Gazze yanıyor diyorlar.

Doğrudur.

Gazze yanıyor. Gazze alev alev yanıyor..

Gazze’yi yakanlar kim peki?

Tek başına İsrail mi yakıyor sanıyorsunuz?

Türkiye ve Orta-Doğu’nun iş birlikçi Arap devletlerinin bu konuda hiç mi sorumluluğu yok?

Gazze yanıyor diye ağıt yakmak, sahte gözyaşları dökmek, siviller ölüyor diye bağırmak,  Gazze ateşinden 

oy devşirmeye çalışmak Gazze’nin ateşini söndürebilir mi?

Söndürmez elbette, Gazze’yi yakan İsrail savaş uçaklarına benzin Türkiye’den gidiyor. 

Gazze’nin  Müslüman kardeşi Hamas’ı, Filistin devrimini bölüp parçalaması için Filistin Kurtuluş Örgütü(FKÖ)ne karşı   kullananların ( buna İsrail’de dahil) bu ateşi söndürme gibi bir niyetleri olabilir mi?

Mısır iddia ediyor.  Önerdiği ‘’ateş kes’’in kabul edilmemesi için Katar ve Türkiye’nin Hamas’a baskı yaptığını söylüyor. Mısır’ın iddiasını şu ana kadar ne Türkiye nede Katar yalanlamadı.

Gazze yanıyor diyorlar.

Doğrudur. Gazze yanıyor.

Sadece Gazze’de değil, Filistin’in tümünde ( Batı Şeria ile birlikte) şeriat devleti kurmak isteyen Hamas’ın, İsrail saldırısına ihtiyacı var çünkü. Aynı şekilde, İsrail’in de  Filistin devrimini boğmak için Hamas’a ihtiyacı var.

Hamas gericiliğinin, Gazze’de iktidarını sürdürebilmesi, Gazze’deki varlığını uluslararası kamuoyunda meşru bir zemine oturtabilmesi için İsrail ile sürekli savaş halinde olması gerekiyor.

Sadece Hamas değil, İsrail de, kendi varlığını kabul etmeyen  ‘’ ...Hamas terörüne muhatap oluyorum, kendimi savunma hakkımı kullanıyorum’’  bahanesine  Kamuoyu desteğine ihtiyaç duyuyor İnsanlık dışı katliamlarını  Hamas’ı kullanarak onun üzerinde meşrulaştırmaya çalışıyor.  

Her iki taraf ( Hamas ve İsrail) ve  ortakları aynı kandan  besleniyorlar. Orta-Doğu’da oluşacak Demokratik bir Filistin devletinden korkuyorlar..

İş birlikçi Arap gericileri, Geçmişte Filistin devrimini FKÖ şahsında bölüp parçalayarak( her biri kendine bağlı bir Filistin örgütü kurarak) bugün Gazze’de yanan ateşin zeminini yıllar öncesinden hazırladılar.  İsrail’in yaptığı tek şey, işine geldiği anda ve gerekli gördüğü zamanda  bu yangını tutuşturmaktan ibarettir.

Sadece Araplar değil, Türkiye’de aynı şeyi yaptı. 24 temmuz 1985 tarihinde Ankara’da, Ürdün büyükelçisi baş katibi Ziyad Sati’nin karanlık bir komplo sonucu öldürülmesini fırsat bilerek FKÖ’nün Ankara temsilcisi Ebu FİRAS’ı sınır dışı etmek, FKÖ temsilciliğini Ankara’dan kovmak için yapılan provokasyonlar hafızalardadır. Aynı dönem, Ülke genelinde Filistinli yüzlerce öğrenci göz altına alınarak sınır dışı edildi. FKÖ’ye yönelik provokatif eylemlerin odağında  Mossad ve MİT’in olduğu   yıllar sonra ortaya çıktı.

Filistin Kurtuluş Örgütü(FKÖ)ne karşı sadece  resmi devlet politikası tuzak kurmuyordu. İş birlikçileri vardı. Adı geçen provokasyon eylemlerinde kimi sol örgütler içerisine yerleştirilmiş ‘’eleman’lar bile kullanıldı.

