Şuanda 423 konuk çevrimiçi
BugünBugün1157
DünDün3402
Bu haftaBu hafta8881
Bu ayBu ay8881
ToplamToplam10477305
40 Yıl Sonra TDAS'ı okurken... PDF Yazdır e-Posta


Kitap yeni basıldı, okuyucuya ulaşması belki biraz daha sürebilir, ancak dağıtımının yapıldığı Nisan ayından beri, iki ayı dolduruyor. Bu zaman süreci içinde okunmasını ve en azından okuyan arkadaşların yorumlarını beklerdim. Kendim, zaten defalarca okuduğum, yeni eklemeler dışında, kitabı tekrar etmiş oldum. Şimdiye kadar bu kitap hakkında olumlu ya da olumsuz yorumları beklemem bir anlamda, belki devrimci hareketin beklemeci anlayışından kaynaklanıyordu.

Engin Erkiner ile hemen hemen bu konuyu yedi, sekiz yıla yakın süre ara ara  konuştuk, o zamanlar konunun yeniden yazılmasının erken olduğunu söylüyordu. Konuların üzerinde de çalışılması gerektiğini belirtiyordu. Şimdi hatırlıyorum, o dönem internetten TDAS’ı indirerek üzerinde çalışmak için tekrar okudum. Engin Erkiner eski yazıları toparlamaya çalıştı. Kendimi, arşivci görürüm ama aradığı yazıları bulamamıştım. Kendisi de kendi yazdıkları dahil geniş arşivleme yapmazdı. Daha sonra sorun çözüldü ve hazırlıkları tamamladı.

Konuyu tekrar kitabı hazırlama dönemine getirerek, gerekli mi? sorusunu sorduk ve izine gittiğimde Ankara’daki arkadaşların fikirlerini almaya çalıştım, pek taraftar değillerdi. Benim inancım başlangıcı yapan Erkiner’i buna ikna etmekti. Çünkü okuduğum yazı ve kitaplarda istediğim cevabı bulamıyordum. Halbuki, kendisiyle konuşmalarımızda konuya açıklık getiriyorduk. Benim, siyasi yazıları TDAS üzerine formüle etme hakkım yoktu, birikimim de azdı, bu hak yazarı olan, Engin hocaya ve yoldaşımız İlker Akman’a aitti. İlker olmadığına göre, o zaman, bu Engin’e düşüyor.

O zamana kadar Engin Erkiner’in, Sovyetlerin çözülmesi ve Alt-Emperyalizm ve Türkiye yapıtları, benim sorduğum soru ve cevapları içinde barındırıyordu, Globalizm olgusunu ve emperyalistlerin birleşme seyrini iyi izlediğini gördüm ve bu teklifi birkaç defa götürdüm. Biliyorum sıkıntı veriyordum, ancak bunun yazılması ve bunalım dönemlerinin detaylanması gerekiyordu. Detaylama iyi bir ekonomik ve politik tespitle mümkündü. O da onda vardı. Sonunda bu talebi haklı gördü ve yazmaya başladı.

Bana göre geç kalınmışlığın acilen yerini doldurdu. İleride bundan sonrası daha kolay tamamlanabilinir diye düşünüyorum.

TDAS, bilim ve teknolojinin bu günkü gelişimi, emperyalist bloklaşma, Globalizmin sınırsızlığı ve ortaya çıkan yeni sorunlar, görünmeyen ellerin yaptığı işlemler ve hangi emperyalizme cevapları kısmen içeriyor. Sürekli bunalımın dördüncü ve beşinci aşamalarını ve evrelerini kafamızda şemalandırıyor.

Jandarmalığın pozisyonu, özgür davranma ve karşıtlıklarını sıralama içinde ABD’nin konumunu ve dengeleri(dengesizliği) yerli yerine koyuyor.

Savaşın özelleşmesi; Bunu temsilciler savaşı gibi alt başlıkla detaylandırıyor. Orta-Doğu’da gelişmenin seyrini temsilciler savaşı başlığında açıklıyor.

Mahir yoldaşın Orta-Doğu devrimci çemberi tespitini bu çerçevede incelersek zannediyorum ileride bu konuyu da işleyebilir ve açılımını genişletebiliriz.

Türkiye’de silahlı mücadelenin resmini çizerek PKK hareketinin mücadele zamanlaması, zemini ve gerekçelerini vurgularken, kurtarılmış bölge ve dış etkenlerin, iç etkenlerle birleştirilmesi, savaşta bunların taktiksel kullanımı gibi konularına kısmen önemli yorum getirmektedir.

İslamiyetin yeni yoruma veya sosyal ve iktisadi çizgisinin çağa uygun reformunun tartışmaya açılması, gelecekte oluşacak orta-doğu devrimlerinin bu konuyla yakından ilgilenmesini hayatiyeti önemi vurgulanmaktadır.

Burjuva demokratik, demokratik halk devrimi, sosyalist devrim ve sınıf mevzilenmelerini, Rus Ekim devrimini tam detaylandırarak, Lenin’den alıntılandırarak göremediğimiz detayları verebilmektedir. Emperyalizmin oluşacak devrimin muhtevasını nasıl değiştireceği ve Burjuvazinin diğer sınıf ve katmanlarla taktiksel bağını vurgulamaktadır.

Aynı zamanda, öncü savaşı, politikleşmiş askeri savaş (PASS) genelde halk savaşını nasıl gördük ve başkaları nasıl algıladı gibi konuları toptan açıklayabilen bir kitap oldu. Kesintisiz devrim teorisi Mahir yoldaşın geliştirdiği çizgiyle bu güne aktarma işlemi TDAS ile kırk yıl sonra tekrar verilmiş oldu.

Anti-Kapitalist ve Anti-Emperyalist demokratik devrime gidişin, sınıflandırma ve mevzilenmesine yardımcı olacak, oligarşinin mevzilerini ve bağlaşıklarını daha yakından değerlendirmemize katkı sağlayacak, sıkıştığımızda okumamız gereken kitap olacağına inanıyorum.

Ayrıca, Engin Erkiner’e ve kitapta emeği geçen tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum.