Bazi seyler vardır; kimi zaman , bir uhde, kimi zaman menkibesinin peşinde koşmak, bir misyon olarak kendini dayatan bir zorunluluk, sıfirdan başlamak, inadına denenmişi denemek, kisaca zaman ve mekan içinde hemen her insanin karsilasabilecegi veya yaşadigi gel gitlerden biri.

Düsünürsünüz, planlarsiniz, pratik adımlar atarsınız ama; bir türlü gerçeklestiremedikleriniz olarak kalırlar. Ummadiınız, aklınizdan geçirmediginiz şeyler olur, birde bakmıssınız yapamadıgınız bir şey bir biçimiyle, bir vesile gerçek oluvermis.
 
12 Mart 71: cumhuriyet tarihine yada top yekun, cumhuriyet tarihinin misyonu olması gereken devletin yeniden organizasyonu; cumhuriyetin kurucularinin sinifsal yapisi, bunu da içeren sosyo ekonomik gelisim seviyesinin elverissizligi; ayni anlama nesnel kosullarin yetersizligi, sınıfların yeterince netleşememiş olmasi gibi nedenlerle yeniden bir reorganizasyon girisimi oldugu kadar;  Bütün bunlarin tümüne alternatif sinifsal bir çözüm üretme anlayisiyla teçhizatlanmis genç kuşakların ardılları oldugu tarihe, toplumsal sisteme karsi ilk ve samimi silah çekmelerinin de tarihidir. Neticeyi 'anılarını mücadalamizde yasatacagiz' siarında somutlaştırdıgımız mirasin yasayan kusaklariyiz. Tarih üzerine herkesin, bir yaklasimi, ayri ve ayni oluslarımızın dilide olan bir anlayışı, Süreç üzerine herkesin mesrebine göre bir degerlendirmesi, yeterli veya eksikli zaten var. Burada yukaridaki 'anilarini' diye baslayan SLOGAN'I 'anılarını ve ideallerini yasatacagiz' olarak atmayi ve degistitmeyi öneriyorum. Siar, slogan, belgi, terimlerinnin kardesligi içinde bakıldigında, slogan sözcügünün kaypak bir sözcük oldugunu söylemek egilimindeyim. Belkide yabancı bir sözcük olmasinin bendeki yansımasıdır. Siar sözünün, daha dolgun misyonik, bir çagrisimi var. Slogan sonuç olarak atılır ve biter. Degiskendir. Belki de ana dilin önemindendir desem 'Siar' da türkçe degil. Dil üzerine bir yazi hedeflenmedigi için; paragrafi kapatiyor,

Devam ediyorum.
 

1976-77 yıllarında neticeleri bakımından oldukca yararli olacagina inandigimiz tarihsel bir arsiv çalismasindan söz etmek istiyorum. Zamanı birlikte yasadigimiz arkadaslar hatirlayacaklardir. Öncelikle, THKP-C davasinin mümkünse tutanaklar dahil tüm belgeleri, dava dosyalari ülke genelinde toplanmalidir. Tartismalarimiz elbette bunun sadece arsiv boyutlariyla sınırlı degil, dogru baslamak için çok yönlü bir faydasi da olacak. Erken ölümünden aci duydugum H. HAMI G. ÖNEN yoldasla iyice kafa yordugumuz bu çalismanin, bürokratik engeler, riskler vb. kosulsuz göze aliyoruz da, bir de maddi yani var. Hepimiz ögrenciyiz cep delik cepken delik. Hesaplarimiza göre zamanin rayiciyle, 60.000.- lira tutuyor. Yapilabilseydi çok yararli olacati, yapamadik. Kırk yillik bu görev yapıldı mi? THKP-C tarihi diye yazili kapsamli bir kitap var mi, yoksa var da ben mi görmedim? Simdi sorun daha da büyümüs, karmasiklasmis, bir başına thkp-c tarihi yazmak daha da güçlesmistir. THKP-C 'nin devami oldugunu iddia eden örgütlerin varligi da buna ayrica güçlestirici bir engeldir. Hatta bu örgütlerin THKP-C diye baslayip, kendi tarihsel süreçlerine iliskin kitap haline getirilmis, çok sayida derleme, degerlendirme çalismalari da bulunuyor. Bu çalismalarin kaynak olma özelliklerine ragmen,  bir thkp-c tarih çalismasi oldugunu söyleyemeyiz. Kimsenin böyle bir iddiasi oldugunu da sanmiyorum. Belkide her örgütsel yapinin kendi tarihlerini özellikle subjektivizme düsmeden (yapabilirler mi?), tarih bilinciyle  yazmalari, yapilamamis bir is olarak duruyor. Bu tür girisimler subjektivizm agirlikli risklerine karsin profesyonel tarihçiler için aranan belgesel özellikleride barindiracak olmasi yaniyla önemlidir.
 