M. Ural gibi  yıllar sonra açığa çıkan bir ‘’derin’’ilişkinin, Suriye’de yayınladığı CEPHE adlı derginin 21 kasım 1983  ve 10 ocak 1984 tarihli sayılarına bakmak yeterli.  Derin devletin iş birlikçisi M. Ural  aynı dönemde, ‘’...Suriye devrimi FKÖ’yü Lübnan’da KOVDU’’ diye yazıyor. Suriye ile birlikte FKÖ’ye karşı nasıl savaştığını ve bu savaşta ‘’şehitler’’ verdiğini anlatıyor.  

Dikkat ediniz aynı dönemde Türk devleti de İsrail gizli servisi Mossad’la birlikte FKÖ’ye tuzak kuruyor. Bunlar 

tesadüf olabilir mi?

Gazze yanıyor diyorlar.

Evet Gazze alev alev yanıyor.

Sadece Gazze mi? Tüm Orta-Doğu alev alev yanıyor.

Orta-Doğu’da sadece Gazze yanmıyor. 

Suriye yanıyor, Irak yanıyor.

Batı Suriye’de Kürdistan devrimi yanıyor.

Rojova ve Kobani alev alev yanıyor.

İşid katilleri İsrail siyonizminden daha mı masum?

Gazze’de siviller ölüyor diye sahte göz yaşı dökenlerin, Rojova’da, Kobani’de  boğazlanan sivilleri görmüyor mı?

Kobani Ateş altında değil mi? Kobani katliamına ilişkin başta AKP gericiliği ve düzen partilerinden tek kelimelik bir protesto duyanınız var mı?

Yanı başımızdaki Rojava’yı, Kobani’yi görmediklerini, duymadıklarını mı sanıyorsunuz?

Görüyor ve seslerini çıkartmıyorlar. Sükut ikrardır. Susarak onaylıyorlar.

Düzen partileri ve yazılı - görsel basın organları tarafından hep bir ağızdan, Musul’da, Konsolosluk görevlilerimizin İşid tarafından bilmem kaç gündür esir  edildiği yalanı işleniyor..

Bu iddia ya inanmak mümkün mü?

Yalan yazıyorlar.

Bu iddiayı ortaya atanlar, halklarımızı buna inandırmaya çalışanlar, İşid katilleri ile Gerici AKP iktidarının iş birliğini, yarattıkları ‘’bilgi kirliliği’’ boğmaya çalışanlardır.

Iran iddia ediyor. ‘’ İşid lideri bir süre Türkiye’de konuk edildi ‘’ diyor. İddia yalanlanmıyor.Yalanlanamıyor.

Rojava yanıyor. Kobani yanıyor.

Yetkili ağızlardan ses çıkmıyor.

Gazze yanıyor diyorlar.

Doğrudur. Rojava ve Kobani gibi Gazze de yanıyor.

Venezüelle, Gazze yanıyor diye İsrail elçisini sınır dışı etti.

Şili, Gazze yanıyor diye İsrail ile ilişkilerini askıya aldı.

Gazze yanıyor diye sahte göz yaşı dökenler. Meydanlarda sözüm ona İsrail’e karşı efelenenler ne yapıyor?

İsrail’in yahudi lobilerinden aldıkları ‘’üstün cesaret madalyası’’nı boyunlarında taşımaya devam ediyor.

İsrail’in savaş uçaklarına benzin veriyor.

‘’İsrail mallarını boykot etmeyin’’ diyor

Kürecik’te konuşlandırılan  ‘’Füze kalkanı radar üssü’’ İsrail’in güvenliğini korumaya devam ediyor.

İsrail ile ticari, siyasi ve askeri ilişkiler bütün hızıyla sürdürülüyor.

Ve Gazze, alev alev yanmaya devam ediyor hala.

Rojava’da halkların kardeşliği seçeneğine savaş açanlar, Gazze  ateşini körüklemeye devam ediyor.