Şuanda 87 konuk çevrimiçi
BugünBugün4048
DünDün3402
Bu haftaBu hafta11772
Bu ayBu ay11772
ToplamToplam10480196
mihrac ural'ın helvasını kim yapacak? PDF Yazdır e-Posta
Engin Erkiner tarafından yazıldı   
Pazar, 22 Temmuz 2012 19:00


Suriye’de savaş artık büyük kentlere sıçradı. Şam ve Halep’te ordu birlikleriyle isyancılar arasındaki savaş şiddetlenerek sürüyor. Savaşın gelişimi Suriye’deki ayaklanmanın dış güçler tarafından örgütlendiği gerçeğini bir kere daha çürütüyor. Evet, isyancıları destekleyen ülkeler var, var ama, içerde ciddi muhalefet olmadan dışarıdan destekle böylesine bir isyan örgütlenemez. 16 aydır süren isyan boyunca Suriye’de yaklaşık 8000 kişinin öldüğü tahmin ediliyor. Türkiye’nin nüfusu üç kat büyük olduğu için bu rakam bizim ölçümüze göre 24 bin kişi demektir.

Büyük bir rakam, kanlı bir rakam…

Komşu ülkelere kaçanların sayısı bilinmiyor. Kaçanlar sadece Türkiye’ye değil Ürdün’e de gidiyorlar. Bir bölümü de Irak’a gidiyor.

Sadece Türkiye’ye kaçan general sayısı 22 kişi…

Beşir Esad rejimi gidici…

Ne zaman ve daha ne kadar kan döküldükten sonra, bilinmiyor.

Her durumda eski istikrar ve otoriteyi sağlamaları mümkün değil…

Kürtler de yaşadıkları küçük yerleşim birimlerine el koyarak Esad rejiminin otoritesini başka bir yönden yıpratıyorlar.

Esad rejimi ülkenin birçok yerinde duruma hakim değil…

Peki Mihrac Ural ne olacak?

Bulunduğu bölge Lazkiye ve Bassit’te Muhabarat olarak bilinen, bütün servetini Muhabarat’ın bölge şefi Cemil Esad’a dayanarak elde eden Mihrac Ural ne olacak?

Kendisinin yazdıklarını yakından izleyen bir arkadaşa göre, “her an kendisine yönelik suikast bekliyor”muş…

Huylu huyundan vazgeçer mi!

İlle de kendisini suikast düzenlenecek kadar mühim bir şahsiyet olarak gösterecek…

Mihrac Ural’dan hesap soracaklar, burası açık…

Nasıl, bilmiyoruz, ama soracaklar…

Bassit köyünde bile ben orada olduğumuz sırada ev sahibimiz olan Ebu Malik’in tarlasının bir bölümüne daha sonra el koymuş…

Hangi güçle el koymuş, belli, arkasında Muhabarat vardı.

Muhabarat şimdi kendi derdine düşmüş durumda ve Mihrac Ural da panik içinde…

Biz onu devrimci hareket içinde politik olarak bitirdik.

Suriye’de ise hem ekonomik olarak bitiyor (zira savaş ortamında malınız olmuş neye yarar) hem de fiziki olarak bitirilme tehdidi altında…

Birçok insan yıllardır kendilerine yapılmış zulmü unutmamıştır…

İbrahim’in dediğine göre Paris’te 1,5 Avroluk helva satılıyor…

Bu kadarı ona çok bile…

Bu arada Salih Hoca ile ilgili yazıya gelen bir değerlendirmeyi ileteyim.

Antakya’ya gidip gelen bir arkadaşın belirttiğine göre, bu yazıda belirtilenler hem gerçek ve hem de bunları bilmeyen mi var.

Kemal Bayram’ın oğlu Antakya’da aynı şeyleri anlatıyormuş.

Bu çocuk bir dönem Paris’e gelmiş, Kemal Bayram ona oturma izni bile almış, ama bu adamın yanında yaşayamamış ve geri gitmiş.

Karakter sahibi çocukmuş doğrusu…

 

Bugün doğum günüm olduğu için normalde pazar günlerinde sitede yeni yazı yayınlanmamasına karşın, doğum günü özel tarifesi nedeniyle üç yazı birden yer aldı.

Salı sabahı İrfan Dayıoğlu’nun bir yazısı, Çarşamba günü benim bir yazım, Perşembe günü de Yüksel Eriş ile ilgili bir yazı yer alacak…

Bu program herhangi önemli bir gelişme olmaması durumunda geçerlidir, belirteyim.

 

 

 

Son Güncelleme: Pazar, 22 Temmuz 2012 19:01