Suriye Hükümeti ülkede 400 PKK taraftarının gözaltına alındığını yalanladı. Anlaşılan Türkiye Hükümeti, tıpkı Kandil Dağı’nı bombalayarak PKK’nin önder kadrosunu yok edeceğini ilan ettiği gibi, Suriye ile ilgili olarak da kamuoyunda yükselen gerilimi azaltmak için böyle bir yola başvurmuş. Yakında durumu daha iyi anlarız.

Merkezi Göttingen’de bulunan Gesellschaft der bedrohten Völker (Tehdit Altındaki Halklar Örgütü) her ay yayınladığı raporlarda Suriye’deki Kürtlerin durumuna özellikle dikkat çekiyor. Bu bilgilerden bir bölümünü siteye de aktarmıştık.

Suriye’de 200 bin Kürde kimlik verilmiyor. Kürt arkadaşların ifadesine göre bu rakam en az 300 bin kişi… Suriye, Türkiye’nin bile Kürtlere yapmadığını yapıyor ve bu kadar çok sayıda insana kimlik vermiyor. Kimliği olmayan bu insanlar hiçbir devlet hizmetinden yararlanamadıkları gibi, çocuklarını da okula göndermekte sıkıntıyla karşılaşıyor. İş bulmak büyük bir sorun, mülk satın almayı ise zaten unutun…

Yukarıda adı geçen örgütün açıkladığına göre, Suriye ordusunda kuşkulu şekilde ölen Kürt kökenli askerlerin sayısı sürekli artıyor (son sayı 23 kişi).

Orta Suriye ve ülkenin Türkiye sınırına yakın bölgede bulunan ve toprağa sahip olan Kürtler artan oranda sürülüyorlar. Suriye Kürtler üzerinde yıllardan beri tipik bir Araplaştırma politikası uyguluyor.

Kürt insan hakları savunucuları (bir örnek Mazhal Tamo) sadece Kürtlere yapılan baskıları protesto açıklamaları nedeniyle hapis cezasına çarptırılmış durumda…

Suriye 400 Kürdü daha gözaltına almış ya da almamış, bu uygulamalar yanında çok da önemli olmuyor.

Sahte Kürt dostu Mihrac Ural’a soralım:

Sen bu uygulamalardan herhangi birisine açıkça karşı çıktın mı?

Çıkmadın, çıkamazsın da…

Komisyoncu Mehmet’e “insan bulunduğu ülkede polisle başına derde sokmamalı”, “devlet politikasıdır, anlayışla karşılamak lazım” türünden yazılar yazdırdın.

Suriye’nin Kürtleri Araplaştırma politikasını “anlayışla” karşılayacak isen, Türkiye’ninkini neden karşılamıyorsun?

Hariçten gazel okumak kolay oluyor, öyle değil mi?

Dahası, sen 30 yıldır Suriye vatandaşı değil misin?

54 yaşındasın ve bunun yarısından fazlasında Suriye vatandaşısın…

Sen Hataylı değilsin, sen Suriyelisin. Hatay’ı Suriye toprağı saydığın için kendini de Hataylı olarak görüyorsun.

Kültürün o ülkenin kültürü, bağlı olduğun örgüt, Muhabarat da Suriye’de…

Sen Suriye’yi, bu gerici devleti savunmak zorundasın.

Sen Kürtlerin Araplaştırılmasına karşı sessiz kalmak, ama Türkiye’deki Kürtlerin haklarını savunur görünmek zorundasın…

Demokrat isen önce 30 yıldır vatandaşı olarak yaşadığın ülkede demokrat ol!

Kürtlerin haklarını savunuyorsan, önce vatanın Suriye’de savun!

Ondan sonra Türkiye’dekiler üzerine laf etmeye hakkın olur…

NOT: Mehmet Koç’u ziyaret edeceğim ve bu nedenle en erken Salı gününden itibaren siteye yeni yazı konulacak…