MEHMET AĞAR’IN İÇİMİZDEKİ KÖSTEBEKLERİ

( MEHMET YAVUZ- MİHRAC URAL)

Mihrac Ural, sonunda konuşmak zorunda kaldı. Kulağının üzerine yatmış, tilki kurnazlığıyla tetikte bekliyor, fırtınanın dinmesini bekliyordu. Mehmet Yavuz’dan sinyali almış olmalı ki. daha fazla bekleyemedi. Nihayet konuştu(!) ve aklı sıra noktayı koydu(!)  ‘’Mehmet YAVUZ’un devrimciliğinden onur duyduğunu’’ söyledi.  

Elbette yani(!) başka ne yapacaktı ki?, Mihrac’ın Mehmet’ten ‘’onur’’ duymayıp da ne yapacagını sanıyordunuz. İt iti ısırır mı?

Ne diyor? Birlikte okuyalım.‘’ Devrimciliğinden, kitle çalışması, meslek örgütü etkinliği ve bu etkinliklerde başkan olmasından onur duyduğum Mehmet Yavuz’a yapılmak istenen karalamaların boş bir çuvaldır. Bu onurlu yoldaşın devrimci karakterini benim gibi bilen tüm eski arkadaşları, onun dostluğundan onur duymaya devem edeceğimizi dosta da düşmana da bildiririm.’’

Bizim söylediğimiz, Mehmet YAVUZ’un polis ifadesinden yaptığımız alıntılardı, 2006-2007 tarihleri arasında DYP yöneticisi olduğunu ve halen bu partinin üyesi bulunduğunu biz değil, Mehmet YAVUZ’un kendisi söylüyor. Bu sözleri ifşa etmek, devrimci geçinen, bu tip bir ‘’adam’’ teşhir etmek ve kendi söylediği sözlerini duyurmak, onu karalamak ise, evet biz Mehmet Yavuz’u karalıyoruz.

Bunların ‘’HİÇ BİR ÖNEMİ YOK(MUŞ)’’ Napalım yani öyle diyorsa öyledir. Önemli olup olmadığ-ını Mihrac’a soran mı oldu?

Benim yaptığım çok basit. Bize ulaşan bir belgeyi devrimci kamuoyuna açıklamaktır.Bu belge doğru mu? Değil mi?

Doğru değil diyemiyorlar. Bu belge’de, ACİLCİ geçinen ve Mihrac URAL’I savunmak için üç senedir çırpınıp duran ve bizleri Çiller-Ağar özel ekip’I olmakla suçlayan kişi (Mehmet YAVUZ) un, Mehmet AĞAR’ım en yakın adamı olduğu yazmıyor mu? Yazıyor. Bunu yalanlayan var mı? Yok.

Böyle bir belgenin varlığından, bu belgede yazılı olan gerçeklerden, daha once haberi olan var mıydı? Yok. Mehmet YAVUZ’un Doğru Yol Partisi Mersin İl Başkan yardımcılığı yaptığından, bu parti’den milletvekili aday adayı olduğundan en yakın ‘’acilci’’ arkadaşlarının bile haberi var mıydı? ‘’haberimiz yok’’ diyorlar. Haberi olmadığını Mihrac’ın kendisi de söylüyor.

Ben yazdım haberleri oldu(!)

Niye yazdın(!) diye bana küfrediyorlar. Bununla da yetinmiyorlar ve ‘’olsun o yine de bizim onurlu yoldaşımızdır’’ diyorlar.  Olayı hafifletmek için çırpınıp duruyorlar. Mihrac Ural çok kızdırdığım(!) nasıl da belli oluyor.’’ Bu oyunların, koftur. Onun ayakkabısının altı bile senden bin kez daha şereflidir. Daha devrimcidir, daha onurludur bunu bil. 30 yıl sonra da görmüş olsam ve bu dönem boyunca çalışmalarını bilmiyor olsam da bu dostumun dürüstlüğünden, dik duran devrimci kişiliğinden zerre kadar şüphem olmayacaktır.’’

Laf arasında, kendini kaybediyor ve 30 yıl boyunca görmediğini ve bu arada çalışmalarını bilmediğini söylüyor. YALAN SÖYLÜYOR.

