Şuanda 317 konuk çevrimiçi
BugünBugün2719
DünDün2340
Bu haftaBu hafta7041
Bu ayBu ay7041
ToplamToplam10475465
devrimci kamuoyuna duyuru PDF Yazdır e-Posta


tesekkür  ve ozur

Eylül 1980 tarihinde öldrülen Nebil RAHUMA'yı anmak amacıyla 30.11.2008 de Antakya'da adına bir Anıt Mezar açılmış ve  somut olarak O'nu bulmak üzere sizlerinde bildiği gibi bir çalışma başlatılmıştır. Daha sonra bu çalışma grubu genişletilerek Nebil'i Arama Komitesine dönüştürlmüştür.Bu çalışma sürecinde öncelikle Nebil adına bir blog oluşturulmuştur. Bu  blogta bir yandan yakınları, arkadaşları, yoldaşları, hatta onu tanıma onuruna  erişmemiş ama O'nu bilenler tarafından, anılar, yazılar yazılarak, diğer  taraftanda O'na ulaşabilmek amacıyla bilgi, belge, fotoğraf vb. dökümanlar bulunarak yayınlanmaya başlamıştır.  Nebil'i arama çalışmaları ister istemez öldürülmesi süreci ile iç içe geçmiş, bu süreç Nebil'in adli tıptaki kayıtlarına rastlanmasıyla ve daha sonra hukuki bir çalışmayla yatmakta  olduğu mezarlık bilgilerine kadar ulaşılmıştır. Bu çalışmada emeği geçen, hertürlü, maddi manevi desteğini esirgemeyen herkese teşekkür ederiz.   
 
Kısaca özetlemeye çalıştığım Nebil RAHUMA'yı arama çalışmaları, bir çok kazanımları sağlamıştır. Öncelikle ailesi ve yakınları O'nun hazin sonunu öğrenebilmişlerdir. Bir insana yapılacak en büyük işkence, yakınlarından birisinin kaybolmasıdır, ondan hiçbir haber alınamamasıdır. Nitekim, annesi Katibe teyze 1996 yılında ölene kadar 16 yıl boyunca oğlunu görebilmek, ona dokunabilmek, bir anne sıcaklığı ile onu koklayıp öpmek hayali ve hasreti ile yaşamıştır. Ablaları,yeğenleri, yakınları yıllarca polis baskısı altında Nebil'in hasretiyle; öldürülmesi haberleri, konuyla ilgili söylentiler onları hergün biraz daha yaralamış, 28 yıl  bu bilinmeyenlerin kuşkuları altında yaşamışlardır. Nebil bir devrimciydi, o gün ölmemiş olsada bir başka gün bu yolda toprağa düşecek bir devrimciydi.  Ama O, böylesi bir ölümü hiç haketmemişti. Ölümü üzerindeki şaibeler bu gün kalkmış, onurlu bir devrimci olduğu anlaşılmıştır. Bir devrimcinin nasıl ölmesi gerektiğini de dosta düşmana göstermiştir.
 
Nebil'i arama çalışmalarının kazanımları yanında hiç istenmeyen olumsuzluklarda yaşanmıştır. Devrimci kamuoyunun önüne bu olay güzel bir fırsat çıkarmış, alışılagelmişin aksine; devrimci dayanışmanın, birlikte çalışmanın örneğini sunmanın yanında , geçmişte ve günümüzde de yaşanan sol içi şiddeti gündeme getirerek bir özeleştiri olanağı sunmuştur. Bu fırsat ne yazıkki kaçırılmıştır. Bunun nedenlerinin başında; bu olaydan siyasi rant  sağlamak isteyenlerin oluşturduğu tedirginliklerin yarattığı güvensizlik ortamına, bir de  uslup sorununun eklenmesidir. Tedirginlik ve uslup sorunu, sağduyu ve basiretin önüne geçerek devrimci dayanışmaya birkez daha galebe çalmıştır. Aramızda çözebileceğimiz sorunlar, dışarıya  yansıyınca,   Nebil RAHUMA'yı arama çalışmalarını  tüm gayretlere karşın birlikte yürütmenin koşulları ortadan  kalkmıştır. Bir yandan Nebil'i bulma çalışmalarını son noktasına taşıyamadığımız için, öte yandan genç kuşaklara güzel bir çalışmanın örneğini veremeyip, tam tersine bu konuda başladığımız noktadan daha geri bir noktaya düşürüp kötü bir örnek vediğimiz için, tüm devrimci kamuoyundan özür dilerim.
 
Erkan  Ulaşan