Şuanda 53 konuk çevrimiçi
BugünBugün818
DünDün2294
Bu haftaBu hafta6790
Bu ayBu ay40527
ToplamToplam10157082
Erdoğan'ın ziyaretinin arka planı PDF Yazdır e-Posta
Engin Erkiner tarafından yazıldı   
Salı, 07 Ağustos 2018 21:58


Erdoğan Eylül ayı sonunda Almanya’yı ziyaret edecek… Berlin’deki devrimcilerin kendisine uygun bir karşılama töreni düzenleyeceklerine şüphem yok ama konu bundan çok daha boyutludur. Erdoğan’ın ziyaretinin ardından Almanya’dan 80 kişilik iş insanlarından oluşan bir heyet Türkiye’ye gidecek. Bugün Bosch’un Türkiye’de yeni ve büyük bir yatırım yapacağı haberini okuduk. Bosch’u başka Alman firmaları da izleyecektir. Üretim hedefi sadece iç piyasanın ihtiyacıyla sınırlı değildir, ihracat da yapılacaktır.

Erdoğan’ın ziyareti sırasında Almanya ile yeni anlaşmalar imzalanacağına eminim ve bunlardan bir bölümü de askeri olacaktır. Türkiye savaş sanayisine büyük yatırım yapıyor, Almanya için bulunmaz bir pazar denilebilir.

Türkiye Almanya’ya sağlayacağı yeni yatırım imkanlarını kullanarak bazı ödünler verilmesini isteyecektir. Bunların başında yıllardan beri iade edilmesi istenen çok sayıda devrimci gelmektedir. Bunlara Fettullahçıların bir bölümünü de eklemek gerekir.

Almanya hükümetinin tutumu Yeşiller ve Sol Parti tarafından eleştirilecektir ama bu eleştirinin etkili olması beklenemez. Dünyanın önde gelen kapitalist ülkelerinden birisi olan Almanya’nın başka nasıl davranmasını bekliyorsunuz?

Anlaşmalar imzalanacak ve Almanya Türkiye’deki eski yatırımlarına yeni ve büyük yatırımlar ekleyecektir. Bizim en fazla yapabileceğimiz Türkiye’den kaçınılmaz olarak gelecek taleplere sınır çizilmesi olacaktır.

Türkiye’nin en fazla Almanya ile ekonomik ilişkisi bulunuyor ve bu ziyaretten sonra karşılıklı ithalat ve ihracat ve tabii yatırımlar da artacaktır. Bu gelişmeden büyük payı Almanya tekellerinin alacağı şimdiden bellidir.

ABD ile aramız açılırsa Almanya var, uluslararası bankalar kredi vermezse Çin’den alırız, Rusya Federasyonu’na daha fazla yaklaşırız…

Sadece bu gelişmeler bile Türkiye’nin uluslararası konumunun 1990 sonrasında önemli oranda değiştiğini gösterir. Daha önce NATO’nun güneydoğu kanadının bekçisi olmaktan ileri işlevi bulunmayan Türkiye bugün büyük güçler arasında oynayabilen, isteklerini dayatabilen konumdadır.

Bu gelişme yeni değildir, 1990 sonrasında Özal ve ANAP hükümeti döneminden beri değişik ilerleme ve gerilemelerle hayata geçmektedir.

Almanya’nın asker ihtiyacıyla ilgili olarak Türkiye’den öneri gelmesini bekliyorum, bakalım ne olacak?

Almanya’da zorunlu askerlik yıllar önce kaldırıldı ve şimdi yeterli sayıda asker bulunamıyor. Almanya bu nedenle başka ülkelerde asker ithal etmeyi düşünüyor. Yeni bir uygulama sayılmaz… Fransa’da yıllardan beri Yabancılar Lejyonu bulunuyor.

Yıllar önce ABD’li bir general “Türkiye’nin en iyi ihraç ürünü ordusudur” demişti.

Bakalım Almanya’ya teklif getirecekler mi?