alevilik ve bir yezit: mihrac ural Yazdır


Alevilerin büyük genel kurulunda bulunan yaklaşık 400 delege arasında beni fazlasıyla şaşırtan olay, fazlasıyla kişiyi tanıyor olmamdı. Başkanı tanıyordum, 1979’de Selimiye Askeri Cezaevi’nde bir süre birlikte yatmışız. Hatta ben onu hatırlamadım, o beni hatırladı. Üstüne üstelik, birkaç gün de yan yana yatmışız. Bir ara çok kişi tutuklanınca koğuşlar dolmuş ve sıkışık düzen yan yana yatmak zorunda kalmıştık.

Örgüt sekreteri Servet’i 1981’de Paris’ten tanıyordum. Değişik ülkelerden gelen delegeler arasında 15 kadar tanıdığım çıktı.

Avrupa Barış Meclisi adına konuşma yapmak üzere adım anons edilince mikrofona gidip konuşmamı yaptım, YOL TV naklen yayın yapıyordu. Yerime dönünde uzunca boylu şişmanca bir arkadaş yanıma geldi ve kendisinin eskiden Devrimci Savaş’tan olduğunu söyledi. Hiç tanımıyordum, aslında o da beni isimden tanımıştı.

Görebildiğim kadarıyla devrimci örgütlerin kadrolarının bir bölümü 1990 sonrasında Alevi hareketine katılmışlar ve bu harekete de dinamizm getirmişlerdi. Katılanların çoğu gençti ve konuşmalarda Mahir ve Deniz’in adı geçince alkışlıyorlardı. Salonda açıkça sol bir hava vardı.

Daha önce kurulmuş olan ve geçmişteki Alevi katliamlarıyla ilgili olayları araştıran gruplar Genel kurul’a çalışmaları hakkında rapor sundular. Dersim, Koçgiri, Malatya, Maraş, Çorum ile ilgili olarak yapılan sözlü tarih çalışmaları hakkında bilgi verildi.

Bu sırada konuşmanın birindeki bir cümle dikkatimi çekti:

“Yezitlik 1400 yıl öncesinde kalmış bir kavram değildir. Yezitlik bir kafa yapısını yansıtır. Yezitlik faşistliktir…”

Konuşmacı bu sözlerini Alevi Çalıştayı’na davet edilen Ökkeş Şendiler ile ilgili olarak söylüyordu. Maraş katliamının bu sanığı, suçunu ne kadar inkar etse de, Alevi vicdanında mahkum olmuştu. Bir Alevi katilinin Alevi Çalıştayı’na çağrılması da bu Çalıştay’ın ciddiyetini yeterince gösteriyordu.

Aklıma ister istemez Mihrac Ural geldi… Arap Aleviliği konusunda kırk takla atan, Sünnileri ezen ve katleden Suriye yönetimini alkışlayan, ezilen değil ezen Alevilikten olan Mihrac Ural geldi…

Yezit’in önde gideni…

Başta Ali Çakmaklı cinayeti olmak üzere bütün cinayetlerini inkar eder. Etsin… Sadece Acilciler’in değil, devrimcilerin de vicdanında mahkum olmuştur.

Daha sonra bir arkadaş hatırlattı. Dedi ki:

“Bir şeyi unutuyorsunuz. Mihrac Ural Alevilerin de katilidir. Öldürdüğü insanlar arasında Aleviler de bulunuyor.”

Doğru! Karşımızdaki sadece Alevilerin değil bütün demokrat insanların vicdanında mahkum olmuş Ökkeş Şendiller’in minyatür bir örneği…

Mihrac Ural!

Bre yezit…

İstediğin kadar kurban kes, istediğin kadar cuma namazlarına git, istediğin kadar Bakara Suresi oku… Yakında hatim filan da indirirsin…

Hiç birisi seni kurtaramayacak…

Senin de dar’a çekileceğin gün gelecek…