Şuanda 56 konuk çevrimiçi
BugünBugün40
DünDün3402
Bu haftaBu hafta7764
Bu ayBu ay7764
ToplamToplam10476188
İŞİD oyunu...! PDF Yazdır e-Posta
İhsan Sağmen tarafından yazıldı   
Perşembe, 19 Kasım 2015 23:03


IŞİD örgütü ideolojisini İslam (Vahabi - Emevi) din anlayışından alıyor. Subjektif yapılanmasının insan gücünü radikal İslamcı tabandan temin etmektedir. Parasal kaynaklar ve silah mühimmatını bu paralarla ve ganimetlerle ve İngiliz, Suud, Katar, Türkiye ve İsrail’den elde etmektedir. Irak ve Suriye üzerinde işgal ettikleri petrol ve maden kaynakları da önemle bu örgütün ana kaynakları arasındadır. IŞİD radikal İslam’ın Taliban’dan sonra en radikal yapısıdır. Diğer yapılanmalar IŞİD’e bağlılık gösterdiklerinden belirtmeme gerek yok.

Radikal İslamcı Sünni akımın oluşturduğu örgüt kendisine düşman olarak Alevi ve Şiiliği  seçmiştir. Bunun nedenleri çok yönlüdür. Orta doğu da İran karşıtlığı ve Suriye ve Türkiye’de oluşturulmak istenen gerici Emevi iktidarları için bu gerekliydi. Şam iktidarının direnişi emperyalleri hayal kırıklığına uğratınca, durum farklılaştı. Rusya duruma müdahil olup oyunu bozdu.

Objektif olarak IŞİD, savaşan güç olmasına rağmen devlet değil, bulunduğu yerde şeriat uyguladığını biliyoruz, fakat, bu onun devlet olduğunu tam olarak göstermez. Bu anlamda resmi savaş yapılacak devlette yoktur. Yapılacak şey, karşı koymak için, gayri resmi savaşı, yani gerilla savaşını işletmektir.

Bu oldu bittiyi, IŞİD’i yaratanlar bilerek yaptılar ve karşı saldırı bir anlamda çok gecikti. Ancak bu geçen birkaç yıl İslam inancı derin olan ülkeleri saflaştırmaya ve radikal anlamda bölmeye başladı.

Türkiye halkının yüzde sekizi bu gerici çapulcu radikal örgütü destekliyor ve bir o kadarı da sempati duyuyor.  Şu an a kadar TIR’larla gönderilen MKE damgalı silahlar ve onların  mermileri zaman zaman Türkiye sınırları içine düşmektedir. Gidişat, gelecekte Anadolu topraklarının kan kokacağıdır, çünkü; radikal İslamcılık karşıtına ölüm kendine cennet(!?) vaat ediyor.  Aydınlığa, solculuğa, Aleviliğe saldırıyor. Bu dokunun olduğu ülkelere saldırıyor. Oraları cehenneme çeviriyor.

Alevi hareketi ve Kürt halkı esastan dayanışmazsa ve sol ve sosyalistlerle bütünleş ilmez ise bu işin önüne geçilemez boyut alacaktır. Zor kavramı düşünülmesi gereken kavram olmalıdır. Politika dengeyi kurma oyunudur da aynı zamanda, gelecekteki direnme hareketinin bu günden ayarlanması zorunluluk halini almıştır.

IŞİD’i yaratanlar, aşağı yukarı dünya halkları tarafından biliniyor artık, oynanan oyunu halklar anladı. Örgüt, Avrupa eylemlerine başlayınca ve kendini yaratanların dairesinin dışına çıkınca, bu yapılanma boyut değiştirecek ya da yok edilecektir. Yapılan yaygın savaş zaten kısmen başarıya ulaştı ve önümüzdeki zaman sürecinde gerisi başka güçler tarafından tamamlanacak kıvama geldi. Emperyalistlere sırtını dayamak isteyen o kadar çok piyon güçler var ki, bu gündemin bile başını döndürebilir. İşte bu nedenlerle orta doğu da hiçbir şey göründüğü gibi değil.

