TDAS'ı kim yazdı? zavallı mihrac ural! Yazdır


 

Önceden de söyledim: Mihrac Ural’ı okumuyorum. İnsanın zamanına yazık. İzleyen arkadaşlar var ve bazen okuduklarını bana da iletiyorlar.

Efendim, Mihrac Ural, TDAS’ı benim yazmadığımı iddia ediyormuş!

Etsin tabii, benim açımdan mahzuru yok.

Devrimci harekette TDAS adını duymuş olan herkes bu broşürü benim yazdığımı bilir. Mihrac Ural bunu kabul eder veya etmez, bu onun sorunudur.

www.acilciler-tarih.blogspot.com blogunda “Bizim Teorik Geleneğimiz” başlıklı yazı dizisinde TDAS’ın yazılma sürecini anlatıyorum. Bilmiyorsa okusun da öğrensin, diyeceğim, ama değmez. Bal gibi biliyor. Teorisyen geçiniyor ama karşımda resmen eziliyor. İnsanların aklında kalacak, tartışmalara katkıda bulunacak bir şeyler üreteceği yerine –yapamaz, zira çap yok- “şunu Engin yazmadı, bunu Engin yazmadı” demekle meşgul oluyor.

Desin yani, benim açımdan herhangi bir mahzuru bulunmuyor.

Ben Mihrac Ural değilim ki, her fırsatta “ben, ben ve de yine ben” diyeyim. Böyle bir özelliğim yok… Herkesin bildiği şeyi neden ikide bir tekrarlayayım.

MİT-MUHABARAT-MİHRAC’ın ne düşündüğü beni ilgilendirmiyor. Baştan beri amacımız ona bir şeyleri kabul ettirmek değildi… O kim ki, kabul etse ne olacak, etmese ne olacak… Baştan beri amaç, onu tecritti, maskesini aşağıya indirmekti ve bunu da büyük oranda başardık.

Bak evladım:

RUS DEVRİMİNDEN ÇIKAN DERSLER

TÜRKİYE DEVRİMİNİN ACİL SORUNLARI

Broşürlerini ben yazdım. Bunu anlamak da çok kolay, zira ikisindeki ifade tarzı aynıdır.

ÖNCÜ SAVAŞININ POLİTİK SANATI

ÖNCÜ SAVAŞI VE DEVRİMCİ YOL, DEVRİMCİ SOL VE KURTULUŞ’UN ELEŞTİRİSİ

Yazılarını da ben yazdım.

Bunu da anlamak çok kolaydır, zira ifade tarzı aynıdır.

Yine bu dönemde öncü savaşıyla ilgili şimdi adını hatırlamadığım birkaç yazı daha vardı. Onları da ben yazdım. Meşhur arşivinde varsa çıkar onları ortaya… Hepsinde ifade tarzı aynıdır.

Yanmışsın sen Mihrac…

İfade tarzından bir yazının sahibini bulmayı azıcık aklı olan herkes bilir.

Sen bilmiyorsan, bu senin sorunun…

Haydi Allah kurtarsın…

Gece yatmadan Kuran’da çok sevdiğin sureyi, Bakara Suresi’ni bir kere daha oku…

Belki orada derdine bir çare bulursun…

Not: Yukarıda adresi verilen blogda yazının üçüncü bölümü yayınlanmıştır.