Şuanda 135 konuk çevrimiçi
BugünBugün2959
DünDün3402
Bu haftaBu hafta10683
Bu ayBu ay10683
ToplamToplam10479107
yapboz liderler ay tutulmasında!.. PDF Yazdır e-Posta


Sokrates’in Savunması adlı eserinde yazar, şehrin tanrılarına inanmamak onların yerine başka tanrılar koymak ve böylece gençliği zehirlemekle suçlanır. Sokrates bu suçlamalar sonucunda Beşyüzler Meclisi tarafından ölüme mahkûm edilir.
Dokunmamak lazımdır, şehir tanrılarına!.. masumiyeti katlederler!..

Şehir tanrıları, liderliklerini koruyarak yaşarlar. Her biri Yapboz tanrısıdır.!..
Bilgi eksikliği , kıt beyinli, ‘kör gözüm parmağı‘ hallerindeki insan figürlerine inandırırlar güçlerini.. O nedenle şehir tanrısını eleştiremezsiniz, dokunamazsınız..

Tanrı adamlar yaratılmıştır, devlet şehirlerde ..Tanrı kadın olacak hali yok ya.
Tanrı-lider-adam ne dediyse doğrudur…
Yap-boz Tanrılarına dokunduğun an ‘vatan haini’ ilan ediliverirsiniz.
Yapboz’una hele bir çimdik at bak ne oluyor? Yaygarayı basarlar..
Yargılarlar.. as, kes, öldür..en büyük lider bizim tanrımız ..en büyük Türk dünyaya bedel gibi..

Ruhları aç, gözleri kör olanların bir de işini bilenlerin başvuru kitabıdır .. En kötüsü de yaşarken ruhsuz olabilmeleri .. Oryantal kafası ile ‘kıvırmak’ rol kesmektir işleri..Böylesi ruhsuz ben genleri bir cam fanusa koysalar camlar çatlar! Suçlu cam fanustur!.. Kırmızı suratlı ruhlar için mahkeme kurmak mümkün olsa, ne kadar çok ruhsuzlar cam şişelerde yer alır, kimbilir.. Oysa ki Yapboz Tanrının rüşvet dağıtan bol övgülü eteği çocukları bile kandıramaz da, müritleriyle idare eder..Onlar kurbağa misali gökyüzünü mağaranın ağzı kadar görenlerdendir..
Oysa ki, çocuklar gözlere bakar..Onun gibi çocuk olabilenlere..İçindeki çocuğu öldürmeyenlere.. Lotus koklamamışlar mı hiç? .. Çamurun içinde büyüyen ama yapraklarına asla çamur bulaşmayan sürgün çiçeği lotus (nilüfer )!. Al sana bir konu başlığı..yapboz ve yaz.. Meşhur Fransız edebiyatçı ve pilot Antoine de Saint-Exupéry'nin Küçük Prens öyküsünü bilirler mi? ..

Milyonlarca yıldızlarda onlara gülümseyecek bir yıldızın olmaması ne acı.. Ay tutulmasındalar her daim. Mabetlerine girenlere elhamdülilllah lideriz diyenlerden.. .
Tanrı lider meclisince ‘oyuncaklarından ’ sıyrılanlar yap-boz yasalarında yargılanırlar . işkence, ölüm, vur, kır!..
Heyhat.. Ölüm herkesin yanı başında, nerden ne zaman gelir ..Kime ne?
Gelse de hoş geldin ey ölüm.. Ne edelim yani!..
YapbozMebusan Meclisine ne hacet?
Yapboz yasalarında çiziksin..
Suçlusun big-bang..
İnsan değilsin big-bang…
Canavarsın big-bang..

Yapbozlarından bir parçası (puzzle) kaybolduğunda, yerine koyamazlar .. istediği kadar taklidini yap, o parça oraya ait değildir, yapboz dağılmıştır..

Olsun yine de kör gözüm parmağıma İki Gözüm…
Hele ki oyunlarına bir tırnak at bak neler oluyor?
Velhasıl suratsız yazıları müşteri tembelliğinde.. Pazar ayini gibi sunulur git gel getir götür..
Övgüler, insan aşkına …sen büyüksün YAPbozTanrım.. Şak şak…

Yormamak lazım beyni edepsiz ve suratsız sözcüklerle.. İnternet genelde böyle yapboz yazarlarla dolup taşıyor..o nedenle internette fazla takılmamak lazım. Zam-an doğurmaz.. değerlidir!..Kırmamak lazım zamanı!..Eğrilir,bükülür!.. bencil geninde..DNA’larını koklamak mümkün olsa anlayacağız yapboz tanrı mı diye ? ..

Ben diyorum..ben biliyorum… ben benlerini doğurur bensizliklerinde..

Hele o ortak mülkiyet yazılar can sıkıyor..bayat simit satıcılarına rağbet olsa simitçiler ‘zengin’ olurdu, harbiden ..
Buruştur at gitsin..zaman değerli..zamanı kırmamak lazım.
Dedik ya yapboz tanrıları bir parçasını yitirdiğinde erir cümlelerin krallığı..
Kelimeler kelleşmeye görsün ..

Hele şu yapboz generallerinle hiç işim olmaz..
Silah her daim boş atar.. Elinden balyozu aldın mı, Allah Allah diye inlerler… Masumiyet kefenini teyellerler bir milyon kez..
Baksanıza yapboz generaller bugün ‘en kanlı katiller’ olarak karşımıza çıkıyor!..
Rol kesmeye gerek yok!..
Apoletli ya da Yapboz Tanrıların işi cezalarla ve ödüllerledir!..
Madalyaları ile övünürler..beşi beş gece uyurlar!..
Mitoloji böylesi tanrılarla doludur..
Şimşekleri, fırtınaları, depremleri ile ‘insan’ korkutacaklar ..

Gölge oyunlarında rol keserler.. gün aydınlığında parlamayan apoletleri dökülmeye görsün.. .
Kral çıplaktır, as düğme teyelle teyelle bitmez..
Biz ise, Sokrates’in diyaloglarında sayfalarca tartışılan ‘doğru insan’ için dökeriz harflerin terlerini…siparişsiz öylecine..korkusuzca..
ürkmeden..