Biraz önce bir arkadaşımın gönderdiği Nuray Mert’in Birgün Gazetesi’nde çıkan yazısını okudum. Nuray Mert, bu yazısında, geçmişte Irak’ta savaşa karşı çıkanların bir bölümünün Suriye ile savaşa neden karşı çıkmadıklarını sorguluyordu. Saddam da kimyasal silah kullanarak insanları öldürmüştü ama Irak’ta savaşa karşı çıkanların tamamı bugün Suriye’de savaşa karşı çıkmıyordu. Nuray Mert bunu tutarsızlık olarak görüyordu.

“Suriye’de savaşa hayır” ya da kısaca “Savaşa hayır” bugünlerde herkes tarafından kullanılıyor.

İnsan bazen ne söyleyeceğini bilemez ya, bu durumda da öyle oluyor aslında…

Suriye’de savaş 2,5 yıldır zaten var. 100 binden fazla insanın öldüğü, iki milyon civarında insanın ülkeden kaçmak zorunda kaldığı, ülkenin her yanının yakılıp yıkıldığı bir savaş zaten var…

Savaş zaten var, siz neye hayır diyorsunuz?

Irak’ta Saddam’ın katliamları vardı, ama savaş yoktu.

Irak’taki ve Suriye’deki durum birbirinden farklıdır.

İlkinde “savaşa hayır” diyebilirdiniz, çünkü henüz yoktu. İkincisinde ise 2,5 yıldır zaten var, hem de şiddetli bir savaş olarak var…

İnsan slogan belirlerken biraz dikkat eder, demekle yetineceğim.

Suriye ile ilgili benzer sloganların da ayakları daha az havada değil…

“Emperyalist işgale hayır” sloganı örneğin…

ABD yönetimi Suriye’yi işgal etmeyeceklerini, birkaç günlük hava harekatıyla yetineceklerini açıkladı zaten…

İşgale hayır diyorsun ama işgal etmeye niyeti olan da yok zaten…

ABD işgali kendi çıkarlarına uygun bulmuyor. Esad’ın devrilmesini bile istemiyor. İsrail de Esad’ın devrilmesini istemiyor. Esad’ın silahlı güçlerine darbe indirecekler ve sonra da savaş sürsün diye bırakacaklar…

Emperyalist işgali yapacak olanların bile böyle bir niyeti olmadığına ve bunu da açıkça söylediklerine göre, “emperyalist işgale hayır” demenin gerçeklikte karşılığı bulunmuyor.

“Suriye’ye askeri müdahaleye hayır” da benzeri bir slogan…

Suriye’ye askeri müdahale yapmayan mı kaldı?

Önceki yazılarda belirtmiştim: Suriye’de süren 21. yüzyılın ilk dünya savaşıdır. Temsilciler aracılığıyla yürütülen bir dünya savaşı… Herkes var bu savaşta… Bir tarafta ABD, İngiltere, Fransa, Türkiye, Suudiler; diğer tarafta ise Rusya Federasyonu, İran ve Hizbullah…

Türkiye’nin Esad muhaliflerini hem de açık olarak nasıl desteklediği biliniyor.

Rusya Federasyonu Esad yönetimine sürekli silah veriyor.

İran askerleri, Iraktaki Şiiler ve Lübnan’daki Hizbullah’ın askerleri Esad’ın yanında zaten savaşıyorlar.

Bütün bunlar askeri müdahale değil mi?

Suriye’de savaş zaten var, dış müdahaleler zaten var.

ABD ve Fransa’nın sınırlı askeri operasyon yapması durumunda olmayan bir savaş başlamayacak; 2,5 yıldır süren savaş yeni bir aşamaya girecek…

Savaşa karşı olanların tutumlarını buna göre belirlemesi gerekir.

2,5 yıl önce Suriye’de çatışmalar yeni başladığında ateşkesin ancak Birleşmiş Milletler devreye sokularak sağlanabileceğini belirtmiştim.

“BM emperyalizmin oyuncağıdır, halkların mücadelesi kazanacaktır” türünden internetin devrimci gevezelerinden çok sayıda kelam duydum.

Aradan 2,5 yıl geçti…

Ne zafer kazanan var ne de başka bir şey…

Bir çeşit pat durumu söz konusu… İki taraf da birbirine üstün gelemiyor ve bu savaş daha uzun süre devam edeceğe benziyor.

Boş sloganlar atmak yerine, bu savaş nasıl durdurulabilir, diye düşünmek gerek…

BM’in oynayabileceği rolü beğenmiyor iseniz, siz başka seçenek önerin.

Ama öneremiyorsunuz, yok…

Boş gevezeliğin de ciddiye alınmasını beklemeyin.

Bu savaş nasıl durdurulabilir, bu konuda öneriniz nedir?

Bunu söyleyin…

Bunun dışında zaten var olan savaşa hayır demek boş konuşmaktan başka bir şey değildir.

Bazılarının buna da ihtiyacı var kuşkusuz, ne diyelim!