Şuanda 167 konuk çevrimiçi
BugünBugün4450
DünDün3402
Bu haftaBu hafta12174
Bu ayBu ay12174
ToplamToplam10480598
Nomenklatura PDF Yazdır e-Posta


 

 

Sosyalizmden kapitalizme geçişte Bulgaristan ve Romanya örneklerini içeren kitapta yer alan bölümü aktarıyorum. Bu bölüm daha önce yayınlanmış olan politik kapitalizm yazısıyla birlikte okunması uygun olur. Politik kapitalizmi ya da kapitalizmin yukardan aşağıya ve hızla gerçekleştirilmesi nomenklaturanın işidir. Bu işleyiş ülkelere göre farklılık göstermekle birlikte özne değişmez: nomenklatura.

Reel sosyalist ülkelerde sorumlu konumlarda bulunanlar için kullanılan bu Rusça sözcük, araştırmalarda değiştirilmeden kullanılır. Bu kitapta da aynısı yapılacaktır.

Nomenklatura geniş bir kavramdır ama iktidardaki bütün parti üyelerini değil, değişik alanlarda önemli sorumluluklar taşıyan kişileri kapsar.

Sosyalizmden kapitalizme geçiş aynı zamanda nomenklaturanın dönüşmesi, eskiden de var olan parçaları arasındaki mücadelenin sertleşmesi ve sosyalizm sonrası kapitalizm geliştiği oranda bu kavramın ortadan kalkması olarak da değerlendirilebilir. Geçiş dönemi sayılan politik kapitalizm nomenklaturanın eseridir.

Nomenklaturanın ülkelere göre farklı özellikleri dikkate alınmadan genel özellikleri şöyle belirtilebilir.

Nomenklatura üç bölümdür.

Politik nomenklatura: politik büro ve merkez komitesi, bu organlara bağlı olarak çalışan komitelerin üyeleri ve özellikle sekreterleri, hükümetteki bakanlar, yardımcıları ve bunlara bağlı organların üyeleri.

Bu kesim toplumun temel yönlendiricisidir.

Ekonomik nomenklatura:  devlet firmaları, bankalar ve kolhozların yöneticileri ve diğer önemli kadrolarından oluşur.

Kültürel nomenklatura: üniversite rektörleri, dergi ve gazete redaksiyonları, yayınevleri ve diğer kültürel kurumların yöneticilerinden oluşur.

Nomenklaturanın üç kesimi ülkeye ve döneme göre değişmekle birlikte iç içedir. Ekonomik ve kültürel kesimin bir bölümü merkez komitesinde doğrudan ya da onun yan organlarında yer alır.

Sosyalist iktidarın uzunluğu ülkeye göre değişen ilk döneminde politik nomenklatura özellikle belirleyicidir. İlerleyen yıllarda ise büyük üretim birimlerinin yöneticilerinin ve teknik elemanların önemi artar. Politik büro ve merkez komitesindeki sayıları da buna uygun olarak çoğalır.

Sosyalizmden kapitalizme geçiş nomenklaturanın sürekliliği olarak da anılır ancak bu süreklilik üç kesim için aynı oranda gerçekleşmez. Politik kesim, ülkelere göre değişen oranda tasfiye olur ve sürekliliğini daha az koruyabilirken; ekonomik kesim sürekliliğini büyük oranda sürdürür, kapitalizme hızla uyum sağlar. Bu kesim yabancı yatırımcılar tarafından ortaklık için özellikle tercih edilir çünkü ekonominin nasıl işlediğini iyi bilmektedir.

Sosyalizmden kapitalizme geçişte nomenklaturanın parçalarının farklı sürekliliği konusunda üç modelden söz edilebilir.

Birincisi; Polonya, Macaristan, Çekoslovakya gibi ülkelerdir. Bu ülkelerde 1988 ve 1993 yıllarında sorumlu kişilerin konumlarını ne oranda koruyabildikleri konusunda yapılan araştırmaya göre (Szelenyi, Towsley; 120) politik nomenklatura büyük kayba uğramıştır. Bu kesimin ancak yüzde 39,3’ü kapitalizm koşullarında da bankalar, şirketler vb. kuruluşlarda karar verici konumundadır. Bir bölümü erken emekliliğe gönderilmiş, bir bölümü de yeni şartlara uyamadığı için geriye düşmüştür. Başka bir ifadeyle bu kesimin yüzde 60’ı politik gücünü ekonomik güce dönüştürememiştir.

Ekonomik nomenklatura ise yüzde 70,7 oranında karar verici konumunu (devlet işletmelerinde değil de özel firmalarda) sürdürmüştür.

Kültürel nomenklatura da önemli kayba uğramış ve ancak yüzde 44,2 oranında dönüşerek de olsa önemli konumunu sürdürebilmiştir. Bunun başlıca nedeni bu ülkelerdeki eleştirici aydınların varlığıdır. Bu aydınlar sosyalizm yıllarında ya ülkeden göç etmek zorunda kalmış ve sonra geri dönmüş ya da yıllarca hapiste kalmışlardır. Sosyalist iktidarın varlığı sonar erince bu kesim de parti aydınlarının önemli bölümünü kenara iterek yerlerine geçecektir.

İkinci örnek SSCB’dir. Bu büyük ülkenin parçalanmasından doğan cumhuriyetlerde –Rusya Federasyonu ve diğerleri- nomenklaturanın üç kesimi arasındaki ayrışma zayıftır, başka ifadeyle nomenklatura sosyalizmden kapitalizme geçişte daha az ayrışarak ve daha az fire vererek yeni toplumdaki önemini korumuştur. Bu ülkelerde politik nomenklatura politik gücünü ekonomik güve dönüştürmekte daha başarılıdır. Ek olarak bu ülkelerin geçmişinde önemli denilebilecek muhalif aydın hareketi de bulunmamaktadır.

Üçüncü örnek Doğu Avrupa ülkeleridir (özellikle Bulgaristan ve Romanya). Bu ülkeler ilk iki örnek arasında yer alırlar. Sonraki bölümlerde bu iki ülkede nomenklaturanın dönüşümü, parçaları arasındaki ilişkiler ve bu bağlamda iç mücadelesi incelenecektir.

Başlangıçta şu kadarı belirtilebilir: iki ülkede de bu dönüşüm benzersiz özelliklere sahiptir. Komünist partisi genel sekreteri ve eşinin öldürüldüğü tek ülke Romanya iken (Çavuşeskular), 35 yıl merkez komitesi genel sekreteri olan Jivkov partiden ihraç edilecektir.

Bu örnekler sosyalizmden kapitalizme geçen başka reel sosyalist ülkelerde yoktur.