İslamın her çeşidinin kadınlarla ilgili görüşlerini biliyorsunuz. Bunlar son olarak kadın voleybol milli takımının giyimine takmıştı. Gelişmeler şunu gösteriyor ki, bu kesimi kemalist ve bir oranda da sosyalistler abartıyorlar. Gürültü çıkarıyorlar ve bu kesim de gürültülerini artırmalarına –istemeyerek de olsa- destek sunuyor.

İstediği kadar konuşsun, ciddiye almayacaksın.

İslamcı kadınların sporda varlığı bulunmuyor, bu da onlara dokunuyor. Kendileri yapamayınca yapanı küçültmeye çalışıyorlar ama ilk gürültülerden sonra yenildikleri görülüyor. Bu sürekli bir yenilgi değildir, ilk fırsatta yeniden konuşacaklardır.

Ciddiye almayacaksın…

Voleybol milli takım kaptanı Eda Erdem’in adı Fethiye belediyesinin kararıyla evinin bulunduğu sokağa verilmiş.

Türklerin artistik patinajdaki başarılarını bilmiyordum, öğrenmiş oldum. Naz isimli bir kadın –soyadı aklımda kalmadı, arasam bulurdum ama nasılsa herkes anlar diye yapmadım- kendi klasında beşinci kez dünya şampiyonu olmuş ve bu şampiyonluğu Atatürk’ün kadınlarına ithaf etmiş.

Boks ve halterde de iki kadın kendi gruplarında dünya çapında derece almışlardı.

Engelli bir kadın da dünya şampiyonasında dereceye girmiş…

Bir kadın yüzmede kendi branşında dünya rekoru kırmış…

Birkaç tane daha var, hepsini hatırlamıyorum.

Bunlar güzel şeyler, ülkedeki İslamcılaşmaya darbe indiren gelişmeler.

Ne söylendiği kadar, kimin söylediği de önemlidir.

50 kadın eşcinsel olduklarını açıklasalar, aldıran olmazdı. Milli takım oyuncusu Ebrar söyleyince yorumun bini bir para ama fazla da ileriye gidemiyorlar. Kadın geri adım atmadı ve çok kişi kadını açıkladığı cinsel kimlikle kabul etti.

İslamın birinci zayıf yanı kadınların faalliği ise, ikinci zayıf yanı da eşcinselliktir.

Galiba Diyarbakır’da idi, bir gazeteci voleybol milli takımının başarısını Kürtlerin hakları verilmediği için kutlamadığını açıklamış, adam hakkında soruşturma açmışlar. Gereksiz bir iş! Kutlamazsa kutlamaz, o ve benzerlerinin kutlamamasıyla da bir şey olacak değil ayrıca…

Bu kadınların başarısı Türklerin bir bölümünün işidir. Bir bölümü diyorum çünkü İslamcılar fena halde rahatsızdır. Sizleri ilgilendirmeyebilir ve ilgilendirmesin de…

Futbolu eskiden severdim, sonraki yıllarda ilgim azaldı. İlk gençliğimde Galatasaraylıydım ve Ankara’ya geldiklerinde maçlarını kaçırmazdım.

Şimdi ise iki takımı özellikle takdir ediyorum.

Birisi Fenerbahçe’dir. Fenerbahçe başkanının kadınların voleyboldaki başarısında önemli payı bulunuyor. Çok iyi bir iş yapmış…

İkincisi Amedspor’dur. Umarım liglerinde şampiyon olurlar ya da en azından üst sıralarda yer alırlar. Hemen her deplasman maçında, özellikle de Bursa’da karşılaştıkları aptallık düzeyine varmış ırkçılığa rağmen iyi gidiyorlar.

Süreklilik önemlidir.

Birkaç başarıyla olmaz, başarısızlık kaçınılmaz olarak olabilir ama genel ortalamada 80’den aşağıya inmeyeceksiniz.

Bunlar güzel gelişmelerdir…