Komünist Salih Kayır, yeşil-ela gözlü; öğrenciliğinde sarı lakaplı … Köyünün hatibi.. eşinin komünisti… kitabevde yaşardı… Gazeteler kesilip biçilir sayfalarca saklanır… Evi toplama derdinde olan eşi Feride , arada bir isyan eder ama dokunamaz gazetelerine, kitaplarına.. Gaz lambasında -iki odalı okul lojmanında- saat 12’yi geçtiği an komünist kitap okur.. Gür ses yayılır çocukların odalarına masal sesi gibi…Salih Hoca , Feride hanım’a Roman okuyordu… Orhan Kemal’in Bereketli Toprakları’ndan tutun da Yaşar Kemal’e ve Kafka-Gorki’ye dek… Sağ-sol her türlü farklı görüşlerin gazetelerini alan Salih Hoca, Feride hanım’a saklambaç gazetesi ve cep foto kitapçıkları getirirdi… Bir süre sonra oda duvarından gelen masal ses kesiliverdi; küçük kızı, Behrengi’nin kitaplarıyla, Exupry’nin küçük prens-güneşi uyandırmayalım ve bir çok yazarın komünist masallarında uyurdu; kalın kitapları okuması için 15 yaşına gelmesi gerekiyordur…
Feride hanım ise Saklambaç gazetesi (ilave) ve cep fotolarını itibar göstermezdi; artık… Köylü kadınlarına bir film gibi, romanlardaki aşkları, paylaşımları, sömürüyü, eşitlikleri anlatır… Feride hatun , yatak odasında okumaya başlamasıyla Salih Hoca klasik romanları ona devretmiştir …
Şeyh Bedreddin’in Varidat’ını , İsmail Beşikçi’nin yasak kitaplarını ve koca kütüphanenin bitirildiği geceler sessiz…. Kütüphanesine çift sıralanan kitaplar da sığmayınca, pencerelere kadar her yere konurdu… Devrimci arkadaşlarının ve köylü’nün uyarısıyla 27 Mayıs İhtilalı’nda tüm kitaplarını yakar…. 1980 İhtilalı’nda de tekrar oluşturduğu kütüphanesindeki tüm kitaplarını (kızının kitapları da dahil) köyde bir tarlaya gömer… On yıl sonra siyah küllerle karşılaşır…
TURANCILIKTAN KOMÜNİSTLİĞE
Yangından kurtarılmış yarım kalmış günlükler…. 1953 yılında Muş-Hakkari’de, Kürt çocuklarına (asker olarak) ilk öğretmenlik görevini gerçekleştirir..
Yatılı okulların yoksul gençleri olarak Nihat Atsız’ların şiirleriyle ve Turancılıkla beslenirler…
Arnavut annesi Arnavutça dua okurdu, bilirdi… Alay edildiğinden Arapça okumayı öğrenmişti…
Ve bir gün kapısı çalınır;bir delikanlı Kürtçe bir şeyler söyler..Anlayamaz… Bir davettir… … tercüman aracılığıyla mahalleli tarafından mevlüde davet edildiğini öğrenir. 1953 yılında ilk kez Kürtçe mevlüt dinlemiştir…
DİL SANCISI.. Rengarenk giysili Kürt çocukları karşısında yaşadığı dil sorunu…
İsimleri bile farklıdır çocukların burada… Ve ülkesinde başka bir dilin farkında olduğu o ilk günleri sancılıdır… Anılarında ‘duvar’ kelimesini anlatamadığını uzunca yazar… Türkçe öğretmek için Kürtçe’yi öğrenir… Sonra Tunceli-Mazgirt’deki öğretmenlik yılları… Bir öğretmen olarak, asimilasyonda rol aldığını Kürt köyünde anlar!...
Köyü’ne döndüğünde komünisttir Salih Hoca…. Arkadaşlarının çoğu Turancı… ve önemli görevlerde …
Küçük kızına anlatır Türkiye’deki halklardan Kürt halkının yaşadığı zorlukları, sömürüyü, zulmü, asimalasyonu… Dünya’da Filistin Halkının özgürlük mücadelesini, çadırlarda savaşlarını da …
Köylüsü artık CHP yerine TİP’e oy verenlerin yoğunluğundadır… Salih Hoca, köyün imamına da TİP’e oy verdirir… İmam, ‘Aman hocam kimseye söyleme’ der.. Sonra köy kara listededir… Yıl ; 2011 82 yaşındadır Salih Kayır… on yıla 6 beyin felci sığdırmıştır… felçlerini okuyarak atlatır… Son felç ise artık beyin cümlelerini kekeletmeye başlatmıştır… Zorlukla yazar… Boş deftere Arnavutça bir şeyler yazarken, Kürt kızına olan aşkı çıkıverir ortaya… adını yazar İnci … Kayır’ın peygamberi Hayyam’dı, bilirdim de Varidat’ı muska gibi sakladığını son aylarında tüm defterin boş sayfalarında VARİDAT yazan kelimesi ile öğrendim…
ONLAR BİN YILLIK AŞIKTI… NOT: Salih Hoca toprağa saklanmasından bir yıl sonra aşkı Feride’yi de yanına aldı… 22 Haziran 2011’de Salih Hoca son felciyle yatalak oldu… 30 Kasım 2011’de vefat etti… 22 Haziran 2012’de Feride Hanım felç geçirip yatalak oldu… 16 Kasım 2012 tarihinde vefat etti.. |