Bence büyük ihtimalle ertelenir ve bunun için de gerekçe bulmakta zorlanmazlar.

Anayasada ancak savaş durumunda ertelemenin olabileceğinin yer alması fazla bir şey ifade etmez çünkü o anayasa yazılırken seçime kısa süre kala 11 ili etkileyen büyük deprem olacağı, şimdilik resmen 31.000 kişinin hayatını kaybedeceği ve bu sayının en az iki katına çıkacağı doğaldır ki kimsenin aklına gelmemişti.

Bazı iller, mesela Hatay, boşalıyor. Seçmen kayıtlarının taşınması gerek. 11 ilin büyük bölümünde partilerin seçim çalışması yapmasının ve oy kullanma ortamının sağlanmasının üç aydan kısa süre içinde gerçekleştirilmesi hayli zordur.

İtirazlar olacaktır ama kim ne yaparsa yapsın sürekli itiraz var zaten…

Muhalefetin her çeşidi kendini iktidarın yaptıklarına itiraz temelinde şekillendirmiş… Bu durumda gündemi iktidar belirlemektedir.

Sadece seçim konusunda değil her konuda durum böyledir.

Bir hedef belirlersiniz ve karşınızdaki ne yaparsa yapsın bazen yavaş bazen hızlı o hedefe doğru ilerlersiniz. Sizi yolunuzdan saptırmak için önünüze atılan yemlere itibar etmezsiniz, her söze cevap vermezsiniz ama yaparsınız ve yaparsınız…

Sürekli bağırıp çağırmakla, itiraz etmekle bir şey olmuyor.

Bazı insanlar çok konuşunca bir şey yaptıklarını sanıyorlar.

Deşarj oluyorlar ama bu kadar…

Kendi hareket planınız olması gerekiyor ve bu da arada bir belirip kaybolmaktadır, başka bir deyişle yoktur.

Durum budur!