Şuanda 277 konuk çevrimiçi
BugünBugün3340
DünDün3402
Bu haftaBu hafta11064
Bu ayBu ay11064
ToplamToplam10479488
miro masalı ve cahit çelik PDF Yazdır e-Posta
İbrahim Yalçın tarafından yazıldı   
Çarşamba, 04 Ocak 2012 12:38


Cahit Çelik’i tanımazdım.  Bu site aracılığı ile tanıştık. Resim yaptığını, çocuklar için boyama kitapları hazırladığını, Yüksel Eriş yoldaşımızla sıkı bir arkadaşlığı, yoldaşlığı olduğunu burada öğrendim.

1979 Aralık ayında kardeşim Hasan’la birlikte Acilciler operasyonunda yakalandığını, kısa bir süre hapis yattığını da bilmiyordum

30 senedir etliye sütlüye karışmadığını söylemesine karşın,’’pişmiş aş’a soğuk su katmaya (!) devam ediyor.  Kürt tarihini bilmese’de Türk tarihini bildiği anlaşılıyor. İyi bir öğretmen olduğunu sanmıyorum. Öğrencilerine ‘’ uyu uyu yat uyu’’ diye ders verirken, kendisinin uyumayıp geceleri mum ışığında kitap okuduğu, gizli gizli resimler çizip Picasso’ya özendiği anlaşılıyor. Sıkı bir Atatürkçü olduğunu da yazdığı kimi yazıların satır aralarındaki kocaman (!)harflerden anlamak mümkün…

Mihrac Ural’ın deşifre edilmesi sürecinde, yazdıgı yazılardan dolayı kim olduğunu nerden gelip nereye gittiğini (!) öğrenme fırsatım oldu.

Kendisine sorsanız, ‘’kimsenin tavuğuna kış’’ demediğini söyler, Bana sorarsanız, MİRO MASALI ile birden çok tavuğu ürküttüğü çok açık.

Dile kolay, içerisinde birbirinden güzel, yasa dışı (!) kışkırtıcı tablolardan oluşan,400 sayfa tutarında bir kitap. Miro duymasın ama, tabloların hepsi yürütme (!) Öyle olmasına rağmen okuyucuları tarafından çok sevildiğini biliyorum.

Ben bu masal’ı, 12 eylül döneminde, Cüneyt Arcayürek tarafından, sanırım Hürriyet gazetesinde yayınlanan ‘KU-DE-TA’’ dizisine benzetiyorum.

MİRO masalı, okuyucuları tarafındanan beğenilerek okunmasına karşın, masal yazarı Cahit ÇELİK açısından bir ‘’talihsizlik’’ olsa gerek, masal kahramanı ‘’MİRO’’ tarafından beğenilmiyor.

Düşünsenize, masal kahramanı, Masal’ı eleştiriyor (!) Üstelik de özellikle dikkate alınması gereken ciddi (!) eleştirilerde bulunuyor. Örneğin. ‘’ Cahit’in, Picasso kadar güzel kuş resmi çizemediği, kuş çizeyim derken karga çizdiği’’ iddiasındadır. Sadece bu kadarla kalsa yine iyi. Masal kahramanı MİRO’nun, masal yazarı Cahit’i, ‘’ Kürt düşmanı, milliyetci bir faşist, ergenekoncu bir soytarı, Turancı bir yedi bela (!) olarak suç(!)lamasına ne demeli… Bütün bu ciddi (!) eleştiriler Cahit’in umurunda olmayabilir, ama biz okuyucular tarafından dikkatle izlenmektedir.

Cahit’e önerim, Masal kahramanı MİRO’ya kulak vermesi ve eleştirilerini ciddiye almasıdır. Yapar yada yapmaz beni ilgilendirmiyor. Ben sadece naçizane düşüncelerimi belirtiyorum. Aklı selim düşünmesini, kafasını çalıştırmasını salık veriyorum… Daha çok çalışmasını, Picasso’dan feyz almasını, karga değil de kuş resmi çizmasini öneriyorum,  Kürt düşmanı milliyetci bir faşist olmaktan vazgeçmesini,  kuyrugu dik tutmak yerine, Mehmet AĞAR’cı Mehmet YAVUZ gibi her dönemin döneği olmasını önermiyorum ama, en azından, ‘’sanat aleminin çıkarlarını korumak ve Kürt halkının haklı mücadelesine katkı sunmak adına Doğru Yol Partisi (DYP) nin her hangi bir beldesinde il başkanlığı yapabilir. Böylelikle  bir taşla bir değil birden çok kuş da vurabilir, Karga yerine kuş da çizebilir. ‘’Kadim’’ olur  ‘’Dost’’ olur ve Suriye’den ‘’kükürt ihaleleri bile alabilirsin diyorum. Doğru değil mi ama ? Mehmet Yavuz’dan neyin eksik ? Memo kamyoncu  olmuş da n’olmuş yani ? Onun Emniyet Genel Müdürlüğü arşivine girdiği yerde, Cahit’in, Genelkurmay’ın kozmik odasına giremeyeceğini hangi babayiğit iddia edebilir ?.

Hasso  ile Hüsso ile uğraşmadan, kimsenin etlisine sütlüsüne karışmadan, hele hele, ‘’ Yüksel  sağ olsaydı, yoldaşlarını katleden, (Müntecep’i, Ali’yi,Yusuf’u, Sami’yi kurşunlatan, Nebil’e, Hanna’ya tuzak kuran, Günay için, ‘’sınırı geçirir geçirmez kafasına bir kurşun sıkın’’ diyen) bir katil’in evinde çay içer zıkkımlanır mıydı ?’’ diye tehlikeli sorular sormadan…

Kıro’ları güldürmek için MİRO masalı yazmadan, Engin Erkiner’e, İbrahim Yalçın’a küfredip, MİRO’ya ‘’abi’’ diyerek  dalgana bakacaktın.

Bilemedin Cahit. İş işten geçti artık. Bundan böyle Karğa değil, Picasso’dan daha da güzel kuş resmi yapsan faydasız. MİRO unutmaz bunu, ‘’tarihe bir not düşmüştür’’ o çoktan. Unutmaz seni unutmaz…

Bende unutmayacagım seni Cahit. MİRO’yu nasıl ‘’kuşum Aydın’’ kadar meşhur ettiysek seni de Picasso kadar meşhur edip  sürüm sürüm sürünmekten kurtulman için çaba sarfedeceğim.

MIRO MASALI’nı bir kitap yapıp hiç haketmediğin (!) halde  seni meşhur ederek cezalandıracagız( !)

Kendi düşen ağlamazmış( !)

Not:

MİRO masalı, siyah-beyaz 16 sayfalık 25 forma halinde 400 sayfalık  esaslı bir kitap adayıdır. İlk fırsatta görücüye çıkmaya hazırlanıyor.