Önemli bir hafta geride kaldı.

Adana'da Ali Çakmaklı öldürülmesinin 29. yıldönümünde yeniden yaptırılan mezarı başında anıldı. Anmaya Adana'nın değişik siyasi hareketlerinden de insanların katılması ve önümüzdeki yıldan başlayarak Çakmaklı'nın katledildiği günün, devrimci mücadele içinde hayatlarını kaybedenlerin anma günü olarak benimsenmesi de güzel bir gelişme...

 

Ali Çakmaklı'nın yanı sıra 12 Eylül cuntası tarafından idam edilen Serdar Soyergin ve Mustafa Özenç'in yanı sıra, 1982'de Türkiye-Suriye sınırında şüpheli bir şekilde öldürülen Ahmet Çolak da anıldı.

 

Acilcilik işte budur...

Böyle bir örgüt yıllardan beri bulunmasa da onun anlayışı böyle durumlarda ortaya çıkar. Biz geçmişte de hiç bir zaman kendini her şeyin üzerine koyan, kişilerin reklamını yapan bir örgüt olmadık. Bu mücadele içinde bizim de ölenlerimiz vardı ve onları her zaman aynı mücadelede ölen başkalarının yanına yerleştirdik.

 

Bu ülkenin devrimci hareketi hiç olmazsa bu kavgada verdiği kayıplarını birlikte anmayı öğrenirse, ileriye doğru iyi bir adım atmış olacaktır.

 

Geçtiğimiz hafta Antakya'daki uyduruk mezarda da Mihrac Ural ve şürekası tarafından Nebil Rahuma anıldı. Nebil Rahuma'nın tırnağının bile bulunmadığı bir mezarda O'nu anmak, üstelik gerçek mezarı da İstanbul'da iken böylesi bir tören yapmak, ancak soytarılara özgü olabilirdi.

 

Geçtiğimiz haftada sitede günlük tıklama oranı ortalama 370 kişiydi. Rakam önceki gün 500 kişinin üzerine çıktı.

 

Bu iş bitmedi...

Yeni alanlara geçeceğiz.

Buraya kadar yapacağımızı yaptık. Türkiye devrimci hareketine bir tarafından yamanmak isteyen Mihrac Ural adlı devrimci katili Muhabarat ajanını geri püskürttük. Antakya'da küçük bir kesimin arasına kadar kovaladık, sıkıştırdık.

 

Haftayı bekleyin, başka alanlara gireceğiz.

Bu herifin yakasını bırakmayacağız.

Erkan'ın yazısında belirttiği gibi, bir elimiz generallerin öteki elimiz Mihrac Ural gibilerin yakasında olacak...

 

Burada çoğul yazmamak daha doğru olur. Mihrac Ural gibiler yok... Türkiye devrimci hareketi bunun gibi bir alçak görmedi.

 

Acilcilerin tarihinde bir utanç da vardır, o da Mihrac Ural'dır.