Seçme Yazılar 1, 2, 3’ü www.enginerkinerkitaplar.blogspot. com da bulabilirsiniz.

Bu yazıların tümü www.enginerkiner.org sitesinde yayınlanmıştır ama 5000’den fazla yazı içinde aradığınızı bulmanız –sağ üst köşedeki arama yerine rağmen- kolay değildir.

Bu yazıların –saymadım ama- üçte ikisini ben yazdım diyebilirim.

Bu yazılar arasından seçilen 1100 kadar Seçme Yazı www.enginerkineryazilar.wordpress.com da yayınlandı. Burada harf sırası esastır. Burada şöyle bir sorun çıkabiliyor.

Diyelim devrim sonrası Nikaragua ile ilgili bir yazı arıyorsunuz.

Bu yazı Daniel Ortega’nın “Devrim benim” sözü başlığı altında yazılmıştır. Ne Nikaragua’da ve ne de Sandinista’da aynı konuyu bulamazsınız.

Ciltler halinde yayınlanacak olan kitaplar, bu yazıların kitaplaştırılmasıdır.

Başlangıçta İçindekiler bölümü vardır.

Artık bu kadar çeşitli kaynak içinde aradığınızı bulursunuz.

Hemen her konuda yazmışım…

Kitaplaştırırken yazıları yeniden okudum ve şimdiye kadar en hoşuma gideni Auschwitz ve Diyarbakır oldu.

Bu iki hapishane bazen birlikte anılır ama birbirine hiç benzemez.

Auschwitz’de amaç mahkumun ağır işlerde –yol ve demiryolu yapımı gibi- mümkün olduğu kadar uzun süre çalıştırılmasıdır. İyice güçten düşünce gaz odasına gönderilir.

Burada tutukluya eziyet söz konusu değildir çünkü sürekli eziyet ettiğiniz insanın ağır işte verimli çalışmasını bekleyemezsiniz.

Burada insanların kişilikleriyle de oynanmaz. Mesela Yahudi’den Alman olması istenmez, ona marşlar ezberletilmez.

Önemli olan Yahudi’nin emeğinin değerlendirilmesidir.

Diyarbakır’da bunların tersi mevcuttu.

Ölüm Auschwitz’de daha büyük ihtimaldir çünkü çok sayıda insan uzun süreli ağır çalışmaya, yetersiz beslenmeyle birleşince dayanamamakta ve gaz odasına gönderilmektedir.

İkisi de adı çok anılan hapishanedir ama birbirlerine benzemezler.