Şuanda 148 konuk çevrimiçi
BugünBugün111
DünDün3402
Bu haftaBu hafta7835
Bu ayBu ay7835
ToplamToplam10476259
Anti Alman - Anti Türk PDF Yazdır e-Posta


 

 

Anti Alman (anti Deutsch) Almanya’daki bir gruptur. İsrail konusunda her türlü eleştiriye karşıdırlar. Yahudilere karşı tarihin en büyük soykırımını yapmış olan Almanlar İsrail’i eleştirmemelidir.

Aynı anlayış İsrail’de de karşılığını bulur. Kendilerine yönelik her türlü eleştiriyi yaşadıkları soykırıma bağlayarak geçersizleştirmeye çalışırlar. Hele de bu eleştiri Almanlardan geliyorsa konuyla ilgili olsun ya da olmasın soykırım hemen gündeme alınır.

2004 ya da 2005 yılıydı. İsrail ile Lübnan arasındaki savaşla ilgili olarak Frankfurt Hauptwache’da Araplar büyük bir miting düzenlediler ve PDS’i de (Demokratik Sosyalizm Partisi) konuşmacı olarak çağırdılar. Bu partinin Frankfurt yönetimindeydim ve barış politikası sözcüsüydüm. Normal olarak böyle mitinglerde yönetim kurulu başkanı konuşur ama özellikle benim konuşmamı istediler. Gerekçeleri şöyleydi: bu ülkenin yakın tarihini biliyorsun. Biz Almanların İsrail aleyhinde konuşması doğru olmaz.

Anlamsız bir gerekçeydi, neden doğru olmasın ki!

Neyse, mitingde ben konuştum.

Anti Almanlar halen varlıklarını sürdürüyorlar.

Bizde de bir süreden beri anti Türk başladı. Ermeniler eleştirilemezler. Türkler bunu yapmamalıdır.

Neden? Ciddi olarak yanlış bir iş yapılıyorsa neden eleştirilmeyecekmiş? Her konuyu soykırıma bağlamak konuyu resmen istismar etmektir.

Karabağ konusunda da benzer anlayışla karşılaştık.

Azerbaycan saldırdı, Karabağ Ermenileri soykırım tehdidi altındadır, uluslararası toplum harekete geçmelidir, deniliyor.

Kısa bir süre öncesine gidelim…

Ermenistan hükümeti ABD’yi ortak askeri tatbikat için Kafkasya’ya çağırdı.

Ermenistan Rusya’nın yanındaki küçük bir ülkedir. ABD’yi buraya çağırmanın ne anlama geldiğini herhalde bilmektedir. Rusya bu çağrıyı “dostça olmayan bir tutum” olarak nitelendirdi.

Arkasından bir şey geleceği belliydi. Rusya, Ermenistan’ı Azerbaycan üzerinden cezalandırdı.

Azerbaycan ve arkasındaki Türkiye fırsatı gördü ve kaçırmadı.

Önceki Ermenistan-Azerbaycan savaşında da böyle olmuş, Rusya’nın Türkiye’ye izin vermeyeceği düşünülmüş ama fena halde yanılmışlardı.

Tıpkı İdlib konusunda Rusya’ya güvenen Kürtlerin düştüğü durum gibi…

İsmet İnönü, “Büyük bir devletle iş yapmak aslanla yatağa girmek gibidir” demişti.

Büyük devlet –doğal olarak- çıkarına bakar, küçüklerin ne düşündüğüne de aldırmaz.

Türkiye ile Rusya’nın arası iyidir. Bu ülkeden S-400 alındı, Akkuyu’daki nükleer santral için Rusya Türkiye’ye büyük sermaye ihracı yaptı, sırada başka santraller da var gibi görünüyor. Türkiye Rusya’ya uygulanan ambargoya uymuyor.

Rusya, Türkiye ile neden arasını bozsun ki?

Suriye’de bombalamalar yapmasına izin verir, Ermenistan’ı da korumaz.

Azerbaycan ve Türkiye, Rusya’dan izin almadan Kafkasya’da askeri eyleme giremezler.

Rusya önceden de izin vermişti, şimdi de verdi.

ABD’yi buraya çağırıyorsun, öyle mi!!!

Ermenistan hükümeti sanırım ABD’deki Ermeni diyasporasının kışkırtmasına geldi. Başka bir açıklama bulamıyorum.

ABD’yi Kafkasya’ya çağırarak Karabağ Ermenilerini ateşe atmak…

Bu nasıl bir gaflettir?

İsrail de Azerbaycan’ı destekliyor, İran ise Ermenistan’ı…

Neden derseniz?

Azerbaycan-İran sınırında İsrail füzeleri bulunuyor.

Ermenistan ABD’yi bölgeye çağırarak İran’ı da karşısına almış oldu.

ABD yönetimi Rusya’nın yanındaki bir ülkede askeri tatbikat yapmaya kalkmanın ne demek olduğunu, Rusya’nın misilleme yapacağını bilir.

Mesela Karayipler’de Rusya ile Küba ortak askeri tatbikat yapsalar ne olur dersiniz?

ABD kıyameti koparır.

Ermenistan yönetiminin vahim hatasının Azerbaycan saldırısını kolaylaştırdığını, Azerbaycan’ın fırsatı hemen değerlendirdiğini belirtmeyecek miyiz?

Anti Türk konumunda iseniz, Ermenistan ne yaparsa yapsın doğrudur!

Bu vesileyle “yeni bir soykırım tehlikesi var” diye uluslararası toplumu göreve çağırırız…

Karabağ Ermenilerinin durumu da iyice zorlaşır bu arada…

Kim takar uluslararası toplumu?

O uluslararası toplum adına büyük bazı ülkeler harekete geçmezse, ki geçecek gibi de görünmüyorlar, hiçbir etkisi olmayan çağrılar yapar durursunuz.

Karşınızdaki mantığı halen anlamadınız mı?

Haklıyız çünkü güçlüyüz!

Bu kadar!

Daha güçlü birisi çıkarsa uzlaşma yolunu seçeriz, aksi durumda devam ederiz!

Uluslararası politikada böyle vahim hatalar yaparak karşı tarafın işini kolaylaştırırsanız, istediğiniz kadar bağırıp çağırın; sesinizi duyan pek olmaz.

Ermenistan hükümeti bu vahim hatasıyla herhalde çıkaracağı gürültüye güvendi…

Onlara cesaret vermek yerine uyarmak daha akıllıca değil midir?

Ya da boş ver, anti Türk’e bir şey anlatmaya değmez.