Şuanda 341 konuk çevrimiçi
BugünBugün258
DünDün3402
Bu haftaBu hafta7982
Bu ayBu ay7982
ToplamToplam10476406
74'ten 75'e... PDF Yazdır e-Posta


Doğum günümü kutlayan herkese teşekkür ederim. Bu kez herkese kısaca da olsa bir şeyler yazmaya çalıştım ama sayı çok, bu nedenle arada atladıklarım olabilir, kusura bakmasınlar. Herkese teşekkür ederim.

Google Drive’da TDAS Kitaplar bölümünde Seçme Yazılar 4 ve 5 yer alıyor.

Arkası gelecek, bakalım ne zaman biter. 250 sayfa civarında 20-22 kitap olur sanıyorum.

Son bir yılda neler yaptım; hatırlamak istemiyorum diyebilirim. Yapabileceğimin en fazlasını yapmaya çalışıyorum, önceki yıllarda olduğu gibi…

Video yayınında iki yıl doluyor, 194 olmuş. Burada sorun sayı değildir. Hiçbir şey anlatmadan 15-20 dakikayı doldurabilirsiniz ama durum böyle değil…

Son olarak lümpen proletarya konusundayız. En az bir program daha var. Buradan 1968’e geçmeyi düşünüyorum. Türkiye 68’i değil, fazlasıyla biliniyor zaten, dünya 68’i. Türkiye 68’i ülke tarihi için önemli olmakla birlikte, dünya genelinde önemli 68’ler arasında sayılmıyor. Mahir Çayan, Deniz Gezmiş, İbrahim Kaypakkaya küçük bir çevre dışında bilinen isimler değildir. Dünya çapında önemli ve o kadar da önemli olmayan 68’ler arasındaki ayrımın temeli toplumsal kültürü ne oranda değiştirebildiğinde yatar. Türkiye 68’i toplumsal kültürde önemli değişim yaratamadı. Fransa, Almanya, ABD 68’leri bu bağlamda farklıdır. Toplum yine kapitalist ama kültürel olarak farklı bir toplum oldu.

Küresel 68 işçi sınıfı, komünist partileri ve sendikalar dışında gelişen bir harekettir. Her ülkede özgün biçimlere bürünür. İşçi sınıfının yeni toplumsal hareketlerdeki rolünün geri planda gerçekleşmesi ilk olarak 68 hareketinde görülmüştür. Aslında yeni toplumsal hareketler olarak adlandırılan muhalefet hareketlerinin başlangıcı da 68’dir.

Bunun ardından küresel tarih konusuna geçerim herhalde…

 

Devam…