Listede benim için belirleyici olan Levent Tüzel’in bulunmamasıdır. HDP milletvekili olduğu halde bu partinin kararına uymayan, EMEP’in kararına uyan ve HDP’yi AKP karşısında zor durumda bırakan bu kişinin yeniden aday gösterilmemesi gerekiyordu.

Böyle de yapılmış.

Ahmet Davutoğlu, Levent Tüzel gibi özelliği bulunmayan birisine neden bakanlık teklif eder? Muhtemelen EMEP’in kararından ya da bu konuda nasıl karar alacağından haberleri vardı. Tıpkı Tuğrul Türkeş örneğinde olduğu gibi iyi hesap yaptıklarını düşünerek Levent Tüzel’e bakanlık teklif ettiler. Tüzel’in öteki partisi EMEP’i dinleyerek bakanlık teklifini kabul etmeyeceğini ve böylece de HDP’nin içinin karışacağını düşünmüş olmalılar.

AKP açısından fena bir hesap değil, ama tutmadı.

EMEP’in AKP’ye karşı potansiyelden bir şeyler elde ederiz diye bakanlığı reddetmek hesabı da tutmadı. Kısa sürede AKP karşıtı potansiyelden hiçbir şey elde edemeyeceklerini gördüler. Hemen ardından “bölünme yoktur, HDP’yi destekleyeceğiz” gibi açıklamalar yaptılar. Sanki desteklemeseler bir şey olacak!

Yüzde sıfır virgül bilmem kaçlık güçleri biliniyor zaten… Dertleri Levent Tüzel’in yeniden aday gösterilmesiydi.

Eski bir Halkın Kurtuluşçusu, DİDF’li ve TDKP’linin bana söylediği gibi: “Politik hayatımız kıvırmakla geçti. Şu yaptıklarına bak!”

Eğer bu isim aday gösterilseydi HDP ağır bir hata yapmış olacaktı. Böyle bir durumda oy kullanmayacağımı açıklayarak sembolik olarak protesto etmeyi planlamıştım. Nasılsa HDP’nin baraj sorunu yoktu. Böyle bir hata yapıldığında, bundan sonra da aynı tutumu alacak şu veya bu kişiye de yol açılmış olurdu. Parti kararlarının ciddiyeti darbe almış olurdu.

Olmadı, doğru bir karar alındı.

Politikada herkes hata yapabilir, ama hata yapmak bir şeydir, kumpas temelinde politika yapmak başka bir şeydir. EMEP yönetimi harika denilebilecek öngörüsüyle böyle bir karar aldı. Ne de olsa proletarya partisi canım! Burnunun ucunu görmekten aciz! İnsan hiç olmazsa HDP’nin baraj sorunu varken böyle bir dayatma yapar. HDP’nin baraj sorunu yokken parti kararına aykırı davranmak, partiyi zor duruma düşürmek, “beni tasfiye edin” demekle aynı şeydir.

Harika bir politika!

Ne de olsa proletarya partisi!!!

HDP’nin 1 Kasım seçimi için aday listesini beğendim…