Türkiye’de Aleviler camiyi bombaladı diye, propaganda yaparak, halkı birbirine düşüren büyük operasyonlar yapan CİA ve MİT, yetmişli yıllarda bu günkü gelişecek olayları başlatmak istemiş projeler üretmişti. Ülkü ocakları Türk İslamcılar Maraş’ta insanları yaktı ve kestiler, kurşunladılar. Çorum’da halkı beş dakikada insanlıktan çıkardılar. İslam’ın radikalize edilmesi nasıl sonuçlar veriyordu, hepsi denekler üzerinde denendi. Ani krizler nasıl yaratılır önceden öğrenildi, insanların azgınlaşması ve kendinden geçmesi işte Sünni ve Vahabi anlayışta nasıl oluyordu deneylerde gördüler.

Ankara eylemi ve Suruç eylemleri artık siyasal İslam anlayışının artık sadece Şiilik ve Alevilik ile değil, Onun önünde engel olacak ve yolunu kesenlere karşı da kullanılmaya başladı, anlayacağınız cepheyi genişlettiler, taşlar bir defa daha yerinden oynadı.

Dünya düzeni yani global dünya sistemi kapitalizm, artık yoksulluk ve zulüm üretiyor, açlık, yoksulluk, acı ve göçleri üretiyor. Zengin ile yoksulun arası hızla açılıyor, o nedenle arayışlar ve mevzilenmeler de bu şekillenmeye göre ayak uyduruyor.

İslamcı kesim siyasal olarak çıkış arıyor, ama, global kesimler tarafından da piyon olarak kullanılıyor. Orta doğuda bunun daha uç noktası bulunmakta, ülkemizde buna benzer büyük bir oyunda gelecek için tezgahlandı, yakın zamanda uç noktalarını ve çarpışma şiddetini göreceğiz. Büyük yıkım oluşabilir. Eğer ki, politik etkenler yerinde ortaya çıkarsa durdurma şansı haala var, öyle veya böyle kanlı geçecek bir sürece girdik. İslam radikalizmi sadece çarpışan güçlerden oluşmuyor, zamanı bekleyen sabreden politik davranan güçlerde var ve bunlar sessiz ve derinden çalışma yapıyorlar. Şiddeti esas alan ve almayan radikalizm dersek  zannediyorum bütünden bahsetmiş oluruz.

İnanan gençleri, şehit düşersen cennette yerin hazır diyerek şekillendirirseniz, kendini bomba ile intihar komandosu yapacak binlerce genç bulursunuz. Cahil sürüsü bir çok iyi niyetli insan  politikaya alet edilerek imha edilir ve yönlendiren beyin takımının istekleri ve ideolojileri hayata geçmiş olur.

Şu an gerçek bir savaş var, bu savaş ideolojisiyle, askeri ile, dincisiyle, karmaşık ve anlaşılmaz bir savaş, yani genel anlamı ile terörizm, kuralı olmayan ortalık bulayan bir savaş, emperyalizm ve kapitalizm ortaya koyduğu oyunla ezen ve ezilenden, sömüren ve sömürülenden bahsettirmiyor, emek ve sermayeden konuşursa halklar ve çağımızın modern kölesi işçiler, sorunu kaynağından çözecekler.

Fakat bu oyunun yüzünden gerçek emek mücadelesine geçemiyoruz. Sol ve sosyalistlerde din i ve onun gücünü anlayamadı veya anlamak istemedi, İslam da sola bir türlü bakmadı. Gelecek bunların karşılıklı anlaşılması ve dinci radikalizmin kullanılması önlenince, emperyallerin elinden bu koz alınmış olacak, fakat süreç çok zaman isteyecek.

Anlayacağınız, işçi ve emekçiler şimdiye kadar yaratamadığı kendi cephesini yaratmalı ve onun savaşını vermelidir. İşte o zaman bu anlamsız savaş oyunları ve radikal hareketlerden ve yıkımdan kurtuluruz. Global dünya işçi hareketi Enternasyonal boyutta mücadelesini örgütler ve savaşını bilinçli ve koordineli sürdürür ve kendi geleceğini garanti altına almaya çalışır.

Şimdiye kadar sahneye konan savaş oyunlarından da, dünya ve orta doğu halkları kurtulur.