Şuanda 340 konuk çevrimiçi
BugünBugün3376
DünDün3402
Bu haftaBu hafta11100
Bu ayBu ay11100
ToplamToplam10479524
hasan balcı panikledi, çünkü... PDF Yazdır e-Posta
Engin Erkiner tarafından yazıldı   
Salı, 31 Ocak 2012 20:38


Hasan Balcı tam bir panik içinde… Değişik arkadaşlardan gelen bilgilere göre sürekli iletiler gönderiyor; beni “itirafçılıkla”, İbrahim’i “MİT ajanlığıyla” suçluyor ve arada bir de sitemizin eski yazarlarından birisine veryansın ediyor….

Ne oluyor? diye soruyor bazı arkadaşlar…

Ne olduğunu açıklamadan önce şunu belirteyim:

Sitenin konuk yazarlar bölümünü açın ve eski sayfalara doğru gidin…

Hasan Balcı’nın çok sayıda yazısına rastlayacaksınız…

Saymıştım, tam 60 tane yazı yazmış…

Bu sitede en çok ben yazı yazdım, sonra İbrahim gelir, sayıları tam bilmiyorum ama büyük ihtimal ikimizin ardından da Hasan Balcı gelir…

Yaklaşık üç yıl önce yazmaya başladı ve yine yaklaşık 1,5 yıl kadar da yazdı.

Hasan Balcı bu yazıları yazdığı günlerde benim “itirafçı” İbrahim’in de “MİT ajanı” olduğunu bilmiyor muydu?

Herhalde biliyordu.

Bugünlerde hatırlamasının başka bir nedeni olsa gerek…

Hasan Balcı’nın tecavüzcü olduğu ortaya çıktı.

O da en iyi savunma hücumdur mantığıyla bilinçsizce saldırıyor.

Hasan Balcı, sitemizin eski yazarlarından bir kadına saldırıyor, kadın kendini zor kurtarıyor.

Hasan Balcı, “bunlar durumu öğrenebilir” düşüncesiyle bir yandan kadını polislikle, MİT ajanlığıyla filan suçluyor; bir yandan da İbrahim ile bana saldırıyor.

Durum budur…

Bir insana tecavüzcü demek ağır bir ithamdır ve emin olmadan bu tür ithamları kullanmamak gerekir.

Ben de, bu nedenle, kısa süre önce durumu Hasan Balcı’ya yazdım. Yaptığının çok çirkin bir şey olduğunu söyledim. Aramızdaki ileti trafiği duruyor. Hasan Balcı’nın üç buçuk yıl boyunca bana yazdığı birkaç yüz ileti gibi bunlar da duruyor.

Tecavüz teşebbüsüyle ilgili iletiler bende bu konuda kuşku bırakmadı.

Hasan Balcı durumu anlayınca saldırmaya başladı.

Saldırsın, ben bu Mihrac Ural taktiklerine alışığım.

O da aynısını yapar ve peş peşe suçlamalar sıralayarak karşısındakileri baskı altına almaya çalışır, önüne geleni polis vb. olmakla suçlar…

Alışığım böyle şeylere…

Hasan Balcı, isim vermediğim halde, kimden söz ettiğimi hemen anladı.

Bu noktaya mim koydum.

“Kim diyormuş, kimmiş” gibi bir soru yok, hemen anladı.

Önce konuyu saptırmaya çalıştı, yapamadı.

Arkasından, “o kadın orospudur, sen onun aile hayatını bilmiyor musun?” dedi.

Böyle bir gerekçe olamayacağını söyledim.

Ardından muhteşem soruyu sordu:

“Belge var mı?”

Bir kadının olayı ayrıntılı ve tutarlı olarak anlatmasının yeterli olduğunu söyledim.

Böyle bir anlatım en azından ciddi kuşku duymak için yeterlidir.

Böyle bir soru sormak, “ben bu işi yaptım” demenin başka türlüsüdür.

Yanınızda fotoğrafçı mı olması gerekiyordu?

En sonunda kaçacak yer kalmayınca inkar etti, ama ben anlayacağımı anladım.

Durum budur…

Kadının kimliğini açıklamıyorum, ama değişik okurlardan bana gelen iletiler hemen herkesin tahmin ettiğini gösteriyor.

Bu okurlardan öğrendiğim kadarıyla Hasan Balcı, bu kadınla ilgili olarak bilebildiği bütün adreslere değişik iletiler gönderiyor. Az bir miktarı bana da geldi ama bana gelenden çok daha fazlasının değişik insanlara gittiği anlaşılıyor.

Bu iletilerde Hasan Balcı kadını polislikle, MİT ajanlığıyla ve “istasyon orospusu” olmakla suçluyor.

Çok ilginç bir durum, çünkü bize bu kadını tanıştıran Hasan Balcı’nın kendisidir. Biz bu arkadaşı yolda görmedik, kendisi bizimle tanıştırmıştı.

İnsan şaşırınca ne söyleyeceğini de şaşırıyor demek ki…

Benimle Hasan Balcı arasındaki iletileri yayınlamıyorum.

Okurlar benim palavracı olmadığımı bilirler, bunlar vardır, diyorsam vardır.

Bu kadın arkadaşa hiç beklemeden kadın örgütlerine başvurmasını öneriyorum.

Hiç ama hiç beklemesin…

Siz sustukça, devrimci geçinen bu insan müsveddelerinden kurtulmak mümkün olmayacak…

Suçlamaları, tehditleri boş verin.

Sesinizi çıkarın…

Biz elimizden gelen desteği sunarız…

Ama önce sesiniz açıkça çıksın…