Avrupa’da  dolaşan ilk hayaletin müjdesini(!), bundan 150 yıl kadar önce, Şubat 1848 de Karl Marx ve Friedrich Engels vermişti.

Komünist Manifesto adlı eserlerinde, “...Avrupa’da bir hayalet dolaşıyor -komünizm hayaleti. Yaşlı Avrupa’nın bütün devletleri (...) bu hayalete karşı kutsal bir sürgün avında el ele vermişlerdir” demekteydiler.

Yaşlı Avrupa’nın  bütün devletleri, yaklaşık 150 yıl sonra, 1991 sonbaharında, Avrupa’da dolaşan hayaleti savuşturduklarını sanarak rahatlamışken, çok geçmeden yeni bir hayaletle yüz yüze geldiler. Bu yeni hayaletin şimdilik genel bir adı bulunmuyor.

Çok genel bir tanımlama ile, klasik Komünist partilerden ayrılan militanlarının öncülük ettiği, Radikal devrimci bir halk hareketi diyebiliriz.

Buna karşın, her ülkede kendine özgü değişik kod (!) adlarıyla ortaya çıkıyorlar.

Yunanistan’da Syriza, İspanya’da Podemos, Portekiz’de ‘’sol blok’’ olduklarını söylüyorlar.

Syriza  hayaleti(!) iktidar oldu.

Portekiz ve İspanya’da iktidar koltukları sarsılıyor. Düzen partileri hızla eriyor.

İspanya topun ağzında...

1978 doğumlu Pablo Iglesias adlı genç bir devrimcinin liderliğini yaptığı  Podemos (yapabiliriz) Ülkenin yeni umudu.

2011-12 de kendilerini ‘’ Öfkeliler’’ adı altında örgütleyen sokak eylemleriyle  ortaya çıktılar  ve ‘’kar topu’’ misali büyüdüler.  Bir yıl gibi çok kısa  bir zaman diliminde kuruluşlarını tamamladılar.  

İşsizlik oranının 2011 de yüzde 20, 2012 de yüzde 26 ya çıktığı İspanya’da, meydanları öfke seli ile dolduran milyonların sesi soluğu oldular.

Tam 32 senedir iktidarı ellerinde bulunduran Sağcı muhafazakar Halk partisi(PP) ve Sosyal demokrat Sosyalist Parti(PSOE)’nin temellerini sarsıyorlar.

Tıpkı Yunanistan’da Syriza’nın yaptığını yapıyorlar.

Siyasal sistemi sırf kendilerine hizmet edebilecek şekilde dizayn eden şaibeli politikacılar için İspanya’da da yolun sonuna gelindiği, İspanya sokaklarında yüksek sesle konuşulmaya başlandı bile.

Podemos’un, ‘’İspanya ekonomisini çökertenlerden hesap sorulacak’’ söylemi,  sadece sol ve sosyalistlerden değil, halk’ın genelinde olumlu tepkiler alıyor.

Podemos, yüksek gelirliler için vergilerin arttırılacağını vaat ediyor.

Kemer sıkma politikasına karşı çıkıyor. İşsizliğin düşürülmesi için çalışma saatlerinin düşürülmesi şart koşuyor. Emeklilik yaşının 60’a çekilmesini savunuyor.   Daha da önemlisi, Karlı şirketlerin işçi çıkartmalarının yasaklanacağını, dar gelirli vatandaşlar için elektrik ve su parası alınmayacağı sözünü veriyor.

Katalan’ların bağımsızlığına karşı çıkılmaması gerektiğini söyleyerek oylama yapılmasını da savunuyor.

Tüm kamuoyu araştırmaları  Podemos’un,  Kasım ayında yapılacak olan genel seçimlerde, oyların yüzde 27-28’ini alarak seçimlerde birinci parti olarak çıkacağına   kesin gözüyle bakıyorlar.

‘’Yapabiliriz, rejim ve Oligarşiyi yenebiliriz’’ diye yola çıkan Pomedos’un lideri İglesias’ın başbakanlık koltuğuna oturacağına inanan İspanyollar’ın oranı  ise yüzde 44 civarındadır.

Podemos, sosyal demokrat Sosyalist partisi (PSOE)  oylarının en çok düştüğü ve işsizlik oranının en yüksek seyrettiği bölgelerde oylarını en çok arttıran parti olarak dikkat çekiyor.

Pomedos, sadece ezilenlerden solculardan değil halkın geniş bir kesimi tarafından destekleniyor. En başta gençler ve aydınlar tarafından.

İspanyol’ların yeni umudu Podemos’u  destekleyenler kadar,  karşısında duran malum çevreler de var elbet.  

Siyasi rakipleri tarafından, ‘’ ETA’nın eylemlerine karşı çıkmıyor, haklı görüp desteklemekte’’ diye suçlanıyor.  

Venezuela’dan büyük paralar aldığını , ideolojik ve radikal solcu olduğunu  söyleyerek suçluyorlar.

Latin Amerika’lı devrimcilerin Anti-Kapitalist politik  stratejileriyle uyum içerisinde  ve Kuzey Avrupa karşıtı popülist bir hareket olmakla suçluyorlar

Sözün kısası, Bizde HDP kimler tarafından ve hangi argümanlarla suçlanmak isteniyorsa, İspanya’da Podemos hemen hemen aynı argümanlarla suçlanmaya çalışılıyor..

Podemos,  ‘’Avrüpa’da ABD’nin askeri varlığını istemiyor.....Kemer sıkma politikası ile İspanyolların  aşağılandığını söylüyor......Egemenligin Davos’lar da aranmasına şiddetle karşı çıkıyor.

Podemos’un genç devrimci lideri Pablo İgleias,’’Puerta del sol’’meydanında yüz binler önünde bunları deklare ederken gördüğü ilği karşısında,  ‘’İnsanların tarih yazmasını görmek ne güzel’’ diyor,

Evet, Yunanistan’dan sonra şimdi de İspanya semalarında dolaşan hayaletin gölgesinde, radikal devrimci sol hareket yeni bir tarih yazıyor.   ‘’Puerta del Sol’’ meydanında  ‘’ Hayal kuranlara, don kişot’lara ihtiyacımız var, YAPABİLİRİZ ‘’ diye bir araya geliyorlar. İspanya yeni sol’unun bir elinde ‘’ iç savaş’sırasında  Faşist Franco birliklerine karşı savaşan Cumhuriyetçilerin bayrağı, diğer elinde ise Syriza bayrakları yan yana dalgalanıyor.

Meydanları dolduran on binler,  hep bir ağızdan,’’ şimdi zamanı geldi. Siyasetçiler !!! Halk uyanıyor’’ diye haykırıyorlar.

Yunanistan başardı. İspanya başarıyor. Türkiye’nin başarması çok mu zor?

Hiç de değil...

Türkiye’de, ‘’Ayn el Arap’’ diyenlere karşı KOBANE diyenlerin bir araya gelmesi yeterlidir.

‘’Deaş ‘’diyenlere karşı IŞİD diyenlerin bir araya gelmesi yeterlidir.

Bunu başardığımız gün, Türkiye’nin ufuklarında dolaşan hayaletin kod adı HDP olacaktır.

Bundan hiç kimsenin  kuşkusu olmasın.