Yalan söylediğini yukardaki çümlelerinden biliyoruz.’’ Devrimciliğinden, kitle çalışması, meslek örgütü etkinliği ve bu etkinliklerde başkan olmasından onur duyduğum Mehmet Yavuz’a yapılmak istenen karalamaların’’ demesinden anlıyoruz. Aklı başında Bir insan 30 yıl sonra da görmüş olsam ve bu dönem boyunca çalışmalarını bilmiyor ‘’ olsam dediği kişinin, hangi devrimci kitle çalışmasından,hangi mesleki örğüt etkinliğinden ve hangi etkinlikteki başkan olmasından onur duyar? Mehmet YAVUZ, uluslararası nakliyatcılar’ın yönetim kurulu başkanı imiş. Bu mudur Mehmet AĞAR’ın, pardon Mehmet YAVUZ’un devrimci kitle çalışması? Bu tür faaliyetler, Mehmet AĞAR çetesi elemanlarının yaptığı etkinliklerdir. Uluslararası iş(!)ler yapmak… Abdullah ÇATLI’da bilmem hangi şirketin yönetim kurulu üyesi değil miydi? Haluk KIRCI değil miydi? Mahmut YILDIRIM (yeşil) değilmiydi?

Sevsinler seni MIRO…

Sözü uzatmayacağım. Mihrac URAL’ın, Adami Mehmet YAVUZ’un iflah olmaz bir Mehmet AĞAR’cı olduğunu kendi ifadeleriyle belgeleyerek yayınlamamız üzerine deliye dönmüş. Bana cevap(!) yazmış.

Aşağıya aktarıyorum. OKUYUNUZ.

‘’ Bak lan hayvan,

Sen de iyi biliyorsun ki senaryoların artık tutmaz. Açığını yeryüzünde kapatacak bir örtü yoktur. Sonsuz yalan üretme potansiyelini herkes görüyor. Mehmet Yavuz’a saldırıların hiçbir zaman onunla olan dostluğumu zedeleyemez. Bu oyunların, koftur. Onun ayakkabısının altı bile senden bin kez daha şereflidir. Daha devrimcidir, daha onurludur bunu bil. 30 yıl sonra da görmüş olsam ve bu dönem boyunca çalışmalarını bilmiyor olsam da bu dostumun dürüstlüğünden, dik duran devrimci kişiliğinden zerre kadar şüphem olmayacaktır.

Onun üzerinden yaptığın şaklabanlıklarla bana yönelteceğin karalamalara bıyık altından güleceğim. O kadar; sonra hasi…tir ulan it, diyeceğim.

Güneş balçıkla sıvanmaz, sırat köprüsü sorun duruyor sen ona cevap ver gerisini bırak bilen neyin ne olduğunu iyi bilir…

Devrimciliğinden, kitle çalışması, meslek örgütü etkinliği ve bu etkinliklerde başkan olmasından onur duyduğum Mehmet Yavuz’a yapılmak istenen karalamaların boş bir çuvaldır. Bu onurlu yoldaşın devrimci karakterini benim gibi bilen tüm eski arkadaşları, onun dostluğundan onur duymaya devem edeceğimizi dosta da düşmana da bildiririm.

Mersin’de meslek kuruluşundaki yeri itibariyle herhangi bir partiye üye olması ya da milletvekili adayı olması gibi fırsatları değerlendirip mensubu olduğu kitlesel kuruluşlara hizmet etmek istemesi hiçbir zaman, kurgularla vehmedilmek istenen karalamaların muhatabı yapmaz. Sin ey it adam, işin gücün bu yalan kurgularla kendi ajanlığını örtmek ise, bunu geç sonuna değişik bir etkisi olmayacaktır.

Hiç bilmesek de duymamış olsak da, aleni, açık, resmi olarak ilan edilmiş pati üyeliği ve milletvekili adaylığı Mehmet Yavuz’un devrimci kişiliğine zarar vermez; bırakın CHP’yi, hayatı boyunca DYP’li olan, MHP’li olan, Fethulahçi cemaat imamlarının emir eri olan, Barzanici olan yüzlerce Kürdün akın akın BDP’ye girmesine ne mana verilir ki. Hele Hanefi Avcı - Devrimci Karargah Örgütü arasında uydurulan bağların, Ergenekon’a oradan da PKK’le ilişkilendirme çorbası kaç paralık değere sahip ki. Bunların ne önemi varsa ulan hayvan, senin kurgularının da önemi o kadardır.

