Şuanda 346 konuk çevrimiçi
BugünBugün1602
DünDün6244
Bu haftaBu hafta15570
Bu ayBu ay15570
ToplamToplam10483994
Çaresizlikten CHP'ye umut bağlamak... PDF Yazdır e-Posta
Engin Erkiner tarafından yazıldı   
Pazar, 07 Mayıs 2017 22:18


 

 

Yazıya soruyla başlayayım: “Hayır bitmedi, yeni başlıyor” deniliyordu.

Ne oldu bu iş?

Hayır kampanyası büyük oranda bitti. Hala sesler çıkacak ve bazı küçük gösteriler yapılacaktır ama Hayır konusu büyük oranda kapanmış durumdadır.

Referandumun hemen ardından CHP de sokağa çıkacak en azından sokağa destek verecek gibi görünüyordu. Bu görüntü fazla sürmedi. Sokağı desteklemediklerini ilan ettiler, ardından da “2019’daki devlet başkanlığı seçimine hazırlandıklarını” söylediler. Başka bir ifadeyle referandum sonucunu kabul etmeseler ve hile yapıldığını belirtseler bile işin peşine düşmeyeceklerini, arada bir konuşmakla yetineceklerini ortaya koydular.

Sosyalist solun önemli bir kesimi bir ara epeyce heyecanlanmıştı. Sanılıyordu ki, Hayır gerçekten bitmedi ve sokak gösterileriyle büyüyerek sürecekti. Bu heyecanlanmanın temelinde CHP ile ilgili “acaba” sorusu yatıyordu. CHP sokağa destek verirse, hele kendisi de sokağa çıkarsa Hayır gerçekten de bitmeyebilirdi.

CHP çekildiğini gösterince Hayır kampanyası da büyük oranda söndü.

Tahmin edilebileceği gibi CHP ağır şekilde eleştiriliyor.

Bu eleştiri anlamsızdır.

CHP’nin ne olduğunu bilmiyor muydunuz?

CHP ne olduğunu yıllardan beri sürekli olarak gösteriyor. Eleştirilmesi gereken CHP değil, bir türlü bu partinin ne olduğunu anlamayanlardır.

Haksızlık etmeyelim! Anlıyorlar aslında; CHP ne olup ne olmadığını yıllardan beri aptal bir insanın bile anlayabileceği kadar açık olarak ortaya koyuyor. Bunun anlaşılmamış olması mümkün değildir, ama çaresizlik en küçük kıpırdanmasında bile bu partiye umut bağlanmasına yol açıyor ve bilinen hüsran tekrarlanıyor.

CHP tarihinde bir kere solculaştı. 1965’te TİP’in 15 milletvekiliyle parlamentoya girmesi, gençlik ve işçi hareketleriyle yükselen sol dalga İnönü başkanlığındaki CHP’nin bu dalgayı kesebilmek için solculaşmasına neden oldu. “Ortanın solu” diye bir şey ortaya çıkardılar ve kendileri bile bunun ne olduğunu inandırıcı olarak açıklayamıyorlardı. Asıl amaçları da başka bir sol olarak ortaya çıkmak ve yükselen sol dalgayı zayıflatmaktı.

CHP ancak kendisi dışında güçlü bir sol olduğu zaman solculaşır. Kendisi dışındaki solu zayıflatabilmek, kendine çekebilmek için solculaşır. CHP dışında güçlü bir sol olmadan CHP’den solculaşma bekleyenler daha çok bekleyecektir.

CHP bırakalım Hayır kampanyasının ana gücü olarak ortaya çıkmayı, iç sorunlarıyla uğraşmaya başladı. Parti yetkililerinden birisi komik bir açıklama yaptı ve “Bu AKP’nin bir oyunudur” dedi.

Açıklama komiktir çünkü diyelim ki doğrudur ve AKP, CHP’nin iç sorunlarına gömülmesi için oyun yapmıştır. Başka ne bekliyordunuz, size yardım etmesini mi?

O oyun yapar, sen düşme!

Kendini eleştireceğine karşısındakine suç bulmak anlamsızdır.

Sosyalistlerin karşı devrim teorisi yoktur. Bu saptamayı 1920’li yıllarda Karl Korsch yapmıştı. Almanya’da Naziler yükselirken komünistlerdeki aymazlıktan hareketle bu saptamayı yapmış olsa gerektir. Bizimkiler kendileriyle uğraşmaktan karşı tarafa bakmaya genellikle fırsat bulamazlar.

Referandum sonrasında da bu durumun benzerini yaşıyoruz.

Evet az farkla kazandı ve burada hile vardır. Ama Evet gerçekten küçük farkla kazanmış olsaydı bile, bu sonuç AKP için kötüdür. Kendileri yüzde 65 ve üzerini bekliyorlardı. Sonucun hiç iyi olmadığını kendileri de kabul ediyor ve önlem almaya yöneliyorlar. Muhtemel kabine değişikliği ve özellikle İstanbul belediyesinde operasyon yapılması…

AKP’nin İstanbul’u kaybetmesi çok önemlidir ve kendileri de bunu görüyor.

AKP’nin eksiklerini tamamlamaya çalışma ve belirli oranda kadro yenileme çabasına karşı biz ne yapıyoruz?

Pek az şey!

CHP de herhangi bir şey yapamıyor ve zaten “kapının önüne adam koymak”la uğraştığı için şu sıra bir şey yapacak durumu da bulunmuyor.

Önümüzde önemli bir fırsat bulunmakla birlikte fırsatlar ancak kullanılabildiklerinde fırsat olurlar.

Öncelikle kendine bakacaksın!

Kendin güç olamazsan, istediğin kadar bağırıp çağırabilirsin; önemli bir şey olması beklenemez.

Şu anda kayda değer bir güç olamıyorsak, en azından bunu bilmek ve gereksiz heyecanlanmamak gerekir.

 

Çaresizlikten CHP’ye umut bağlamak çare olmuyor…

Son Güncelleme: Pazar, 07 Mayıs 2017 22:26