Şuanda 147 konuk çevrimiçi
BugünBugün109
DünDün3402
Bu haftaBu hafta7833
Bu ayBu ay7833
ToplamToplam10476257
Türk gibi başlamak, İngiliz gibi bitirememek PDF Yazdır e-Posta


Eski sözdür: Türk gibi başla, İngiliz gibi bitir, denir.

Burada anlatılmak istenilen şudur: Türkler hızlı başlarlar ama götüremezler; güçleri kesilir, hızları düşer ve sonuca ulaşamazlar. İngilizler ise yavaş başlasalar bile giderek hızlanırlar.

Eskiden en büyük sömürgeci ülke olan İngiltere için söylenen bu söz daha sonra özellikle Almanlar ve Fransızlar için de söylenebilir oldu.

Dün gece iki Türk takımı, Beşiktaş ve Fenerbahçe toplam 11 gol yedi. Futbolda iki hezimet yaşandı. Çok değil, bir ay önceki gazetelere bakın: ülke puanının nasıl yükseldiğinden, Türk takımlarının Avrupa’da fırtına gibi estiğinden söz ediliyordu.

Aynı durum Galatasaray için de geçerlidir.

Gruptan kesin çıkar, belki Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’nda final bile oynar denilen takımın gruptan çıkması tehlikeye girdi. Deplasmanda Kopenhag’ı mutlaka yenmesi gerekiyor. Futbol bu, her sonuç olabilir ama İstanbul’da zorlukla berabere kaldığı takımı deplasmanda yenmesi zayıf ihtimaldir. Dahası, eğer yenilir ve Manchester United da sahasında Bayern Münih’i yenerse, bırakın üçüncü olarak Avrupa’daki başka kupaya katılmayı, tümüyle tasfiye de olabilir.

Neymiş efendim, hakem yanlış karar vermiş de falan filan…

Geçin bunları!

Yanlış hakem kararı sadece Türk takımlarını mı buluyor?

Her maçta benzer şeyler olabilir.

Gerekçe üretmekte üstümüze yoktur.

Anlamsız böbürlenmede de yoktur.

Neymiş, Galatasaray Bayern Münih karşısında ezilmemiş ve hatta rakibe korkulu anlar yaşatmış.

Eski bir sözdür: Hatice’ye değil neticeye bak, denir.

Kaybettin mi, kaybettin. İki maçta da kaybettin ve puan alamadın.

Belirleyici olan budur.

Ne kadar dengesiz insanlar.

Manchester United’ı İngiltere’de yenince havalara uçan, Bayern’e iki maçta da yenilince karamsarlığa kapılan insanlar…

Galatasaray iyi bir takım ama rakipler güçlü ve çapını bilmek gerekir.

İyi başlıyorsun ama sürdüremiyorsun…

Türkler ulus olarak kolay gaza gelirler ve kolay umutsuzluğa düşerler. Hangi konuda olursa olsun sürekli yükselen çizgi sergilemeleri zordur. Kolay rehavete kapılmak bunun önde gelen nedenidir.

Tahminim, Galatasaray’ın grubunda en fazla üçüncü olabileceği şeklindedir.

Ülke insanı nasıl olursa olsun başarıya susamış durumdadır.

Sporda önemli başarılar kazanılıyor. Çok sayıda dalda, özellikle kadınlar arasından dünya şampiyonları çıkıyor.

Voleybol milli takımını anlatmaya gerek yok…

Futbol çok sevildiği ve Türkler için “futbol ulusu” belirlemesi yapıldığı için futbolda başarı ya da başarısızlığın yeri başka oluyor.

Biraz da başka dallara bakın…

Türkler takım ya da birey olarak yüzmeden voleybola, jimnastikten Uzakdoğu sporlarına kadar madalyalar alıyorlar.

Futbolun yeri başkadır ama her şey de olmaması gerekir.