Geçtiğimiz Cumartesi günü ROJ TV binasında oturur ve katılacağım programı beklerken, bir arkadaş yanıma geldi ve “Mehmet Yavuz kim?” diye sordu.

Birden soruyu anlayamadım. Daha doğrusu şaşırdım. Konuyla ve bu sayfayla hiç ilgisi bulunmayan bir insanın sorduğu Mehmet Yavuz acaba bizimki miydi? Yoksa başkasını mı kastediyordu?

Durakladığımı görünce, “Hani şu DYP’de başkan yardımcısı olan” dedi.

“Sen nereden biliyorsun?” dedim.

“Bir arkadaş bana ilgili yazıyı gönderdi” dedi.

İşe bak… Sitedeki yazıların elden ele dolaştığını duymuştum ama bu kadarını da beklemiyordum.

“İnanır mısın… Ben de tanımıyorum” dedim.

İnanmıyormuş gibi bakınca ekledim: “Eski örgütümden… Ama hiç ilişkim olmadı, tanımıyorum.”

İnsanların konuya bu kadar ilgi göstermesi normal… Devrimci harekette böylesi ilk kez oluyor. Soldan sağa geçenler, devrimcilikten sağcı partilere geçenler birkaç kişiden ibaret değil… Ama DYP gibi bir partiye geçip, bir il teşkilatında başkan yardımcısı da olup, hala da devrimci imiş gibi görünen ilk kişidir Mehmet Yavuz…

Onun bu konumunu, “Ne olmuş yani, DYP’de kitle çalışması yapıyor” diye savunan ilk kişidir Mihrac Ural…

Mihrac Ural için normal, kendisinin ne çiçek olduğunu sadece ben değil, sağır sultan bile biliyor.

Ama kim bu Mehmet Yavuz…

Soran arkadaşa, “sen biraz geri kalmışsın,” dedim ve Mehmet Yavuz’un Mehmet Ağar’ın verdiği pusulayla Emniyet Genel Müdürlüğü’nün gizli arşivine girdiğini anlattım.

Konuşulanları dinleyen program yapımcısı Koray doğru bir saptama yaptı:

“O pusulada, ‘Arkadaş bizdendir’ yazıyordur mutlaka” dedi.

Pusulayı gösterince Emniyet Genel Müdürlüğü’ndeki gizli arşivinin kapısı açıldığına göre, herhalde böyle yazıyordur.

Başka ne yazabilir…

Bu kadar uğraştık, cinayetleri, örgüt parası hırsızlığını, MİT ile anlaşmayı, Muhabarat’ı ortaya çıkardık.

Mihrac Ural tamamdı da, Mehmet Yavuz’u tam çözememiştik…

Kendisi Mehmet Ağar’ın adamı imiş…

Başka bir deyişle Ergenekon’un devrimci hareket içindeki uzantılarından bir tanesi…

Başkaları da mutlaka vardır.

Nebil Rahuma’nın naşını arayan, boş mezarı başında sol yumruk havada slogan filan atan bir Ergenekoncu…

Kendisinin Doğu Perinçek hayranı olması normal…

Sonuçta ikisinde de karakter aynı, işlev aynı…

Mihrac Ural’ın ne olduğuna artık siz karar verin…