Simdi baglı olarak bir çagrı yapmak istiyorum: Planli olarak hiç düsünülmedigi halde, bu site; spontan da diyemeyecegimiz gelismeler sonucu kurulmustur. Sahte isimler ve mail yoluyla Engin ERKINER'IN sahsina yönelik agir provokatif sövgüler sitenin kurulmasinin da nedeni olmustur.  Üç yildir devam eden bu sitede Sadece THKP-C ACILCILER icin degil, Türkiye solu için de ibrete sayan isler yapilmistir. Sadece kendiyle sinirli degil, Türk ve Kürt soluyla ilgili bir çok hain  plan ve girisimler de ortaya çikarilmistir. Asagilik küfürler yararli ise dönüstürülerek sahiplerine iade edilmistir. 
 
Yapilanlari olumlayanlar oldugu kadar üslup, biçim vb. diyerek elestirenler, yakistiramayanlar da oldu. Yaklasimin ürküten saiklerini aliyoruz. Dogru buldugumuz isi yapiyoruz. Fincanci katirlarini  ürkütmekten korkulmamasina,  ayrica bunun Türkiye solunun gelecegi açisindan gerekli olduguna inaniyoruz. Yürürken karsimiza yolunu sasirmis çakallarin çiktigi da oluyor. Nasil tepelendiklerini görüyorum.
 
Bunlarin hepsini anliyorum. Anlamadigim bazi arkadaslarin bu tarihi kirletenlere karsi yazdiklarinin yeterli ve çok bile oldugu yollu açiklamalariyla  tema üzerine daha yazmayacaklarini söylemis olmalaridir. Açiklamanin sahibi arkadaslar ayrica siteye emegi en çok geçenlerdir. Degisik konularda mutlaka yazacaklari vardir. Bu sitede kimse kimseye dayatmiyor. Herkes neyi nasil yapacaginin karar sahibidir. Ortaya çikartilan bilinen ve bilinmeyenlerin, süreci anlamak için yeterli oldugu söylenebilir ancak, 78-80 sürecinin henüz tümüyle aydinlatildigi ve yazildigi söylenemez.
 
Sürecin TANIGI olmam yazmami özellikle dayatiyor. Bu güne kadar siteye katkim okuyucularin da bildigi gibi kesintilerle, uzun araliklarla oldu. Hatta yazdiklarim süreçle dogrudan igili olmayan olaylarla sinirli kaldi. Sessizligimi hayra yoranlar, yormayanlar da oldu. Beklentileri kursaklarinda kalacak. Acitacak ama, kaldiysa BOSLUKLARI yeter deyinceye kadar doldurulacaktir. Onlari Dimitri Mendeliyev'de kurtaramayacak.
 
Hakkimda yazilanlara henüz cevap vermis degilim. Benim için süreç yeni basliyor.
 
Yazilacaklar; THKP-C/ACILCILER tarihinin merkezi davası’da denebilecek MAMAK YARGILAMALARI'NIN, iddianame, karar, esas hakkindaki mütala, yargitay kararlari, durusma tutanaklari savunmalar, kisaca eldeki kayitlarin, yorumsuz belge-arsiv niteliginde yayimlanmasiyla baslayacak, yayina konma düzeni, isi üstlenen arkadasimizin insiyatifinde gelisecektir. Paralel olarak  elbette bende yazacagim. Yazilacaklar belgelerin ait oldugu dönemin eksikli, yanlarinin daha anlasilir kilinmasi amaçli ve kendi zaviyemden oldugu gibi anlatilacaktir.
 
Örnegin;  HDÖ-ACIL ayriliginin yazilmasi, Paris karsilasması, Mayis'a kadar 78 ve sonrasi; süphesiz bu; daha genis ve yeni bilinmeyenlerin yazilimi da olacaktir. Bekleyin. yazilacaklar mesrebine temasina uygun uslupta olacaktir. Alanın genişleyecegi, yeni dokunmalar olacagı kesin.
 
Buradan bu harekete emegi geçmis HERKESE, VARSA ELLERINDEKI BELGE BILGI NITELIGINDEKI YAZILI SÖZLÜ, KAYITLI KAYITSIZ. TANIKLI, SÖYLENTI, NE VARSA, NE BILIYORLARSA SITENIN ULASIM ADRESINDEN ULASTIRMALARI, KIRK YILLIK GERCEKLESMEYEN DÜSÜMÜZ, THKP-C OLMASA BILE KENDI YAKIN TARIHIMIZIN GERCEKLESEN ARSIV DÜSÜNÜN BIR ADIMI OLSUN. GÖNDERILEN BILGI VE BELGELERIN YAYINLANMASINI ISTEMEYEN SADECE ARSIV OLARAK SUNAN ARKADASLARIN ISTEKLERINE KATIYETLE UYULACAK KENDI IZINLERI OLMADAN ASLA YAYINLANMAYACAKTIR. IYI BIR IS OLACAGI KESIN. öncelikle HDÖ, DEVRIMCI SAVAS GIBI GECMISTE BIRLIKTE OLDUGUMUZ ARKADASLARIN KATKISININ ÖNEMLI OLDUGUNA INANIYOR VE BEKLIYORUZ. Açiklanan ilkeler temelinde Türkiyeli diger örgütlerin katkilarina ayni önemde ihtiyaç duyuyoruz. Türkiye SOL tarihinin  ilklerinden  olacagina inandigim bir ilki daha gerçeklestirecegiz. Polis SORGUMU herkesin okumasina sunacagim. BELKI EMSAL OLURDA ISE YARAR diye...

Okuyucuya merhaba…