AKP emperyalist-küreselleşmeye tırmanmaya çalışan  bir parti…
O şapkalı, kasketli, kurtlu, oklu partilere  hiç benzemiyor…
Hatırlayalım, ‘Çoban Sülü” lakaplı bu ülkede ömürlük siyasetçi Demirel
– benzerleri- asfalt yamalarıyla ve muhtarlarla işlerini görür ;’Böyük
Türkiye’den söz ederler; köy ve mahallelerde ki yetim ve dullara ,
-seçim öncesi-  bir çuval  un ve şeker dağıtırlar; birkaç kuruşluk da
para sıkıştırırlardı…
Neden Şeker ve un? .. herhalde ölüm helvasının hazırlığı için değildi…
Yoksulun, unu olduğunda ekmeğini yapabilir, börek ve makarnasına kadar
ihtiyacını karşılayabilirdi; ağzı tatlansın,  diye de un helvasını
yapması için çuvalla şeker oylar gelsin…
En büyük olayı da ‘ölümü uzatmaya ‘soyundu AKP….
Bunun içinde önce bol bol alışveriş merkezleriyle,  kendi ve ahvalini
zenginliğin içine yerleştirirken  tüketici toplumun hastalıklarına da
el koydu!...
Küçümsememek lazım AKP’nin siyasetini…
Eskiden bir SSK bir de memleket hastanesi vardı!... Üstelik böcekli,
pislik içinde,  kanlı –sidikli çarşaflarda yatardı  hastalar…
Yemeklerden zehirlenmek bir yana gecenin bir saatinde hasta
bakıcıları, seyyar satıcı oluvermişler, ‘pijama, gecelik, çarşaf , süt
vb. satışında…. Hele ki, hasta bakıcıya, hemşireye birkaç lira
sıkıştırdığınız an çarşaflarınız pırıl pırıl olurdu; dile ondan ne
dilersen usulü…
Sağlık parasızdı… Sosyal güvencen yetiyordu… Çok parası olan ise özel
hastanelere gidiyordu…
Şimdi AKP’nin ‘AkıllıHastaneleri’ çok… SSK ve Memleket Hastaneleri
boyandı, böceklerden arındı, pırıl pırıl… Ek binalar yapıldı, temizlik
şirketleri işbaşında…
AkıllıHastaneler’e,  küçük parayla giriş yapılıyor şipşak…  özel
hastanelere ise çoğunlukla yönlendiriliyor, hastalar… Sayısız özel
hastaneler beş yıldızlı otellere, beş yıldızlı kadrolarıyla hizmet
telaşında… Neredeyse eczane sayısındalar hastaneler…
Para  sesiyle işliyorlar…. Ölümü  uzatmak için doktorlar,  iktidarın
gücü hallerinde… Beyaz önlüklüler, istedikleri kadar dert yansınlar;
yaşamları iktidarın ellerinde… Hasta sayısına tabi tutuldular
üstelik.. Artık tüketicinin kum saatini elinden alıp, kendi kum
saatleriyle çalışıyorlar…
Emperyalist-Kapitalist ülkelerde insanları kilise - hükümetler yönetiyor…
İşte Türkiye’nin partisi AKP, bir taraftan ‘ılımlı İslamiyet’  ile
bol camiler inşa ve de  bol hastaneler inşa ediyor…ilginç değil mi?!
Camiler ile yarış hale getirilen  özel hastanelerin yoğunluğundaki
bir ülkede,  insanın hastalanmaması için gereken  çağdaş ve modern
yaşam alanları yaratmak - yaşam standartlarını  artırmak- yerine
hastanelere yatırım; Neden!
Bunun adına ‘Ölümün Tıbbileşmesi’ deniyor…Adam  AKP,  sağlığı din
haline getirdi.
Hijyenik koşulları da öğretiyor… Dedeler-ninelerden kalma aynı
kaşıktan yemek, aynı bardaktan içme keyfi bile elden alınıyor…
Milyonlarca mikrop bir yudumda  vücudu sarar ,diye…
Oysa en büyük mikrop insanın ölüm yolculuğundan para kazanmak değil mi?
Artık son nefeslerinde ölüm yok… Makinenin işareti ile ‘eks’, deniyor adına…
Ölümü sessiz bekleyiş yerine Azrailli makineler haber veriyor…
Parayla… güçle…
Zenginler,  bu parayla ölümlerini uzatıyorlar, masa başlarında,
merdivenlerde yürürken yaşlanmış derileriyle ölüyorlar..
Yoksullar ise nefesleri dinlenerek ölüm yolculuğunda yer alıyorlar…
Devlete dair hastanelerde ‘sağlık bedava’, yutturmacısıyla
maaşlarından kesilen ilaçlar, ödemeler faturalarına yansımaya
başladığı anlarda  çaresizliğin hastalığına kapılıyorlar!... Bu kez
parasızlık öldürüyor gün be gün!
Yeşil kartlıların hükümlülüğünden(!) yararlananlar da oykartları
olarak ‘şükür’ diyorlar emir verenlerin yönetimlerinde…
Sağlık din halindedir… Törendir ve iktidardır…
AKP  Emperyalist bir dini partidir…..
Badem bıyıkların cilalandığı devirde, eski siyasetçileri iteleyerek,
kravat sarıklılar olarak  var. Hem de tüketicilerin üzerinden
beslenen…