Daha da ötesi, halkının çıkarları için, Kürt özgürlüğü için, meslek grubunun çıkarları için binlerce insanın bu partilerde çalışmaya devam etmesinin neresi yanlıştır ki: Kitle çalışmasını hayatında bilmeyen, itirafçı ve MİT ajanlığından başka bir iş tutmamış olanların, Mehmet Yavuza karşı gösterdikleri bu refleks normaldir, çünkü görevleri budur.

Türkiye Cumhuriyeti tarihinin yetiştirdiği EN BÜYÜK, EN AZILI ‘’DEVLET’’ ADAMI(!) bir KATİL oldugu herkes tarafından bilinen MEHMET AĞAR’ın  adamı olduğunu kendi kaleminden ögrendiğimiz MEHMET YAVUZ’u işte böyle SAVUNUYOR(!)

Tekrarlıyorum..

İt iti ısırır mı? Isırmadığını görüyorsunuz.

Kürt özgürlük hareketi ve Türk devrimcilerine karşı ‘’ Bin’den fazla operasyon yaptım. Bir tuğla çekerseniz sistemi kökten yıkarsınız’’ diyen bir KATİL’in Genel başkanı oldugu partinin,(DYP) kendi döneminde Mersin il başkan yardımcısı ve milletvekili aday adayı olan ve halen bu partiye olan üyeliğinin devam ettiğini söyleyen ve bu durumunu gizleyerek ACİLCİ’lik yapan, her gün Kendisiyle mesaj’laşan, birlikte yüz bin ton’luk KÜKÜRT ihaleleri kotarmaya çalışan bu it sürüleri birbirlerini savunuyorlar.

Ben birşey yazmıyorum. Kendi itiraflarını yayınlıyorum. Bunlar ‘’kurgu’’ ise, EVET, ben kurgu(!) yapıyorum.

Mehmet YAVUZ ‘’halkının çıkarları için, Kürt özgürlüğü için, meslek grubunun çıkarları için binlerce insanın bu partilerde çalışmaya devam etmesinin neresi yanlıştır ki: Sahi neresi yanlış(!) Ben mi yanılıyorum acaba? ‘’BEN ACİLCİYİM’’ diye dolaşan bir adam’ın Mehmet AGAR’ın Genel Başkan oldugu dönem aynı partide AĞAR’la birlikte yöneticilik yapması’nın nesi YANLIŞ? Öyle ya, Adamcağız, halkının çıkarları ve de KÜRT HALKI’NIN ÖZGÜRLÜĞÜ(!) İÇİN çalışıyormuş(muş).

Yeri gelmişken söylemeden edemeyecegim. Bre sahtekar,  az yukarda, 30 yıldır görmedim ne yaptığını bilmiyordum diyen sen değil miydin peki? O halde, nereden biliyorsun Mehmet YAVUZ’un, halkının çıkarları(!) ve Kürt halkının özgürlüğü(!) için Mehmet AĞAR’la çalıştığını…

‘’Mersin’de meslek kuruluşundaki yeri itibariyle herhangi bir partiye üye olması ya da milletvekili adayı olması gibi fırsatları değerlendirip mensubu olduğu kitlesel kuruluşlara hizmet etmek istemesi hiçbir zaman, kurgularla vehmedilmek istenen karalamaların muhatabı yapmaz.’’

Bu paragraftaki ‘’FIRSATLARI DEĞERLENDİRİP’’ sözünü özellikle kırmızıya boyadım.

Tam bir tüccar mantığı. ‘’Fırsatları değerlendirmek’’(!)

Mehmet AĞAR’ın Parti’sinden ‘’yönetici olmanın gerekcesi’’ bulunmuştur(!)

Öyle mi Mehmet YAVUZ, Mihrac’ın söylediği gibi, sen bu parti’de ‘’FIRSATLARI DEĞERLENDİRMEK’’ için mi yöneticilik yaptın?

Hadi söyle, hangi fırsatları değerlendirdin? İyi kazandın mı bari? Değdi mi?

Suriye’de KÜKÜRT İHALESİ fırsatı, Mehmet AĞAR’ın yanında ‘’kitlesel kuruluşlara hizmet’’ fırsatcılıgı mı yapıyordun?

Sen hep FIRSATCILIK mı yaparsın? Mihrac doğru mu söylüyor?

Mihrac URAL’ın Küfürlerine, Mehmet YAVUZ’un sızlanmalarına aldırmadan, kendi kalemlerinden kendilerini yazmaya devam edeceğim. Bunları okuyanlar, kimin ne dediğini neyi anlatmak istediğini artık  çok iyi biliyordur. Bundan eminim.

