Şuanda 38 konuk çevrimiçi
BugünBugün477
DünDün2539
Bu haftaBu hafta18196
Bu ayBu ay40016
ToplamToplam10250358
miro masalı ve yüksel eriş PDF Yazdır e-Posta
Engin Erkiner tarafından yazıldı   
Pazar, 01 Ocak 2012 13:09


Miro masalı malzemesi bol, bitmeyecek bir masal…

Yeni bölümü

http://mirocan.blogspot.com

adresinde okunabilir.

 

Bu yıl Yüksel Eriş’in 1977’de hayatını kaybetmesinin 35. yılı…

Ocak ayında konuyla ilgili olarak ortalama haftada bir kere dört yazı yazacağım.

İlkine başladım bile:

Yüksel Eriş mehdi miydi?

Yazının başlığı bile konusunu ve konuda ele alınan çaresizleri yeterince ele veriyor.

Bu yazılarda politik konuların yanı sıra doğrudan politik olmayan konular da yer alacak…

Acilciler’in kurucuları olarak İlker Akman, Yüksel Eriş ve ben politik insanlardık ama her şeyimiz politika değildi. Aramızda konuşulan tek konu politik meseleler değildi.

Birlikte iş yapmış, aradan neredeyse 40 yıl geçtikten sonra bile adı hatırlanan bir örgütü kurmuş insanların, aralarındaki ilişkinin sadece politik düzeyle sınırlı olması mümkün değildir.

Ben de politik düzeyin dışındaki ilişkileri de anlatmaya çalışacağım.

Teorik olarak “devrimciler de herkes gibi insandır” saptamasına kimse itiraz etmez, ama bunun pratikte ne anlama geldiği de genellikle anlaşılmaz.

İlker ile ilgili yazılarda (bkz. http://thkp-c-acilciler-tarih.blogspot.com  ) İlker’in bu yanına da değinmiştim. Örneğin sevdiği kadınlar, ailesinin ve hatta kadınların tutumlarını anlatmıştım.

Bunlar bir sosyalistte bulunan doğal insani yanlardır. Herkeste vardır, onlarda da vardır. Umutsuzlukları, yanlışları, büyük umutları, cesaretleri vardır.

İnsanları mehdi gibi değil de insan gibi, ama düşündüklerini hayata geçirmeye cesaret etmiş insanlar gibi düşünürseniz; sadece onlardaki cesareti değil, iniş ve çıkışları da daha iyi anlarsınız.

Mahir Çayan’ın da hayatını, kendisiyle ilgili olarak değişik kişilerle yapılmış söyleşileri bu yönden okursanız, Mahir’i daha iyi anlarsınız.

Bu insanları büyük yapan, insani özelliklere, herkesin sahip olduğu özelliklere sahip olmamaları değildir. Onları belirleyen, ortalama insan topluluğu içinden çıkabilme özelliğine sahip olmalarıdır.

İnsanın içinde insandan farklı bir varlık olamazsınız. Önemli olan, o özelliklerin üzerine başkalarını koyabilmeyi bilmektir.

 

 

Son Güncelleme: Pazar, 01 Ocak 2012 16:12