Şuanda 202 konuk çevrimiçi
BugünBugün1333
DünDün3402
Bu haftaBu hafta9057
Bu ayBu ay9057
ToplamToplam10477481
Söyleşiler PDF Yazdır e-Posta


Araya pandemi nedeniyle zorunlu zaman aralığı girdi ama iki söyleşiyi de yapabildim.

Ne üzerine söyleşiler?

Konu aynı: İngiltere ve Fransa üniversitelerinde Türk öğrencilerin bazıları doktora konusu olarak 1970’li yıllardaki silahlı mücadele hareketlerini seçiyorlar. Üniversite bunlara kolayca burs veriyor. Araştırılmamış konularla özellikle ilgililer.

THKO ve THKP-C hakkında bilinmeyen pek az şey kaldı ama sonrakiler bu derecede bilinmiyor.

İngiltere’de yıllar önce yayınlanmış değişik kitaplarda adım geçiyormuş; ben bir tanesini biliyordum, fazlaymış.

Fransızcada da mutlaka geçiyordur. Action Directe ile birlikte ev işgalleri yapmıştık, basın ve televizyonda günlerce konu olmuştu. Le Monde’da İngilizce olarak verdiğim uzun bir söyleşi Fransızcaya çevrilerek yayınlanmıştı.

Doktora öğrencileri uygun isim arayınca işaret edilenlerden birisi benim doğal olarak…

Söyleşi sırasında biraz şaşırdılar diyebilirim.

Bir örgütün tarihini anlatmak, şurada şöyle oldu burada böyle oldu söyleminden çok, o örgütün kültürel özelliklerini anlatmaktır. Seni farklı kılan neydi ve bu özellikler zamanla nasıl bozuldu?

Almanların tanınmış tarihçisi Karl Schlögel tarihte kültürel özelliklerin ve önemli bireylerin atlanmaması gerektiğini belirtir. Doğru bir belirlemedir.

İki özelliğimiz vardı ve bunlar bizi farklı yapanların başlıcalarıydı:

İlki, kurucuların tümü üniversite ya da yüksek okul mezunuydu. Öğrenci değillerdi. Bu durum örgütün teorik düzeyinde kendini gösterir.

İkincisi ise kadınların rolüydü.

Her örgütte kadın vardı. Bizdeki farklılık kadınların bölge sorumlusu ve hatta genel komite üyesi olmasıydı. Bu çok az rastlanan bir özelliktir.

Kadınlara özel önem verdiğimiz için böyle olmadı. Yetenekli kadınların yükselmesini engellemedik.

Bu iki özelliğin dışında biz de ötekilere bazı konularda daha az bazı konularda daha fazla benziyorduk denilebilir.

Burada asıl dikkat edilmesi gereken konulardan birisi de şudur:

Üniversiteler değişik ülkelerdeki silahlı mücadele hareketlerini araştırıyorlar, bilinen isimlerle yapılan söyleşilere kaynak ayırıyorlar, yayın alınması gerekiyorsa maliyetini karşılıyorlar.

İkisi de Türkiye Devriminin Acil Sorunları’nı okumuştu. Onlara yeni yayınlanmış TDAS’ın Tarihi’ni de verdim.

Bunlar uzun vadeli araştırmalardır, hemen yarın gerekli olmayabilirler ama günleri gelecektir…

Tarihi bilmek önemlidir. O tarihi bugüne ve geleceğe uzatmamak gerekir çünkü 1990 sonrasında dünya çok değişti ama yine de öncesinin bilinmesi gerekir.

Bu iyi bir tarih anlayışıdır.

Doktora öğrencisi demek, söyleşi yapacağı konuya iyi hazırlanan kişi demektir.

Gerçekten böyleydi. Sordukları sorulardan tarihimiz hakkında iyi bilgileri olduğu anlaşılıyordu.

Aynı söyleşileri mutlaka değişik örgütlerden insanlarla da yapmışlardır.