Şuanda 267 konuk çevrimiçi
BugünBugün200
DünDün3402
Bu haftaBu hafta7924
Bu ayBu ay7924
ToplamToplam10476348
Eski önderlerine savaş açmak PDF Yazdır e-Posta


Başlığa bakarak bizdeki sosyalist hareketle ilgili yazı beklemeyin. Konu Güney Afrika ile ilgilidir.

Biko ve Nelson Mandela dışında isim bilmediğim, apartheid rejiminden kurtularak ülkede önemli değişikliklerin gerçekleştiğini öğrenmekten ilerisi hakkında bilgim bulunmayan bir ülkeydi burası… Geçmişle yüzleşme bağlamında örnek gösterilen bir ülke olan Güney Afrika Cumhuriyeti tarihi hakkında biraz okudum ve şoke oldum diyebilirim. Ne kadar çok bilirseniz bilin yine de sizi şaşırtacak bilgilerle karşılaşabiliyorsunuz demek ki…

Siyahların ve beyazların yasal planda eşitliği sağlanıyor. Nüfusun dörtte üçü ilk kez oy kullanıyor ve Nelson Mandela devlet başkanı seçiliyor. Siyahlar için bir yerden başka yere giderken pasaport taşımak zorunluluğu kalkıyor. Daha önce iki resmi dili olan ülkede resmi dil sayısı 11 oluyor.

Bunlar çok önemli gelişmelerdir.

Büyük yoksulluk, yüksek işsizlik, soygunculuk ve tecavüz bağlamında şiddet olaylarının artışı bunlara eşlik ediyor.

Ama en önemlisi siyah burjuvazinin yükselmesidir.

Hızla zenginleşmenin iki şartı şöyledir: siyah olmak ve devletle yakın ilişki içinde bulunmak. Bunu en iyi yapanlar ise ANC (Afrika Ulusal Kongresi) üyeleridir. Yıllarca beyaz azınlık rejimiyle çatışan ve sonuçta beyazların iktidardan anlaşmayla çekilmeyi kabul etmeleriyle iktidara gelen örgüt.

Siyah burjuvazinin önde gelen üyeleri eski ANC üyeleridir.

Ülkenin tarihiyle ilgili derleme bir kitapta yazar, yoksul siyahlara şunu soruyor: eski önderlerinize karşı savaş açabilecek misiniz?

Apartheid döneminde zengin-fakir ayrımı, beyaz-siyah ayrımı temelinde şekillenirdi. Apartheid sona erdikten sonra bu ayrım yeniden şekillendi. Artık yoksul beyazlar da bulunuyor.

Apartheid dönemi sona erdi, çok iyi gelişmeler oldu ve halen de oluyor ama yukarda saydıklarım da oldu.

Ülkenin belki de ön önemli özelliği politik olmayan şiddettir. On yıl önce yayınlanan kitaptaki rakamlara göre savaş halinde bulunmayan ama şiddet oranı bu kadar yüksek başka ülke yoktur.

Yoksulluk, gelecek perspektifinin kaybolması özellikle gençleri şiddete itiyor.

45 milyon nüfuslu ülkede insanların çoğunluğu böyle de kurtulabiliyorlarmış demek ki…