Şuanda 59 konuk çevrimiçi
BugünBugün837
DünDün2294
Bu haftaBu hafta6809
Bu ayBu ay40546
ToplamToplam10157101
asla kendini kandırma! PDF Yazdır e-Posta
Engin Erkiner tarafından yazıldı   
Çarşamba, 25 Ağustos 2010 18:04


İnsan hiçbir durumda ve hiçbir şekilde kendisini kandırmamalı…

Bizde her kavrama kırk çeşit anlam yüklendiği için, kendini kandırmak nedir, onu açıklayayım.

Bilinçli kandırmadan söz ediyorum.

İnsan bir şeyi yanlış biliyorsa, bu, kendini kandırmak değildir.

Yanlış düşünmüş, hesaplamışsa, bu, kendini kandırmak değildir.

Bir konuda başarısız isen, başarısızsındır.

Kendini kandırmayacaksın.

İnsan her konuda başarılı olamaz zaten…

Baktın ki, kaybediyorsun, yenilgiyi kabul edeceksin.

Zamanında kabul edersen, bozgunu engelleme şansın da olur…

Kendini kandırmamak, insanın, aynı zamanda, doğru bildiklerini arada bir kontrol etmesini de gerektirir.

Son birkaç gündür böyle iki tane kontrol yaptım.

Birincisi, sitenin durumu…

Günlük ortalama yazı okuma sayısı 400’ün biraz üzerinde…

Bu rakamı iki yerden kontrol etmek imkanım oldu.

Birincisi, Almanya’da bir internet kuruluşunun yayınladığı ve bana da gönderdiği rapor…

Dört ay öncesine ait…

O zaman hatırladığı kadarıyla günlük ortalama 300 civarındaydı…

Raporun bana gönderilmesinin nedeni, sitenin çok tıklanması…

Rapora göre siteye günde ortalama 189 ayrı bilgisayardan giriş yapılıyor.

Günlük yazı okuma ortalaması 300 ise, demek ki her bilgisayardan ortalama 1,5 kişi okuyor diyebiliriz.

Günlük ortalama 400 olunca, bu yaklaşık 250 ayrı bilgisayar demektir. Bu da günde ortalama 375 kişinin yazı okuması anlamına geliyor.

Bu sayı bazen artıyor, bazen azalıyor. Her durumda yüksek olarak kalıyor.

Hiç fena değil…

Bana iletilen, ülkenin en fazla okunan politik sitelerinden birisi olmak doğru demek ki…

Aynı konuda ikinci bir sınama olanağım daha oldu.

Yüksel Eriş blogunu bu siteden duyurmuştum. Blogu bir ayda yaklaşık 3000 kişi ziyaret etmiş.

Bu da, sitenin yaygın izlenilirliğini ve hatta bazı okurların birbirlerine haber verdiklerini gösteriyor.

İkinci konuya geçeyim…

ROJ TV’de sık sık Medya Kritik programına katılıyorum. Bana iletildiğine göre, bu program, televizyonun en çok izlenen programları arasındaymış.

Kaç kişi izliyor, bilmek mümkün değil.

Cumartesi gündüz canlı program var ve aynı program gene tekrar yayınlanıyor.

ROJ TV’nin çok sayıda dünya ülkesindeki Kürtler tarafından izlenebildiği düşünülürse, birkaç yüz bin izleyiciden söz etmek abartma olmaz.

Dün, Salı günü, Referandum ile ilgili özel programa katıldım.

Sizlere programın başlama saati olarak 19.40 demiştim ama bana yanlış iletmişler, 20.40 imiş… Neyse…

Katılımcılardan bir tanesi de BDP’nin bölgedeki il başkanlarından bir tanesiydi.

Sordum: “Hiç abartmadan söyle… Medya Kritik programı için çok izleniyor diyorlar. Doğru mudur.”

“Doğrudur. Program çok izleniyor. Seni ilk defa görüyorum ama programlardan tanıyorum. Ve sen çok iyisin!”

Hoşuma gitmedi desem, yalan olur…

Patlıcansız bir yemek, Mihrac Ural’sız bir yazı oldu…

Olsun canım…

İbrahim, Haydar, İrfan peş peşe başlarlar yakında…