Bundan kısa bir süre önce. http://thkp-c-acilciler-tarih.blogspot.com  bloguna koyduğumuz belgelerin bir bölümü şu ana kadar nedenini bilemediğimiz bir biçimde Blogdan silindi. En kısa zamanda bu belgeleri tekrar koyacağız.

Bunların dışında yeni belgeler de yayınlayacağız. Şu anda elimizde çok sayıda birikmiş durumda, sırasıyla hepsini bu sitede yayınlayacağız. Elimizde bulunan belgeler içerisinde son derece dikkat çekici yazılar bulunuyor.

ACİLCİLER örgütünün ANA davası olarak bilinen ANKARA sıkıyönetim 3 no’lu askeri mahkemesinde yargılanan yoldaşların SAVUNMALARI başta olmak üzere, bu davanın ‘’iddianamesi’’ ‘’gerekçeli hüküm’’ ve Mütaalası’’nı da yayınlayacağız.

1975’lerden itibaren yayınlanmış kimi bildiriler ve döneme ilişkin durum değerlendirmesi yazıları, ve kimi yoldaşların mektuplarını yayınlayacağız.

İstanbul yüksek öğrenim kültür dernegi(İYÖKD) ilişkin yoldaşlarımızın 1975’li yıllarda  yaptıkları değerlendirme yazılarından tutun da, o dönemin sendikal faaliyetlerinde görev yapmış yoldaşların kimi açıklamalarına varıncaya kadar elimize ulaşan belgeler var, bunları yayınlayarak ACİLCİLER örgütünün kuruluşundan bu yana geçirdiği evrenin bilinmesine ışık tutacağına inandığımız yazılara yer vereceğiz.

Acilciler örgütünden ayrılarak ayrı bir örgütlenmeye gitmiş olan ‘’DEVRİM SAVAŞCILARI’’ adlı bir örgütün varlığını çoğu arkadaşlarımız bilmeyebilirler. Adı geçen örgütün yazılarını da yayınlayacağız.

Mihrac URAL ve çetesinin ihanet ve tasfiyeci girişimlerine, 1982 tarihinde karşı çıkan  ve bu nedenle hunharca katledilen Müntecep KESİCİ ve onunla birlikte ayrılan yoldaşların yayınladıkları bildiri ve açıklamalar da elimizde bulunuyor. Bunları da yayınlayacağız.

1982 ve sonrası dönemde ‘’YURT DIŞI’’ örgütünün içersine düşürüldüğü duruma ilişkin yazılmış olan RAPORLAR’ yayınlayacağız. Bu raporlardan da açıkca görülmektedir. ‘’ Engin ERKİNER örgütten ayrıldıktan sonra Avrupa örgütümüz dikiş tutmamış ve çürümeye başlamıştır’’ denilmektedir.

Acilciler örgütünün keyfi yönetildiği, örgütsel yapının tasfiye edildiğine ilişkin yapılan değerlendirmeler var.

Evet BELGELER yayınlamaya devam edeceğiz.

1988 yılında yazılmış ve benim de içinde bulunduğum ayrılık sırasında özellikle benim tarafımdan yapılmış açıklamalar var bunları yayınlayacağım. Bundan 25 sene önce söylediklerimle bugün söylediklerim arasında hiçbir çelişkinin bulunmadığını buradan bir kez daha göreceğiz.

Bugün kimi arkadaşlarımız. Bazı yazılarımı eleştirebiliyor ve bunları neden daha önce söylemediğimi söyleyebiliyorlar. Bunun doğru olmadığını kanıtlayan BELGE yazılar yayınlayacağım.

1986 aralık ayında yapılan 1. KONGRE’den kısa süre sonra ACİLCİLER MK’ne yaptığım el yazılı eleştirilerimi yayınlayacağım. Bu eleştirilerim, Kongre’den kısa süre sonra MK toplantılarında yazılı olarak yapılmış BELGELER’dir.

Mihrac Ural ve çetesine yönelik yaptığım eleştiriler, Suriye’ye ilişkin düşüncelerim. Muhabarat ve Cemil ESAD’a ilişkin kaygılarımı bizzat orada MK toplantılarında açık açık söylediğime ilişkin belge yayınlayacağım. Bu örgütlenmenin nasıl tasfiye edilmekte olduğunu,yoldaşlarımızın nasıl dolandırıldığını, örgüte nasıl ve neden yalan söylendiğini isim isim yer ve zaman vererek örneklerle, MK toplantılarında dile getirdiğimi ispatlayacağım.

Acilciler örgütünün Mihrac URAL ve çetesi tarafından göz göre göre tasfiye edilmesine karşı verdiğim mücadeleyi belgeleyen  eleştirel yazılarımı yayınlayacağım.  Bu belgeler yayınlandıktan sonra, o dönem ne söylemişsem, bugün hepsinin gerçek olduğu da görülecektir.

ACİLCİLER örgütümüz büyük ve çok yönlü bir komplo ile TASFİYE edildi. Bu örgütün tarihi dikkatle incelendiği zaman  çok yönlü tasfiyenin kodlarını bulmak ve bu tasfiye’ye bilinçli yada bilinçsiz olarak katkı sunan herkes kolayca görülecektir.

Önemli olan samimiyet dürüstlük ve devrimci sorumlulukla meseleleri tahlil etmektir.

Bugün, Mihrac Ural ve Mehmet YAVUZ ikilisi çırılçıplak ortada kalmıştır. Buna rağmen gizledikleri pek çok ihanet ve saklamaya çalıştıkları kimi suç ortakları vardır. Yayınlayacağımız bazı belgeler dikkatle incelendiği zaman bunlarında ortaya çıkacağı konusunda kuşku duymuyorum..

Evet... Emniyet Genel Müdürlüğü arşivine, Mehmet AĞAR’dan aldığı bir pusula ve referansla girerek ACİLCİLER dosyasını incelediğini itiraf eden, Yaptığı her işi ‘’önceden devlet yetkililerine haber vererek ve onaylarını aldıktan sonra’’ yaptığını söyleyen Mehmet YAVUZ adlı bir ‘’hamam oğlanı’’nın, hala ‘’sol’’cu  geçinmeye çalışması ve devrimcilere küfretmeye devam etmesinin bir anlamı mutlaka vardır.

 Doğru Yol Partisi (DYP) Mersin il başkanı yardımcısı ve aynı partinin milletvekili aday adayı olan bu  namussuz ‘’adam’’la,  kadim dost(!) ve yoldaş olduğunu söyleyen Mihrac URAL’ı, Mehmet YAVUZ adlı namussuz adamla baş başa bırakarak Acilciler tarihini ilgilendiren BELGE’ler yayınlamaya devam edecegiz...