup kişilerden oluşuyor. Hatırlanacağı gibi tek tip elbise uygulaması 12 Eylül döneminin hapishanelerinde de vardı ve buna karşı ciddi bir direniş sergilenmişti.

Yeni tek tip elbisenin farkı, eskiden olduğu gibi kadınların muaf tutulmamasıdır. Bu durum aynı zamanda hapishanelerdeki “terör suçlusu” kadın sayısının artmış olduğunu gösterir.

AKP’nin hapishanelerde ciddi bir direniş sergileneceğini bilmiyor olması mümkün değildir. Buna rağmen bu uygulamaya yönelmeleri tutuklu ve hükümlü sayısının iyice artmasından rahatsız olduklarını da gösteriyor. Tek tip ile iradelerini kırmaya çalışacaklar…

AKP’nin taktiklerini biliyoruz, uygulamanın şöyle bir yol izleyeceği söylenebilir:

Önce genele yönelmeyecekler, tek tip elbise giymeyi kabul edenlerden işe başlayacaklardır. Bunların Fettullahçılar olacağı şimdiden söylenebilir. Ardından sol siyasi tutuklu ve hükümlülere yönelecekler ama burada da ayrım yapacakları düşüncesindeyim. Kendilerine göre “daha yumuşak” olanlardan başlayıp “sert” olanlara doğru gidecekler. Özendirmek için tek tip giyenlere hapishanede bazı kolaylıklar sağlayacaklar…

Başta taktikler de olabilir tabii…

Bu konuda en baştan söylenebilecek olan şey, hapishanedekilere dışarıdan akıl öğretmemek, taktik vermemektir. Geçmişte bunun acı tecrübeleri yaşandı. Dışarıda yeterince politik varlık gösteremediklerine inananlar bunu hapishanedekilere yüklenerek göstermeye çalıştılar. İnsanlar öldü, çok sayıda kişi ölüm oruçlarında sakat kaldı.

Hapishanedekiler ne yapacaklarını bilirler. Politik tecrübe hapishanede yetmez, hapishane tecrübesinin de bulunması gerekir ki fazlasıyla vardır. 10-20 yılı geride bırakmış çok sayıda hükümlü ve hatta tutuklu bulunuyor. Hapishanelerde büyük deneyler yaşamışlardır ve her durumda ne yapacaklarını bilirler. Büyük direniş sergileyeceklerine hiç kuşku bulunmuyor ve bize düşen de ülke içinde ve dışında onlara destek olmaktır; onlara ne yapmaları gerektiğini öğretmek değil…

Hapishanelerde tek tip elbiseye karşı direnişin bir süre sonra bazı Fettullahçıları bile etkileyeceğini düşünüyorum. “Sosyalistler direniyor ama biz ne biçim insanlarız!” diye düşünenler çıkacaktır. Tek tipi önce giyip, daha sonra direnişten etkilenerek çıkaranlar olacaktır.

Sosyalistler aralarından fire verebilirler, olabilir ama sosyalistler ne askerdir ne de İslamcının şu veya bu çeşididir.

Sözüm ona “dava insanı” imişler!

Ergenekon mahkemelerinde gördük, subaylar birbirini satmaya hazırdı. Yıllardan beri birbirlerini tanıyorlar, bir bölümü devre arkadaşı ama biraz az hapiste kalmak için birbirini satmaya hazır epeyce insan bulunduğunu gördük.

Fettullahçılar derseniz yakalanır yakalanmaz başladılar.

Sözüm ona dava insanları; itirafçılık mı ararsınız, birbirini satmak için her fırsatı kullanmak mı?

Atatürkçülerin ve hele de İslamcıların ne oranda dava insanı olduklarını gördük…

Hapishanelerde kötü sınav veren sosyalistlerin bir bölümü bile bu derece düşmemişlerdi…

İçerdekiler ne yapacaklarını bilir, onlara akıl öğretmeyelim, örgüt emirleri verilmesin; hiç gerek yoktur.

AKP kötü kaybedecektir ve bakalım ne kadar ileri gidebilecekler?

Sert direnişi görünce bir süre sonra dönme gerekçeleri üretmeleri de mümkündür.

İslamcı kıvraktır, neden olmasın?

Unutmayın, dünyanın en iyi dansözleri Ortadoğu’dan çıkar!