Şuanda 23 konuk çevrimiçi
BugünBugün750
DünDün1576
Bu haftaBu hafta750
Bu ayBu ay41865
ToplamToplam10252207
1979 İran devrimi PDF Yazdır e-Posta
Engin Erkiner tarafından yazıldı   
Perşembe, 09 Mayıs 2024 12:13


Sürgünde kadınlar konusunu yazmaya hazırlanırken, İranlı sürgün kadınlar hakkında yapılan araştırmayı okudum ve İran devrimi hakkında fazla bilgim olmadığını anladım.

Şahın devrilmesine yönelik geniş hareketin içinde yer alan İranlı kadınlar başarıya ulaşıyorlar ama devrimden sonraki gelişmeler beklentilerinin tersi yönde oluyor.

Pehlevi dönemi aynı zamanda modernleşme dönemi olarak biliniyor. İran devrimi ve mollaların egemenliği, modernleşmeye karşı bir hareket olarak ortaya çıkıyor.

Pehlevi dönemi modernleşmesinin Atatürk dönemiyle karşılaştırılması okuduğum kitabın ana teması değil ama önemli bir karşılaştırma olurdu.

Humeyni islamiyetin Şiilik bölümüne önemli yenilik getiriyor, dini politikleştiriyor. Bu eskiden de bulunmakla birlikte geliştiriliyor.

Humenyi’nin biyografisini okumuştum ve orada “İslam politikadır, bunu anlamayan hiçbir şey anlamamıştır” diyordu.

İktidarı alıncaya kadar Humeyniciler bütün muhalefetle birlikte hareket ediyorlar ve ilk iktidar yıllarında da aynı çizgiyi sürdürüyorlar. Ardından aşamalı olarak muhalefetin tasfiyesi başlıyor.

Bunlar biyografide vardı.

Humeyni ve sonrasındaki yönetimler açık olarak ABD karşıtıdırlar. ABD karşıtı olmakla ilericilik birbirinden farklıdır.

Bu devrimin daha iyi öğrenilmesi gerekir.

Bizde konu hakkında birkaç cümle öğrenilince konu biliniyor sayılır.

Bilinen değerlendirme şöyledir: Devrimden önce güçlü olan İran Komünist Partisi (TUDEH) Humeyni ile işbirliği yaparak kaybetti.

Bu kadar basit değil…

İran’da silahlı mücadele örgütleri de vardı ve kadınların bir bölümü bu örgütlerde bulunuyorlardı; onlar nasıl kaybetti?

Anlayabildiğim kadarıyla İran solundaki bölünme, Türkiye solundan fazladır.

Bu bilgi de kendi başına açıklayıcı değildir.

Özellikle moderniteye karşı devrimin dinamiklerinin iyi öğrenilmesi gerekir.

Üç çeşit modernite bilinir:

Birincisi; kapitalist modernizmdir.

İkincisi; sosyalist modernizmdir.

Üçüncüsü; kapitalizmle sosyalizmin farklı yönlerini birleştiren Çin tipi modernizmdir.

Modernizm; üretici güçlerin gelişmesi, sanayileşme, okuma-yazma oranının artması ya da eğitim düzeyinin yükselmesi, kentleşme, kadın-erkek eşitliğinin gelişmesi gibi olgularla karakterize olur.

İran devrimi genel olarak anti modernist bir devrim değildir, modernizmin belirli bir çeşidine karşıdır.

İslam’ın da kendine özgü modernleşmesi vardır ve bu önemle incelenmesi gereken bir konudur.