‘’halkının çıkarları için, Kürt özgürlüğü için, meslek grubunun çıkarları için binlerce insanın bu partilerde çalışmaya devam etmesinin neresi yanlıştır ki:

Duydunuz mu? Mehmet YAVUZ, ‘’halkının çıkarları ve kürt özgürlüğü için, meslek grubunun çıkarları için’’ Mehmet AĞAR’ın partisinde yöneticilik yapıyormuş(!)

‘’FIRSAT’’ VE ‘’ÇIKAR’’lar ugruna kol kola giriyorlar. Mehmet AĞAR, Mehmet YAVUZ ve Mihrac URAL…

Sevsinler seni Mihrac URAL.

Anadolu’da güzel bir söz vardır.’’ Yürü de ense traşını görelim’’ derler…

‘’Hiç bilmesek de duymamış olsak da, aleni, açık, resmi olarak ilan edilmiş pati üyeliği ve milletvekili adaylığı Mehmet Yavuz’un devrimci kişiliğine zarar vermez;’’ (miş)..

Mihrac URAL dogru söylüyor( !) Kendisi ğibi devrimcinin ‘’devrimci kişiliğine zarar vermez’’ ben bu sözün altına imzamı atıyorum.

‘’HİÇ BİLMİYORMUŞ, DUYMAMIŞ….’’ Sahi doğru mu bu ? Bilmiyormuymuş, duymamış mı ? Bu adam, Cahit’in söylediği kadar bile değilmiş. Ya çok SALAK, yada salakları oynuyor. Farzedelim ki, 30 yıldır görmemişmiş. 30 yıl sonra görüştüler kabul. Bir insan yoldaşım, devrimci kişiliğinden dik duruşundan taviz vermediğini iddia ettiği kişiyle 30 yıl sonra karşılaştıkları zaman ‘’30 yıldır neler yaptın ?  ne düşünüyorsun’ diye sormaz mı ?  SORMAMIŞ( !)

Ne Mihrac URAL sormuş(!)  nede , Mehmet YAVUZ anlatmış( !)

Sarılmışlar,koklaşmışlar ve KÜKÜRT İHALESİ( !)ni  konuşmuşlar.’’BİZ ACİLCİLER’’ diye bildiri yazmışlar ve altına izalarını atarak yayınlamışlar.

Sahi öyle mi olmuş ?

İyi’de ‘’BİZ ACİLCİLER’’ adlı bildiriye imza atarken, Mehmet YAVUZ,’’yahu yoldaşlar ben bu bildiriye imza atıyorum ama, buna benim partim ne der acaba ?’’ diye  ‘’acilci’’ yoldaşlarını, Mihrac Ural’ı uyarmamış mı peki ?

Uyarmamış( !)

Ne o sormuş, nede öbürü söylemiş( !). bunlar ‘’KADİM DOST, KIRK YILLIK YOLDAŞ olmuşlar.’’Beşik kertmece sanki mübarekler(!)

Canları cehenneme.. kendileri söylesin kendileri inansınlar. Önemi yoktur.

Bizim derdimiz onlar değil artık. Bizim sorunumuz, Türkiye devrimci hareketi içersindeki bu ve benzeri pislikleri ortaya çıkartıp teşhir etmek ve devrimci hareket içersindeki bu tür zerzavatları uzaklaştırmaktır.

Mehmet YAVUZ, tıpkı Mihrac URAL, tıpkı kandırılmış ve ucuza kapatılmış Beşir KANMAZ gibi taç’a atılmış, iğdiş edilmiştir.

‘’Gün AĞAR’’ır öyle mi Mehmet YAVUZ.

AĞAR’ın dan aldığın pusula ile Emiyet Genel Müdürlüğünün çok gizli arşivine kadar girip aldığını söylediğin BELGE’yi yayınlamadığın sürece, senin peşini bırakmayacagız. Mehmet AĞAR adlı katil’in bacakları arasına gizlenerek emin ellerde oldugunu sanıyorsan büyük yanılgı içerisindesin.’’bir yerlerde hep duracak’’ dediğin o belğeyi, sen değil, senin Genel Başkanın Mehmet AĞAR, yada Genel Sekreter’in Mihrac URAL’ın kıçında da saklasan, onu alacak ve yayınlayacagız.

Hepinizin kıçları açıktadır çünkü…