Dün Koray Düzgören ile Medya Haber’de “halkların tarihi” programındaydım. Konu Almanya idi… Üç yönden Almanya…

İlk olarak 3 Ekim iki Almanya’nın daha doğrusu Doğu’nun Batı’ya katılmasının yıldönümüydü. Bunun etkileri üzerinde konuştuk.

Ardından Almanya ile Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde gelişen ilişkiler, Birinci Dünya Savaşı’na birlikte giriş, İkinci Dünya Savaşı’nda Türkiye’nin Nazi Almanyasını gayrı resmi desteklemesi ve Almanya’nın Ermeni soykırımındaki rolü üzerinde durduk.

Son olarak da Erdoğan’ın Almanya ziyareti ve bu ülkenin krizdeki Türkiye ekonomisine desteğini konuştuk.

Almanya Başbakanı Merkel açık olarak, “Türkiye ekonomisinin sağlıklı olması Almanya’nın çıkarınadır” demişti. Almanya Türkiye’nin en büyük ticaret ortağıdır. En fazla ihracat bu ülkeye yapıldığı gibi en büyük ithalat da bu ülkeden yapılmaktadır. Ek olarak Türkiye’de çok sayıda Alman firması faaliyet gösteriyor. Alman tekellerinin doğrudan yatırımlarıyla kurulan fabrikalarda yapılan üretimin bir bölümü iç pazara yönelik iken, artan bölümü de özellikle Ortadoğu ülkelerine ihraç ediliyor.

Almanya ile geniş işbirliğinin son dönemde özellikle iki konuda yoğunlaştığını belirttim.

Türkiye’de demiryollarının modernleştirilmesi Siemens şirketine verildi. Modernleştirmenin yanı sıra hızlı tren da hayata geçirilecek…

Hızlı tren büyük projedir çünkü bu tren için ayrı ray ve sinyal sistemi gereklidir. Hızlı tren demek saatte en az 250 km. hız yapan tren demektir. Almanya ve Fransa hızlı trenleri saatte 300 km.den fazlasını yapıyorlar.

Bu konuda oldukça yüksek sermaye yatırımı yapılması gerekiyor. Denildiğine göre ilgili anlaşma yapılmış ama şartları henüz bilinmiyor.

Diğer önde gelen işbirliği alanı ise silah sanayisidir. Türkiye’nin gelişen silah sanayisi Almanya’dan teknoloji ve modern silah ithaline ihtiyaç duyuyor. Yerli olduğu iddia edilen Altay tankının motoru Almanya’dan geliyor. Almanya’dan özellikle Leopar tipi tank alınıyor.

Silah sanayisi ucu açık bir yatırım alanıdır. En modern silahın ömrü birkaç yıldan fazla sürmez, daha iyisi çıkar, eskisi etkisiz duruma gelir ve yenisi ithal edilir ve bu böyle sürüp gider.

Almanya için silah ihracatı önemli bir alandır.

Türkiye pazarı Almanya sermayesine daha da açılırken insan hakları vb. gibi konular kimsenin pek umurunda değildir. Sol Parti bu konuyu gündeme getirir, biraz da Yeşiller konuşur ama bu kadarda kalır.

Ekonomisi büyük oranda ihracata dayanan Almanya’nın bu tutumunu doğal görmek gerekir. Dünyanın önde gelen kapitalist ülkelerinden birisi olan Almanya’dan başka türlü davranış beklemek garip olur.

Avrupa Birliği’nin “Kopenhag Kriterleri” mi dediniz? Macaristan ve Polonya gibi ülkeler bu kriterlere ne kadar uyuyor ki, Türkiye’den uyması istensin?

Türkiye’nin Birlik üyesi olması da söz konusu değil zaten…

Program banda alındı ve Cumartesi günü saat 14.00’de Medya TV’den yayınlanacak, izleyemeyenler dilerlerse aynı programı kanalın arşivinden bularak da izleyebilirler.