Bu deyim çok hoşuma gitti! Doktor veya bakıcının hastaya samimiyetini anlatıyor. Size, doktora “Canım doktorum” deme hakkını veriyor. Vücudunuza daha samimi dokunabiliyor! Size muayene esnasında kariyer duygusu vermeden, rahatlık verebiliyor.

Hastane koridorları hasta ile dolu. ‘Acil’ler hastadan geçilmiyor. Dahiliyeciler, cildiyeciler, KBB’cılar, ve diğerlerinin koridorları, ana, baba günü, kasaba hastanesi değil sadece şehir hastaneleri de aynısı, hastaneler modern, yeni malzemeler, yeni cihazlar, fakat doktorlar eksik, özellikle bayan doktor eksik, çünkü, eşini getiren erkek, kadın doktor istiyor. Özellikle doğumhanelerde, kardeşim, canım hastam, iyi de, sen kızını okula göndermiyorsun, sonra da bayan doktor istiyorsun?

Kızını okut, doktor olsun. Sonra, eşine erkek doktor dokunmasın!

Benim anlatmak istediğim şey, daha çok, hijyenik koşullara dikkat edilmiyor. Doktor yaptığı hızlı çalışmadan dolayı üç hastaya aynı anda açıklama yapıyor. Herkes senin hastalığını duyuyor. Bilgiyi koruma diye bir şey yok.

Bu bilgiyi koruma ve özeli saklı tutma hiçbir yerde işlemiyor.

Ağır hasta yüklenmesi ve kalabalık nedeniyle, hastalıkları koridorlarda birbirine bulaştırıyorsunuz. Hasta değilseniz, hasta oluyorsunuz.

Canım hastam, hasta değilsen seni hasta yapacağım…!

Hastanenin yanında Cami ve her birkaç saatte bir, yüksek ses frekansıyla bağıran hoca, kızıp pencereyi kapatsan, bak dinsiz ezanı dinlemiyor!

Cami yoksa, tesadüf, bu defa belediye hoparlörü, “İlanen duyurulur……Eko..ekooo”

Canım hastam, bir tanem, lütfen, bana, kanser muayenesini yapmamı hatırlatınız.!  “KETEM”

Ben zaten kanser olmuşum, bu kadar gürültü ve sıkıntıdan, hatırlatmaya gerek yok.

Hastaların çoğu, hastanemiz çok güzel, bu hale geldi ya Allah’a şükür, Allah’ın bu gününe şükür. Diğeri oradan lafa karışıyor, neyine şükür, “hastane yaptı doktor yok, yol yaptı arabaya binemiyoruz, ekmek var alacak paramız yok”

Şükürcü, pustu…

Bunu özellikle vurgulamalıyım, pahalılıktan herkes şikayetçi. İyi de kardeşim bu iktidarı kim seçti?

-Buna, bende oy verdim abi, elim kırılsın.

Elin kırılmasın kardeşim , “Canım Hastam”

Git kafayı düzelt.

Cebi yandı, kafasına dank etti, yoksa tutuculuktan kurtulamayacak.

Her on kişiden yedisi böyle konuşuyor. Plan, program, ileriyi düşünmede on numarayız. Avrupa bizi kıskanıyor!

Ha şunu da söylemeden edemeyeceğim; Yabancı ülke vatandaşları, anlaşmalı da olsa Türkiye’de ek muayene ücreti ödüyor.

Fark bir Euro. Örnek, cildiyeden, dahiliye geçtiniz ver altı lira, Niçin?

Bu soruya cevap bulamazsınız, ahh” CANIM HASTAM”