Şuanda 210 konuk çevrimiçi
BugünBugün4478
DünDün3402
Bu haftaBu hafta12202
Bu ayBu ay12202
ToplamToplam10480626
Sol içi şiddet, son örnek PDF Yazdır e-Posta


Grup Yorum’dan ayrılan bir kişi hakkında kullanılan dil teşhir edildi ve tepki gösterildi.

Ortada ölüm yok ama mutlaka olması da gerekmez… Bugünkünden farklı bir ortamda pekala olabilirdi de… Eskiden beri bilinir: sol içi şiddet –örgütler arasında ve örgüt içinde- birdenbire ortaya çıkmaz. Önce koşulları oluşur ve bunların genel özelliği de şiddetin düşük düzeyleridir. Buradan yavaşça veya birdenbire yukarıya fırlar.

Bu konuda birkaç kitap yayınlandı. Ek olarak tek olayları inceleyen yazılar da bulunuyor. Yaklaşık 10 yıl önce Sol İçi Şiddet ve Nebil Rahuma Olayı başlıklı bir kitap yayınlamıştık. Baskısı kötüydü, iyi dağıtılabildiği de söylenemez. Kitabın ilk ve en uzun yazısını yayınlamıştım: bu yazıyı www.yazinverlag.org adresinde bulabilirsiniz. Sitedeki ilk yazıdır.

Bu yazıda somut bir olaydan çok 1974-1980 arasında devrimci hareketin önemli özelliklerinden birisi olan sol içi şiddetin nedenlerini incelemeye çalıştım. Kitaptaki diğer yazarlar somut konu hakkında yazdıkları için ben yazmamıştım.

Bir şiddet toplumundan doğan devrimci hareketin şiddetten azade olması mümkün değildir. Aynı saptama biraz değişiklikle bugün de yapılabilir.

Önemli olan sol içi şiddete karşı çıkmak değildir. Savunan yoktur ama şiddet değişik biçimlerde sürmektedir.

Soru, bu şiddete karşı ne yapılabilir sorusudur.

Kınamakla bir şey olmuyor…

İlk yapılacak olan, bu şiddetin herhangi bir biçimine tepki göstermek, teşhir etmektir.

Son örnekte bu yapılmıştır, yetersiz olsa bile yapılmıştır ve bu iyi bir şeydir.

İkinci önleme yöntemi ise daha uzundur.

Toplumsal değerleri içselleştirerek devrimci harekete gelen insanlar, bu değerleri, dolayısıyla da şiddeti de sola taşırlar.

Devrimci harekete gelenler boş kağıt değildir. En erken 16-17 yaşında devrimci olduklarına göre toplumsal değerleri yeterince içselleştirmişlerdir.

Bunların değiştirilmesi gerekir. Devrimci harekete giren kadın ve erkekler yeni bir sosyalizasyon yaşamak durumundadır. Bu da örgütlerin işidir. İlk adımda önemli olan, böyle bir sosyalizasyonun gereğinin anlaşılmasıdır.

Devrimcilere karşı şöyle ya da böyle şiddet kullanılmaz; bu devrimci bir değerdir.

Şu veya bu devrimci kişiyi eleştirebilirsiniz, kınayabilirsiniz; bu bir şeydir, şiddet kullanmak ya da şiddet çağrısı başka bir şeydir.

Ayrılanın haklı ya da haksız olması ayrı bir konudur. Tümüyle haksız da olabilir ve buna karşı yapılacak olan şiddet kullanmak ya da buna çağrı yapmak değildir, olmamalıdır.

Grup Yorum’un türkülerinden bazılarını severim. Özellikle Sıyrılıp Gelen’i… Bundan sonra da seveceğim ve dinleyeceğim…

 

Bu bir şeydir, bir politik anlayışın yeni olmayan bu tutumunu onaylamak başka bir şeydir.