Engin Erkiner
![]() |
|
Bolivya ve uzun ikili iktidar (263) | |
Diğer Yazıları |
En yeni yazılar
![]() | Bugün | 779 |
![]() | Dün | 3402 |
![]() | Bu hafta | 8503 |
![]() | Bu ay | 8503 |
![]() | Toplam | 10476927 |
Konuk Yazılar
![]() |
|
Sürgünde mücadeleci kadın olmak | |
Bütün Yazılar |
ONUR (2) |
![]() |
![]() |
![]() |
Erkan Ulaşan tarafından yazıldı |
Salı, 23 Mart 2010 18:09 |
Bugün görüş günümüz Dost kardeş bir arada Enver GÖKÇE
Nebil’in anlattıklarını, o günden itibaren güvendiğim her devrimciye anlattım. Bunların arasında Mehmet YAVUZ’da vardı. Nebil’in anıt açılışında, Mustafa BURGAZ, M.YAVUZ, ben ve Adana KESK eyleminden dönen öğretmenleri Harbiye Şelalelerde ağırladılar. M.Yavuz’a sor, sana anlatsın. Harbiye’deki arkadaşlar seni anlattılar. Anlatılardan yüzüm kızardı. Aslında yüzümün hiç kızarmaması gerekirdi. Üzerinden yıllar geçmişti. O zamanlar duymuş ama böyle bir şey olacağına ihtimal dahi vermemiştik. Dolayısıyla üzerinde pek durmamıştık. Mehmet YAVUZ’a sor sana anlatsın. Bir arkadaş konuyu hatırlattı. Konu ne miydi? YILDIZ’dı. Kim bu YILDIZ? Bir ekip en zayıf halkası kadar güçlüdür. Hangi halkasına dokunsan tel tel dökülüyor, elinde kalıyor… daha doğru bir değişle sen bu ekibin en zayıf halkasısın. Fuat bile senin YILDIZ olayında masum kalır. Hiç değilse o sadece teşebbüs etmişti, ya SEN! Sen! Kendini THKP-C genel sekreteri(!) zanneden zevat! Nebil sana zerre kadar güvenmiyor. Güvenmesi de mümkün değil. Sen ne yüzsüz adammışsın ki kalkmış utanmadan hala kendini savunuyorsun. Nebil ile kardeş gibiydik demek gafletinde bulunuyorsun? Sen kimsin Nebil kim? İnsan da biraz utanma olur. Hala Ali Fuat ÇİLER’i savunuyorsun. Bütün Devrimci kamuoyu önünde rezil olmuş, iyot gibi açığa çıkmışsın, hala konuşuyorsun. Devekuşu gibi saklandığını sanıyorsun. Üstündeki yorgan o kadar küçük ki bir ayıbını kapatayım derken bir başka ayıbın ortaya çıkıyor. Hala kalkmış utanmadan kendini savunuyorsun. Su misali yüzeye çıkmak için çabalıyorsun ama nafile çırpındıkça batıyorsun. Sendeki yüz değil, kösele bile değil, manda gönü bile senin yüzün yanında yumuşak kalır. SUS! artık. İnsan yüzüne çıkacak halin kalmamış, hala zevahiri kurtarmaya çalışıyorsun. Bütün Devrimci kamuoyundan özür dile ve köşene çekil! |